DOLGİT Akut 400 mg Kapsül Ağızdan alınır.
Etken Madde
400 mg ibuprofen'dir.Yardımcı maddeler
Poloksamer 124, propilen glikol, makrogol-gliserol hidroksistearat (Cremophor RH 40), Kapsül kabuğu
Jelatin, gliserol % 85, titanyum dioksit E 171, indigokarmin aluminyum tuzu E 132, saf su koruyucu gaz olarak Azot *, orta zincirli Trigliserit (miglyol 812), lubrikan olarak Imwitor emülsifiyer %1*
*Bitmiş üründe bulunmamaktadır.
Bu Kullanma Talimatında:
1. DOLGIT AKUT nedir ve ne için kullanılır?
2. DOLGIT AKUT’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. DOLGIT AKUT nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. DOLGIT AKUT’in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
2.DOLGIT AKUT nedir ve ne için kullanılır?
• DOLGİT, mikrop, hasarlı doku veya toksinlere karşı vücudun göstermiş olduğu sıcaklık artması, kızarıklık, ağrı, hareket kısıtlılığı ile Kendini gösteren ve inflamasyon diye adlandırılan duruma karşı (antiinflamatuvar) ve ağrı kesici (analjezik) ürünler olarak bilinen nonsteroid antiinflamatuvar ilaç (NSAİİ) grubuna dahildir.
• Yumuşak j elatin kapsüller içinde ambalaj lanmıştır.
DOLGİT aşağıdaki durumlarda kullanılmalıdır:
• Hafif ila orta şiddette ağrı
• Ateş
• Şiddetli eklem iltihabı (akut artrit) (gut adlı hastalığın atakları dahil)
• Kronik eklem ağrısı, özellikle romatoid artrit (kronik poliartrit)
• Eklemlerin sertleşerek iltihaplandığı (ankilozan spondilit) ve omurganın diğer iltihaplı (inflamatuvar) romatizmal hastalıkları
• Eklemlerin ve omurların yapısal olarak bozulması ile seyreden (dejeneratif) hastalıklarındaki rahatsızlıklar (artroz, spondiloartroz)
• Yumuşak doku romatizmasında
• Lezyonları veya operasyonları takiben ağrılı şişlikler ve iltihaplarda (inflamasyonlarda) kullanılır.
3.DOLGIT AKUT nasıl kullanılır ?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar
Ağrı ve ateşin tedavisi için:
DOLGİT dozu, hastanın yaşı ve vücut ağırlığına bağlıdır.
15 yaşından büyük çocuklarda ve erişkinlerde; Önerilen tek doz DOLGİT , 400 mg
Toplam günlük doz, 2 ila 3 tek doza bölünmüş halde, 1200 mg DOLGİT'i geçmemelidir.
Yaş | Bir defalık doz | Toplam günlük doz |
15 yaşından büyük çocuklar ve erişkinler | 1 kapsül (400 mg Dolgit Akut Kapsül ) | 2-3 kapsül (800-1200 mg Dolgit Akut Kapsül ) |
Romatizmal hastalıkların tedavisi için: DOLGİT dozu, hastanın yaşı ve vücut ağırlığına bağlıdır. 15 yaşından büyük çocuklarda ve erişkinlerde günlük toplam doz 1200 - 2400 mg DOLGİT'dir. Maksimum tek doz, 800 mg DOLGİT'i geçmemelidir. |
Yaş | Bir defalık doz | Toplam günlük doz |
15 yaşından büyük çocuklar ve erişkinler | 1-2 kapsül (400-800 mg Dolgit Akut Kapsül ) | 3-6 kapsül (1200-2400 mg Dolgit Akut Kapsül ) |
Uygulama yolu ve metodu
DOLGİT i daima doktorunuzun talimatları doğrultusunda kullanınız. Tamamen emin
olmadığınız bir durumda lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız!
DOLGİT yeterli miktarda sıvıyla birlikte çiğnemeden öğün sırasında veya sonrasında
alınmalıdır. Hassas midesi olan hastalar için, DOLGİT in yemekler sırasında alınması
önerilmektedir.
Romatizmal hastalıklar söz konusu olduğunda, uzamış bir süre boyunca DOLGİT ile tedavi gerekli olabilir. Tedavinin süresi doktor tarafından belirlenir.
Ateş ve ağrı söz konusu olduğunda, tedavi süresi belirtilere bağlıdır. Ancak, DOLGİT ile tedavi birkaç günü geçmemelidir. Bu süre içinde rahatsızlıklarınız devam ederse, doktorunuza danışınız.
DOLGİT i hekiminizin tavsiyesine göre alınız. Eğer yeterli ağrı kesici etki hissetmezseniz, ilacınızın dozunu kendiniz artırmayınız, doktorunuza danışınız.
Eğer DOLGİT in etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz varsa doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Çocuklarda kullanımı
Yaşlılarda kullanımı
Yaşlılarda kullanımı
Özel doz ayarlaması gerekli değildir. Yaşlı hastalar, olası yan etkiler yüzünden, özellikle dikkatli bir gözetim altında bulundurulmalıdırlar.
Özel kullanım durumları
Hafif ya da orta şiddette böbrek ve karaciğer yetmezliği olan kişilerde doz azaltılması gerekli değildir.
Kullanmanız gerekenden daha fazla DOLGIT AKUT kullanırsanız
DOLGİT 'den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmış sanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
Doz aşımının belirtileri, karın ağrısı, bulantı ve kusmanın yanı sıra baş ağrısı, baş dönmesi ve bilinç kaybı (çocuklarda ayrıca kas kasılmaları) gibi merkezi sinir sistemi bozuklukları olabilir. Ayrıca, mide-barsak sisteminde kanama ve karaciğer veya böbreklerin işlevsel bozuklukları mümkündür. Bundan başka, düşük tansiyon (hipotansiyon), solunum baskılanması ve cildin mor renk alması (oksijen azlığı veya karbondioksit fazlalığı nedeniyle siyanoz ) meydana gelebilir. Bilinen özel bir panzehiri yoktur.
Aşırı dozdan şüphelenirseniz doktorunuzu bilgilendirin. Doktorunuz zehirlenmenin derecesine göre muhtemel gerekli önlemeler için karar verecektir.
DOLGIT AKUT'i kullanmayı unuttuysanız
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
DOLGİT ile tedavi sonlandırıldığında olusabilecek etkiler:
Bulunmamaktadır.
4. Olası yan etkileriler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi DOLGIT AKUT’in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Aşağıdakilerden biri olursa, DOLGİT'i kullanmayı durdurun ve DERHAL doktorunuza bildirin veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
• Sindirim sistemi ülserinin kanaması veya delinmesi, dışkının siyah veya kanlı olması, kan kusma
• Ayaklarda şişlik, kan basıncının artması (hipertansiyon), kalbin yetersiz çalışması, çarpıntı, kalp krizine bağlı göğüs ağrısı
• Kandaki hücrelerinin sayısının azalmasına bağlı ateş, boğaz ağrısı, ağızda yaralar oluşması, grip benzeri şikayetler, ciddi yorgunluk, burun ve deride kanamalar
• Baş ağrısı, baş dönmesi, uykusuzluk, huzursuzluk, asabiyet, yorgunluk
• Görmede bozukluk
• Yemek borusu, mide veya pankreas iltihabı
• Barsaklarda sıkışma
• Böbrek iltihabı ve böbrek yetmezliği gelişmesi
• Kanda ürik asit miktarının artması
• İnfeksiyona bağlı iltihaplarda artış (kızarıklık, ağrı, sıcaklık artışı, ağrı, ateş)
• Menenjit (beyin zarı iltihabı) belirtileri (şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma, ateş, ense sertliği veya bilinç bulanıklığı)
• Dil, yüz ve solunum yollarında şişme, zor nefes alıp verme, çarpıntı, kan basıncında ani düşüş
• Karaciğer bozukluğu, karaciğer yetmezliği, ani gelişen karaciğer iltihabı
• Psikiyatrik tepkiler, depresyon
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin DOLGİT'e karşı ciddi alerjiniz var demektir. Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir'. Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
• Mide bulantısı, kusma, ishal, karın ağrısı, ağızda yaralar oluşması, varolan kolit veya Crohn hastalığının kötüleşmesi
• Kulak çınlaması, duymada azalma
• Deride kurdeşen, kızarıklık ve kabarcıklar oluşması, saç dökülmesi
• Egzema
• Astım atakları
Bunların hepsi ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir. Ciddi yan etkiler çok seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:
• Gaz çıkarma, kabızlık, hazımsızlık, mide yanması
• Deride kaşıntı
Bunlar DOLGİT'in hafif yan etkileridir.
Yan etkilerin raporlanması
2.DOLGIT AKUT kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
DOLGIT AKUT'i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
• İbuprofene veya bileşiminde yer alan diğer maddelere karşı aşırı duyarlılığınız var ise;
• Eğer geçmişte asetil salisilik asit veya diğer non-steroid anti-inflamatuvar ilaçların(NSAİİ) alımından sonra, astım ataklarınız, burun mukozanızda (burun iç yüzeyindeki nemli doku) şişme veya derinizde reaksiyon görülmüşse;
• Nedeni belirsiz bir şekilde alyuvar, akyuvar veya pıhtılaşma hücreleri gibi kan hücrelerinizin yeterli miktarda oluşmadığı durumlarda;
• Eğer geçmişte tekrarlayan mide kaynaklı kanamanız olmuş veya midede yara (ülser) veya onikiparmak barsağında yara (peptik ülser) oluşmuşsa (belirlenmiş en az iki farklı ülser veya kanama);
• Geçmişinizde, öncelikle NSAİ ilaçlar ile tedaviyle bağlantılı olarak mide-barsak kanaması veya delinme (perforasyon) olmuş ise;
• Beyin kan damarlarında (serebrovasküler) kanamalar veya diğer kanamalarda;
• Şiddetli karaciğer veya böbrek bozukluklarında
• Şiddetli kardiyak yetmezlik
• Gebeliğin son üç ayında
• 15 yaşından küçük çocuklar
DOLGIT AKUT'i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
Mide-barsak bölgesi
Diğer aynı grup ilaçlarla ( NSAİİ'lar) DOLGİT'in eş zamanlı kullanımından kaçınılmalıdır.
Belirtilerin kontrol edilebilmesi için, en kısa kullanım süresi içinde en düşük etkin doz alınarak yan etkiler azaltılabilir.
Yaşlı hastalar:
• Eğer yaşınız ilerlemişse; NSAİ ilaçların kullanımından sonra, mide-barsak bölgesinde özellikle kanama veya delinme (perforasyonlar) meydana gelebilir. Bu rahatsızlıklar hayatı tehdit edebilecek boyutta olabilir. Bu nedenle ileri yaş hastalara yönelik dikkatli bir tıbbi gözlem gereklidir.
Mide-barsak kanamaları, ülser ve delinmeler (perforasyon):
Ölümle de sonlanabilen mide-barsak kanamaları, yara (ülser) veya delinme (perforasyon)'lerin hepsi NSAİ ilaç tedavisi altında gözlenmiştir. Tedavi süreci boyunca bunlar, ilk uyarı belirtileriyle veya ilk uyarı belirtisi olmaksızın ya da şiddetli mide-barsak rahatsızlıklarıyla meydana gelmiştir.
• Geçmişte yara (ülser) rahatsızlığı yaşamış ve özellikle yarayla birlikte kanama veya delinme oluşmuşsa (bkz. bölüm 2) ve yaşlı iseniz; NSAİİ'ın artan dozlarında mide-barsak kanaması, yara veya delinme riski çoğalır. Böyle durumlarda, tedaviye, mümkün olan en düşük doz ile başlamalıdır. Düşük doz aspirin veya mide-barsak hastalığı riskini artıran ürünler ile tedaviye ihtiyaç duyan hastalarda olduğu gibi, bu tür hastalarda da tedavinin mideyi koruyucu ilaçlar ile birlikte verilmesi düşünülmelidir.
• Eğer daha önce mide-barsak bölgesinde yan etkiyle karşılaşmışsanız, özellikle ilerlemiş yaşlarda, özellikle tedavi başlangıcında mide-barsakla ilgili her anormal belirtiyi bildirmelisiniz.
• Eğer ağızdan alınan kortizon gibi ilaçlar ile aspirin gibi kanı sulandıran, veya depresyon gibi hastalıklarda kullanılan ilaçlar ile eş zamanlı kullanım söz konusu ise, dikkatli olmalısınız. (Bkz. bölüm 2 etkileşimler)
• Eğer, DOLGİT kullanımı esnasında mide-barsak bölgesinde bir kanama veya yara oluşursa tedavi durdurulmalıdır.
Hastalık geçmişinde mide-barsak rahatsızlığı (ülseratif kolit, Crohn hastalığı) olan hastalara, NSAİİ, hastanın durumunun kötüleşmemesi için uyarıda bulunarak uygulanmalıdır.
Kalp-dolaşım sistemi üzerine etkiler
DOLGİT gibi ürünler inme veya kalp krizi ihtimalini hafifçe artırabilir. Yüksek doz ve uzun süreli tedavi bu durumun oluşma ihtimalini daha fazla artırır. Önerilen dozları veya tedavi süresini aşmayınız!
• Eğer kalp rahatsızlıklarınız var ise veya önceden felç geçirmiş iseniz veya bu rahatsızlıklar için risk taşıdığınızı düşünüyorsanız (örneğin; yüksek tansiyon, şeker hastalığı veya yüksek kolesterol varsa veya sigara kullanıyorsanız, tedavinizi doktorunuz veya eczacınızla görüşmelisiniz.
Deri reaksiyonları:
Çok ender durumlarda NSAİ ilaçlarin kullanımıyla ilişkili olarak, pul pul dökülmelerin görüldüğü deri iltihabı (eksfoliyatif dermatit), hayatı tehdit edici cilt ve ağız içindeki gibi parlak dokularda (mukoza) aşırı hassasiyete bağlı yaygın sulu baloncuklar, lekeler gibi cilt oluşumları görülen Stevens Johnson adı verilen hastalığın ağır bir türü olan toksik epidermal nekroliz dahil olmak üzere, bazıları ölümcül olan ağır deri reaksiyonları bildirilmiştir. Hastalarda bu tür reaksiyon riskinin, tedavinin erken dönemlerinde en yüksek olduğu görünmektedir. Olguların büyük bir çoğunluğunda reaksiyonun ortaya çıkışı, tedavinin ilk ayı içinde olmuştur. Deri döküntüleri, parlak doku (mukozal) lezyonları ya da diğer aşırı duyarlılık bulguları belirir belirmez ibuprofen kesilmelidir.
Hastalar ani kilo artışı veya ödem oluşması, hepatotoksik (karaciğerde toksik etki) belirtilerin ortaya çıkması (yorgunluk, letarji, kaşıntı, ateş benzeri belirtiler) ve anaflaktoid (alerjik) reaksiyonların oluşması (nefes almada zorluk, boğazda ve yüzde şişme) halinde derhal doktora başvurmalıdırlar. Bu yan etkiler çoğunlukla tedavinin ilk ayında görüldüğü için, bunlara ilişkin en yüksek risk tedavinin başlangıcındadır. Deride kızarıklığa ait ilk belirtiler görüldüğünde, ağız içindeki gibi parlak dokularda (mukoza) kızarıklık veya diğer aşırı hassasiyet bulguları olduğunda DOLGİT kullanımı durdurulmalı ve doktora acil olarak danışılmalıdır.
Su çiçeği enfeksiyonu sırasında kullanılmamalıdır.
İlave notlar:
DOLGİT, ancak aşağıda belirtilen yarar-risk oranları dikkatlice göz önünde bulundurulduktan sonra kullanılmalıdır:
- Doğuştan gelen bazı kan hastalıkları (alyuvarlarda oksijen taşıyan hemoglobinin yapı taşı olan porfirinin metabolizma bozukluğu )
- Bağışıklık sisteminin kendi dokusuna hasar verdiği bazı hastalıklar (Sistemik lupus eritematozus (SLE) ve diğer karma bağ doku hastalığının birlikte görüldüğü hastalıklar)
Aşağıdaki durumları olan hastalarda özellikle dikkatli bir tıbbi gözlem gereklidir:
- Büyük cerrahi müdahalelerden hemen sonra;
- Alerjinin olduğu durumlarda (örn. diğer ilaçlarla ilgili, astım, saman nezlesi), burun iç dokusunda (mukoza) müzminleşmiş şişme veya solunum yolunda meydana gelen müzminleşmiş (kronik) alerjik hastalıklar;
- Böbrek veya karaciğer işlevlerinde azalma
Şiddetli ve ani aşırı hassasiyet tepkileri (örn. şok) nadiren gözlenir. DOLGİT alımından sonra aşırı hassasiyetin ilk belirtileri görüldüğü takdirde, DOLGİT ile tedavi durdurulmalıdır. Gerekli tıbbi tetkikler, yetkili uzman tarafından yaptırılmalıdır.
DOLGİT'in etkin maddesi ibuprofen, kanın pıhtılaşmasını geçici olarak engeller. Bu yüzden pıhtılaşma ile ilgili bozukluğu olan hastalar DOLGİT kullanırken dikkatlice gözlemlenmelidir.
İbuprofen içeren ilaçlarla eş zamanlı kullanım, düşük doz aspirinin kan sulandırıcı etkisini bozar. Bu yüzden, ibuprofen içeren ilaçları doktorunuzun tavsiyesi olmadan kullanmamalısınız.
DOLGİT in uzun süreli kullanımı durumunda karaciğer ve böbrek fonksiyonları işlevlerinin
ve kan sayımının düzenli olarak kontrol edilmesi gereklidir.
Makrogol gliserol hidroksistearat mide bozuklukları ve diyareye neden olabilir.
Lütfen operasyonlardan önce DOLGİT alınması ile ilgili, doktorunuza veya diş hekiminize danışınız veya onları bilgilendiriniz.
Ağrı kesicilerin uzun süreli yüksek doz kullanılarak suistimali durumunda baş ağrıları
oluşabilir. Bu baş ağrıları, ilacın yüksek dozları ile tedavi edilmemelidir. DOLGİT aldığınız halde sıkça baş ağrısı yaşıyorsanız, doktorunuza danışınız!
Genel olarak, ağrı kesici ilaçların alışkanlık halinde alınması, özellikle de birden fazla ağrı kesici ilacın birlikte kullanılması, böbrek yetmezliğine neden olabilecek kalıcı böbrek hasarına neden olabilir.
Yumurtlama ve döllenme üzerine etkileri olan maddelerin (prostaglandin) üretilmesinin baskılanmasına sebep olan diğer tıbbi ürünler gibi, DOLGİT in kullanılması hamile kalınmasını zorlaştırabilir.
• Eğer hamile kalmakta güçlük çekiyor iseniz veya hamile kalmayı düşünüyor iseniz doktorunuzu bilgilendirmelisiniz. Çocuklar
15 yaşın altındaki çocuklarda, aktif madde içeriği çok yüksek olduğu için DOLGİT uygulanmamalıdır. Bu yaşlar için, içinde bu etken maddenin daha düşük miktarlarını içeren ilaçlar mevcuttur (Bkz. bölüm 2, DOLGİT in kullanılmaması gereken durumlar).
'Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.'
DOLGİT yiyecek
ve içecek ile kullanılması
DOLGİT ile tedavi esnasında tercihen alkol kullanmamalısınız.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
DOLGİT kullanımı esnasında hamileliğiniz doğrulanırsa, doktorunuzu bilgilendirin. DOLGİT'i ancak doktorunuza danıştıktan sonra, hamileliğin birinci ve ikinci üç aylık döneminde kullanabilirsiniz. Anne ve çocuk için istenmeyen bir tıbbi durum oluşması için yüksek risk taşıması sebebiyle DOLGİT hamileliğin son üç aylık döneminde kullanılmamalıdır.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
DOLGİT ve onun ürünleri, anne sütüne çok az miktarda geçmektedir. Şu ana kadar anne sütü alan çocuklarla ilgili bilinen bir zararlı sonuç olmadığı için, kısa süreli tedavi sırasında emzirmeye ara vermeye gerek yoktur. Ancak, uzun süreli uygulama veya yüksek dozlar reçete edilmişse, emzirmenin erken bırakılması düşünülmelidir.
Araç ve makina kullanımı
DOLGİT 'in yüksek dozda kullanımı, yorgunluk ve baş dönmesi gibi merkezi sinir sistemi yan etkilerine yol açabileceğinden, nadir vakalarda araba sürme ve makine kullanma için gerekli olan zihinsel ve/veya fiziksel yetenekler bozulabilir. Bu etki, eş zamanlı alkol tüketimi ile artış gösterebilir.
"DOLGİT güvenli araç kullanımım engelleyebileceği için araç kullanmayınız."
DOLGIT AKUT'in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
DOLGİTher dozunda 7,84 mg propilen glikol içerir. Propilen glikole bağlı herhangi bir olumsuz etki beklenmez.
DOLGİTher dozunda 133,53 mg gliserol içerir. Gliserole bağlı herhangi bir olumsuz etki beklenmez.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Ibuprofen (diğer NSAİİ'ler gibi) aşağıda belirtilen etken maddelerle kullanıldığında dikkatli
olunmalıdır:
Diğer NSAİİ'lar:
Ibuprofenin diğer NSAİİ'lerle birlikte kullanılması sonucu sinerjik etki oluşabileceğinden mide-barsak kanaması riski artabilir. Bu sebebten dolayı ibuprofenin diğer NASİİ'la birlikte kullanılmasından kaçınılmalıdır.
Digoksin, Fenitoin, Lityum:
DOLGİT 'in digoksin (kalbin gücünü canlandıran bir ilaç), fenitoin (epilepsi tedavisinde kullanılan bir ilaç) veya lityum (zihinsel-ruhsal hastalıkların tedavisinde kullanılan bir ilaç) ile eş zamanlı kullanımı, ürünün kandaki miktarını arttırır. Lityum kan seviyesinin kontrolü gerekmektedir. Ayrıca digoksin ve fenitoin kan seviyelerinin de kontrolü önerilir.
Diüretikler, ACE-inhibitörleri, Betareseptör Blokerleri, Anjiotensin II antagonistleri: DOLGİT, idrar söktürücü ilaç (diüretik) ve tansiyon düşürücü (antihipertansif) ilaçların etkinliğini azaltır. Bozulmuş böbrek fonksiyonu olan bazı hastalarda (dehidrate hastalar, bozulmuş böbrek fonksiyonu olan yaşlı hastalar vb.) diüretikler, ACE-inhibitörleri, betareseptör blokerleri ve anjiotensin II antagonistleri ile ibuprofen gibi siklooksijenazı inhibe eden ilaçların birlikte kullanımı böbrek fonksiyonlarında kötüleşmeye yol açabilir. Bu durum sonucu, hastada geri dönüşümü mümkün olan ani böbrek yetmezliği gelişebilir. Bu sebepten dolayı özellikle yaşlı hastlarda bu ilaçlar birlikte kullanılırken çok dikkatli olunmalıdır.
Hastaların hidrasyonuna özen gösterilmeli ve bunun yanında ilaçları kullanmadan önce ve kullandıktan sonra böbrek fonksiyonları kontrol edilmelidir.
DOLGİT in potasyum tutucu idrar söktürücü ilaçlarla (diüretiklerle) birlikte kullanımı, kanda potasyum seviyesini arttırır.
Glukokortikoidler, Asetilsalisilikasit, Selektif Serotonin Geri Alım İnhibitörleri : DOLGİT in glukokortikoidler ile aynı zamanda kullanımı mide-barsak ülserlerinin kanama riskini arttırabilir. Aspirin gibi kan sulandıran ve çöküntü (depresyon) tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar (selektif serotonin geri alım inhibitörleri) mide-barsak kanama riskini artırabilir. DOLGİT 'in etkin maddesi ibuprofen ile birlikte kullanım halinde, düşük dozdaki aspirinin kan sulandıran etkisi bozulabilir.
Metotreksat:
DOLGİT in metotreksat adlı ilacın içilmesinden önce veya sonraki 24 saat içinde alınması, kanda bu ilacın düzeyini ve istenmeyen etkilerini artırabilir.
Siklosporin:
NSAİİ ile eş zamanlı kullanımda, siklosporinin (organ nakli reddinin önlenmesinde veya romatizmal hastalıkların tedavisinde kullanılan bir ilaç) böbreğe hasar verici etki riski çoğalmaktadır. Bu etki siklosporinin ibuprofen ile birlikte kullanımı için de geçerlidir.
Antikoagulanlar:
Non-steroid antiromatizal ilaçlar birlikte kullanıldığında warfarin gibi bazı antikoagulanların etkisini arttırabilir.
Sülfonilüre:
Klinik testler, non-steroid antiromatizmal ilaçlar ile ağızdan alınan şeker ilaçları (sülfonilüre) arasında etkileşim olduğunu göstermiştir. Şimdiye kadar ibuprofen ile sülfonilüre arasında etkileşim bildirilmemiş olmakla birlikte, eş zamanlı tedavi söz konusu olduğunda, önlem olarak kan şekeri değerlerinin kontrolü önerilmektedir.
Takrolimus:
Bu iki ilacın eş zamanlı kullanımı halinde, böbrekte hasar oluşma riski artar. Zidovudin:
Bulgular; zidovudin ve ibuprofen'in birlikte alan HIV (AIDS'e neden olan virüs) taşıyan hemofili (kalıtsal bir pıhtılaşma bozukluğu hastalığı) hastalarında eklem içi kanama ve dokularda kan birikmesi (hematom) riskinde artış olduğunu düşündürmektedir.
Probenesid veya Sülfinpirazon:
Probenesid veya sülfinpirazon (gut tedavisinde kullanılan bir ilaç) içeren preparatlar,
ibuprofenin vücuttan uzaklaştırılmasında bir gecikmeye neden olabilir. Bu durum vücutta
DOLGİT birikmesi nedeniyle ilacın istenmeyen etkilerinin artması şeklinde sonuçlanabilir.
5.DOLGIT AKUT'in saklanması
DOLGİT 'i çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra DOLGIT AKUT'i kullanmayınız.
Ruhsat Sahibi:
ADEKA İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. Necipbey Cad. No: 88, 55020 - SAMSUN
Üretici:
Dolorgiet GmbH & Co.KG - Almanya için Üretici : Dozaj formunun üretim yeri:
SWISS CAPS AG Hausenstrasse 35, CH-9533 Kirchberg, İsviçre
Üretici : Ambalajlama ve Final Salım Yeri :
Dolorgiet GmbH & Co.KG
KISA URUN biLGİLERİ
1.BEŞERI TIBBI URUNUN ADI
DOLGİT® Akut 400 mg Kapsül
2.KALITATIF KANTİTATIF BİLEŞİM
Etkin Madde
1 yumuşak kapsül içeriği; 400 mg İbuprofen'dir.
Yardımcı Maddeler:
Propilen glikol : 7,840 mg Gliserol : 133,530 mg
Makrogol-gliserol hidroksistearat: 37,500 mg Yardımcı maddeler için bölüm 6.1'e bakınız.
3.FARMASÖTIK FORM
Açık mavi renkli, yumuşak jelatin kapsül
4.KLİNİK ÖZELLIKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
-Hafif ila orta şiddette ağrı
-Ateş
-Akut artrit (gut atakları dahil)
-Kronik artrit, özellikle romatoid artrit (kronik poliartrit)
-Ankilozan spondilit (Morbus Bechterew) ve vertebral kolonun diğer inflamatuvar romatizmal hastalıkları
-Eklemlerin ve vertebral kolonun dejeneratif hastalıklarındaki irritasyonlar (artroz, spondiloartroz)
-Yumuşak doku romatizmasında
-Lezyonları veya operasyonları takiben ağrılı şişlikler ve inflamasyonlarda kullanılır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi :
Doktor tarafından başka bir şekilde tavsiye edilmediği takdirde ;
Ağrı ve ateşin tedavisi için:
İbuprofen dozu, sırasıyla hastanın yaşı ve vücut ağırlığına bağlıdır.
15 yaşından büyük çocuklarda ve erişkinlerde; Önerilen tek doz ibuprofen ; 400 mg
Toplam günlük doz, 2 ila 3 tek doza bölünmüş halde, 1200 mg ibuprofen'i geçmemelidir.
Yaş | Bir defalık doz | Toplam günlük doz |
15 yaşından büyük çocuklar ve erişkinler
| 1 kapsül (400 mg ibuprofen)
| 2-3 kapsül (800-1200 mg ibuprofen)
|
Romatizmal hastalıkların tedavisi için: İbuprofen dozu, sırasıyla hastanın yaşı ve vücut ağırlığına bağlıdır. 15 yaşından büyük çocuklarda ve yetişkinlerde önerilen dozaj aralığı günlük 1200- 2400 mg ibuprofendir. Maksimum tek doz, 800 mg ibuprofeni geçmemelidir.
|
Yaş | Bir defalık doz | Toplam günlük doz |
15 yaşından büyük çocuklar ve erişkinler
| 1- 2 kapsül (400 - 800 mg ibuprofen)
| 3- 6 kapsül (1200-2400 mg ibuprofen)
|
Uygulama şekli ve süresi
DOLGİT®, yeterli miktarda sıvıyla birlikte çiğnemeden öğün sırasında veya sonrasında alınmalıdır. Hassas midesi olan hastalar için, DOLGİT®'in yemekler sırasında alınması önerilmektedir.
®Ateş ve ağrı söz konusu olduğunda, tedavi süresi semptomlara bağlıdır. Ancak, DOLGİT
® ile tedavi birkaç günü geçmemelidir. Bu süre içinde rahatsızlıklar devam ederse, hekime danışılmalıdır.
Tedavinin süresi hekim tarafından belirlenir.
®Romatizmal hastalıklar söz konusu olduğunda, uzamış bir süre boyunca DOLGİT ile tedavi gerekli olabilir.
Yan etkiler; semptomların kontrolü için gerekli en kısa zaman diliminde, en düşük etkin doz kullanılarak azaltılabilir. (Bkz. bölüm 4.4.)
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler : Böbrek / Karaciğer yetmezliği : Böbrek Yetmezliği
Hafif ya da orta şiddette böbrek yetmezliği olan kişilerde doz azaltılması gerekli değildir. (Ağır böbrek yetmezliği olan hastalar için bölüm 4.3'e bakınız)
Karaciğer yetmezliği
Hafif ya da orta şiddette karaciğer yetmezliği olan kişilerde doz azaltılması gerekli değildir. (Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalar için bölüm 4.3'e bakınız)
Pediyatrik popülasyon :
DOLGİT
® 15 yaşından büyük çocuklarda kullanılabilir.
Geriyatrik Popülasyon :
Özel doz ayarlaması gerekli değildir. Yaşlı hastalar, olası yan etkiler yüzünden, özellikle dikkatli bir gözetim altında bulundurulmalıdırlar (bkz.Bölüm 4.4).
4.3. Kontrendikasyonlar
-İbuprofene veya bileşiminde yer alan diğer maddelere karşı aşırı duyarlılığı olan hastalarda;
-Geçmişinde asetil salisilik asit veya diğer NSAİ ilaçların kullanımına bağlı bronkospazm, astım, rinit ya da ürtiker reaksiyonları gelişen hastalarda kontraendikedir. Bu hastalarda şiddetli, nadiren ölümcül anaflaktik şok benzeri reaksiyonlar gözlenmiştir (Bkz. 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri );
-Kaynağı belli olmayan dishematopoyez;
-Geçmişinde kanaması olmuş veya halen ülser veya peptik ülseri olan hastalarda (en az 2 kez gerçekleşmiş ülser veya kanama);
-Hastalık geçmişinde, öncelikle non-steroid antiromatizmal ajanlar/antiinflamatuvar ajanlar (NSAİ ilaçlar) ile tedaviyle bağlantılı olarak gastro-intestinal kanamalar veya perforasyon;
-Serebrovasküler kanamalar veya diğer aktif kanamalar;
-Ağır hepatik veya renal bozukluklar
-Şiddetli kardiyak yetmezlik;
-Gebeliğin son üç ayı (Bkz. bölüm 4.6);
-15 yaşından küçük çocuklar;
-Koroner arter bypass cerrahisi öncesi ve sonrası dönemde kullanılmamalıdır.
DOLGIT, yüksek dozda etken madde içerdiğinden dolayı 15 yaşın altındaki çocuklar ve yetişkinlerde kullanılmamalıdır. Bu yaş gurubu hastalar için daha düşük konsantrasyonda etken madde içeren diğer ibuprofen preparatları kullanılmalıdır.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Gastro-intestinal güvenlik
Selektif siklooksijenaz-2-inhibitörlerini de içeren, NSAİİ'lar ile DOLGİT®'in eş zamanlı kullanımından kaçınılmalıdır.
Semptomların kontrolü için, en kısa zaman periyodunda, en düşük etkin doz alınarak yan etkiler indirgenebilir (bkz. bölüm 4.2 ve alttaki gastro-intestinal ve kardiyovasküler riskler bölümü).
Yaşlı hastalar:
Yaşlı hastalarda, NSAİ (Non-Steroid Antiinflamatuvar) ilaç tedavisi sırasında yaygın olarak görülen advers ilaç reaksiyonları; birincil gastro-intestinal kanamalar ve perforasyonlardır. Bu advers ilaç reaksiyonları ölümle de sonlanabilir (bkz. bölüm 4.2).
Gastro-intestinal kanamalar, ülser ve perforasyonlar:
Ölümle de sonlanabilen gastrointestinal kanamalar, ülser veya perforasyonların hepsi NSAİ ilaç tedavisi altında rapor edilmiştir. Hastalık hikayesindeki tedavinin her anında bunlar, ilk uyarı semptomlarıyla veya ilk uyarı semptomları olmaksızın ya da şiddetli gastro-intestinal olaylarla ortaya çıkabilir.
Yaşlı hastalarda ve anamnezinde özellikle kanama veya perforasyon (bkz.bölüm 4.3) komplikasyonun eşlik ettiği ülser hikayesi olan hastalarda artan NSAİ ilaç dozlarında gastro-intestinal kanama, ülser veya perforasyon riski daha yüksektir. Bu hastalar tedaviye, mümkün olan en düşük doz ile başlamalıdır. Düşük doz asetil salisilik asit ile veya gastro-intestinal hastalık riskini arttıran farmasötik ürünler ile tedaviye ihtiyaç duyan hastalar için koruyucu farmasötik ürünlerle (örn. misoprostol veya proton pompa inhibitörleri) kombine bir tedavi göz önünde bulundurulmalıdır (bkz. alt bölüm ve bölüm 4.5).
Hikayesinde gastrointestinal toksisitesi olan hastalar, özellikle de yaşı büyük olanlar, tedavi başlangıcında, karın boşluğundaki (öncelikle gastrointestinal kanamalar) her anormal belirtiyi bildirmelidir.
Oral kortikosteroidler, varfarin gibi antikoagülanlar, selektif serotonin geri alım inhibitörleri veya ASA (asetil salisilik asit) gibi platelet aggregasyon inhibitörleri gibi farmasötik ürünlerin eş zamanlı kullanımında kanama ve ülser riski artacağı için hasta uyarılmalıdır (Bkz. bölüm 4.5).
DOLGİT
® kullanımı esnasında eğer hastada gastro-intestinal kanama veya ülser oluşursa tedaviye son verilmelidir.
Hastalık hikayesinde (ülseratif kolit, Crohn hastalığı) gastrointestinal rahatsızlığı olan hastalara, NSAİ ilaçlar, hastanın durumunun kötüleşmemesi için (Bkz. bölüm 4.8), uyarıda bulunarak uygulanmalıdır.
Kardiyovasküler ve Serebrovasküler etkiler
İbuprofen ile sıvı retansiyonu ve ödem bildirilmiş olduğundan kronik kalp yetmezliği veya hipertansiyonu olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
Klinik çalışmalar ve epidemiyolojik veriler, ibuprofen'in özellikle yüksek doz (günlük 2400 mg) kullanımında ve uzun süreli tedavilerinde, arteriyal trombotik riskindeki hafif artış (miyokardiyal enfarktüs ve felç gibi) ile ilişkili olduğunu göstermektedir. Epidemiyojik çalışmaların tamamı, düşük dozdaki (örn.günlük < 1200 mg) ibuprofen'in artmış miyokardiyal enfarktüs riskiyle ilişkili olmadığını göstermektedir.
Kontrolsüz hipertansiyonu, kalp yetmezliği, iskemi ile ilgili kalp rahatsızlığı olanlar, periferik arteriyal obstruktif rahatsızlığı ve/veya serebrovasküler rahatsızlığı olan hastalarlarda ibuprofen ile tedavi, sadece dikkatlice gözden geçirildikten sonra yapılabilir. Kardiyovasküler hadiseler için risk taşıyan faktörlere (örn. hipertansiyon, hiperlipidemi, diabetes mellitus, sigara) sahip hastalarda benzeri şekilde incelemeler, uzun süreli tedaviye başlanmadan önce yapılmalıdır.
DOLGİT®, ancak aşağıda belirtilen yarar-risk oranları dikkatlice göz önünde bulundurulduktan sonra kullanılmalıdır:
-Porfirin metabolizmasının konjenital bozukluğu (örn. akut intermittan porfiri)
-Sistemik lupus eritematozus (SLE) ve diğer karma bağ doku hastalıkları (bkz. bölüm 4.8)
Deri reaksiyonları:
NSAİ ilaç tedavisi altında eksfoliatif dermatit, Stevens-Johnson sendrom ve toksik epidermal nekrolizi (Lyell's-sendromu) de içeren, bazıları ölümle sonlanmış çok nadir, şiddetli deri reaksiyonları bildirilmiştir. Çoğunlukla tedavinin ilk ayında bu reaksiyonlar görüldüğü için, bu şekilde reaksiyonlar için en yüksek risk tedavinin başlangıcındadır. Deride kızarıklığa ait ilk belirtiler görüldüğünde, mukozada lezyonlar veya diğer hipersensitivite reaksiyonlarına dair bulgular oluştuğunda DOLGİT® kullanımı durdurulmalıdır.
Su çiçeği enfeksiyonu esnasında şiddetli dermal enfeksiyonlar ve yumuşak deri
komplikasyonları görülebilir (bkz. Bölüm 4.8). NSAID'lerle ilişkisi ve enfeksiyonlar şimdiye
®kadar göz ardı edilememiştir. Bu nedenle su çiçeği -enfeksiyonu durumlarında DOLGİT
® kullanmaktan sakınınız.
Aşağıdaki duruma sahip olan hastalarda özellikle dikkatli bir tıbbi gözlem gereklidir:
-Gastrointestinal bozukluklar veya enterit hikayesi (ülseratif kolit, Crohn hastalığı)
-Hipertansiyon veya kardiyak yetmezlik
-Azalmış böbrek fonksiyonu;
-Karaciğer disfonksiyonu;
-Büyük cerrahi müdahalelerden hemen sonra;
-Alerjik reaksiyon geçirmek açısından yüksek risk taşımalarından dolayı saman nezlesi, adenoid veya solunum yollarının kronik obstrüktif hastalıklarına sahip olan hastalar. Bu alerjik reaksiyonlar analjezik astımı adı verilen astım atakları, Quincke ödemi veya ürtiker şeklinde olabilir.
-Hipersensitivite reaksiyonu oluşması için artmış risk taşıdığından diğer maddelere karşı allerjisi olan hastalar
Şiddetli akut hipersensitivite reaksiyonları (örn. anaflaktik şok) nadiren gözlenir. DOLGİT® alımı/uygulanmasından sonra hipersensitivite reaksiyonlarının ilk belirtileri görüldüğü takdirde, DOLGİT
® ile tedavi durdurulmalıdır. Gerekli tıbbi tetkikler, yetkin uzmanlar tarafından yaptırılmalıdır.
İbuprofen, geçici olarak trombosit aggregasyonunu inhibe eder. Bu nedenle koagülasyon defekti olan hastalar dikkatle gözlemlenmelidir.
Hayvanlardan elde edilen test sonuçları, ibuprofen'in eş zamanlı kullanımında asetil salisilik asitin trombosit aggregasyonunu inhibe edici etkisinin zayıfladığını göstermektedir. Bu etkileşim ASA (asetil salisilik asit)'nın arzulanan koruyucu kardiyovasküler etkisini azaltır. Bu yüzden ibuprofen, trombosit aggregasyonunu inhibe etmek için ASA alan hastalarda, sadece özel durumlarda kullanılmalıdır (bkz. bölüm 4.5).
Uzun süreli DOLGİT® kullanımı durumunda karaciğer değerlerinin, böbrek fonksiyonları ve kan sayımının düzenli olarak kontrol edilmesi gereklidir.
Analjeziklerin uzun süreli yüksek doz kullanılarak suistimali durumunda baş ağrıları oluşabilir. Bu baş ağrıları, ilacın yüksek dozları ile tedavi edilmemelidir. Genel olarak, ağrı kesici ilaçların alışkanlık halinde alınması, özellikle de birden fazla ağrı kesici etken maddenin birlikte kullanılması, böbrek yetmezliği riski taşıyan kalıcı böbrek hasarına neden olabilir (analjezik-nefropatisi).
Etkin maddeye ilişkin özellikle gastrointestinal ve santral sinir sistemindeki yan etkiler, NSAİ ilaçların, alkol ile beraber kullanımında kötüleşebilir.
Makrogol gliserol hidroksistearat mide bozuklukları ve diyareye neden olabilir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Diğer NSAİ ilaçlar gibi ibuprofen aşağıdaki farmasötik maddelerle beraber alınırken dikkatli olunmalıdır:
Salisilatlar dahil diğer NSAİ ilaçlar:
Sinerjistik etki nedeniyle farklı NSAİ ilaçların eş zamanlı kullanımı, gastrointestinal ülser ve kanama riskini arttırabilir. Bu yüzden, ibuprofen ve diğer NSAİ ilaçların eş zamanlı kullanımından kaçınılmalıdır (bkz. bölüm 4.4).
Digoksin, fenitoin, lityum:
DOLGİT
® ve digoksin, fenitoin veya lityum preparatlarının eş zamanlı alınması, bu maddelerin plazma düzeylerinde bir artışa yol açabilir. Serum lityum seviyesinin kontrolü gerekmektedir. Serum digoksin ve fenitoin seviyesinin kontrolü de önerilir.
Diüretikler, ACE-inhibitörleri, beta reseptör blokerleri ve anjiyotensin-II antagonistleri:
Furosemid veya tiyazid grubu diüretik kullanan bazı hastalarda, bu ilaçların natriüretik etkisini azalttığı gözlenmiştir. Nonsteroid anti-enflamatuvar ilaçlar, anjiyotensin dönüştürücü enzim (ACE) inhibitörlerinin antihipertansif etkilerini azaltabilir.
Böbrek yetmezliği hastalarında, siklooksijenazı inhibe eden farmasötik ürünler ile ACE-inhibitörleri, beta-reseptör blokerleri veya anjiyotensin-II-antagonistlerinin eş zamanlı kullanımı genellikle geri dönüşümlü akut böbrek yetmezliği dahil renal fonksiyonda daha da kötüleşmeye neden olabilir. Bu nedenle, bu kombinasyonlar özellikle yaşlı hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Hastalara yeterli miktarda sıvı almaları söylenmeli ve kombinasyon tedavisinin başlamasından sonra böbrek seviyelerinin düzenli kontrolünü yaptırmaları düşünülmelidir.
DOLGİT®'in potasyum tutucu diüretiklerle birlikte eş zamanlı uygulanması, hiperkalemiye yol açabilir.
Glukokortikoidler:
Gastrointestinal ülser veya kanama için artmış risk (bkz. bölüm 4.4).
Selektif serotonin reuptake inhibitörleri (SSRI) ve trombosit aggregasyon inhibitörleri:
Artmış gastrointestinal kanama riski (bkz. bölüm 4.4).
Düşük doz asetilsalisilik asit:
Deneysel bilgiler, aspirinin proteinlere bağlanmaya ilişkin etkisi yüzünden, ibuprofenin aspirin ile birlikte kullanılması halinde düşük doz aspirinin platelet agregasyonunu inhibe edici etkisini azaltabileceğini işaret etmektedir. Bununla birlikte, bu bilgiyi kısıtlayan durumlar ve ex vivo bilginin klinik duruma ekstrapolasyonu hakkındaki belirsizlikler, ibuprofenin düzenli kullanımı hakkında kesin çıkarımlar yapmayı önlemektedir. Nadir olarak kullanılan ibuprofenin klinik olarak belirgin bir etkiye sebep olduğu düşünülmemektedir (bkz. bölüm 5.1).
Metotreksat:
DOLGİT
® 'in metotreksatın alınmasından önce veya sonraki 24 saat içinde alınması, metotreksat konsantrasyonunda ve metotreksatın toksik etkisinde artışa yol açabilir.
Siklosporin:
Bazı non-steroid antiromatizmaller ile eş zamanlı kullanımda, siklosporin kullanımı ile renal hasar riski artmaktadır. Bu etki ne siklosporin kombinasyonu için, ne de ibuprofen için dışlanabilir.
Antikoagülanlar:
Non-steroid antiromatizmaller, varfarin gibi antikoagülanların etkisini arttırabilirler.
Sülfonilüre:
Klinik testler, non-steroid antiromatizmaller ile oral antidiyabetikler (sülfonil üre) arasında etkileşimi göstermiştir. Şimdiye kadar ibuprofen ile sülfonil üre arasında etkileşim bildirilmemiş olmakla birlikte, eş zamanlı tedavi söz konusu olduğunda, güvenli tarafta kalmak için kan şekeri değerlerinin kontrolü önerilmektedir.
Takrolimus:
Tüm farmasötik ürünlerin eş zamanlı kullanımı halinde, nefrotoksisite riski yükselir.
Zidovudin:
Bulgular; zidovudin ve ibuprofen'in birlikte alan HIV-pozitif hemofili hastalarında hemartroz ve hematom riskinde artış olduğunu önermektedir.
Probenesid ve sülfinpirazon:
Probenesid veya sülfinpirazon içeren preparatlar, ibuprofenin eliminasyonunda bir gecikmeye neden olabilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek/Karaciğer yetmezliği :
Böbrek yetmezliği hastalarında, siklooksijenazı inhibe eden farmasötik ürünler ile ACE-inhibitörleri veya anjiyotensin-II-antagonistlerinin eş zamanlı kullanımı genelikle geri dönüşümlü akut böbrek yetmezliği dahil renal fonksiyonda daha da kötüleşmeye neden olabilir. Bu nedenle, bu kombinasyonlar özellikle yaşlı hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Hastalara yeterli miktarda sıvı almaları söylenmeli ve kombinasyon tedavisinin başlamasından sonra böbrek seviyelerinin düzenli kontrolünü yaptırmaları düşünülmelidir.
Geriyatrik popülasyon :
Siklooksijenazı inhibe eden farmasötik ürünler ile ACE-inhibitörleri, beta reseptör blokerleri veya anjiyotensin-II-antagonistlerinin eş zamanlı kullanımı genelikle geri dönüşümlü akut böbrek yetmezliği dahil renal fonksiyonda daha da kötüleşmeye neden olabileceğinden bu kombinasyonlar özellikle yaşlı hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
4.6. Gebelik ve laktasyon Genel tavsiye
Gebelik Kategorisi: C/ D (3. trimester)
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
İbuprofenin gebeliğin ilk dönemlerinde kullanımının gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır.
DOLGİT®, gerekli olmadıkça hamileliğin birinci ve ikinci trimesterinde kullanılmamalıdır. Gebelik planlayan bayanlar tarafından kullanılması diğer NSAİİ etken madde içeren prepatlarda olduğu gibi uygun değildir.
Eğer DOLGİT® hamile kalmaya çalışan kadınlara veya hamileliğinin birinci veya ikinci trimesterinde olan kadınlarda kullanılacaksa, doz mümkün olduğunca düşük olmalı ve tedavi olabildiğince kısa tutulmalıdır.
İbuprofen gebeliğin 3. trimesterında uygulandığı taktirde ciddi doğum kusurlarına yol açmaktadır/yol açtığından şüphelenilmektedir. İbuprofen prostaglandin sentezini inhibe ettiğinden, doğum süreci üzerinde olumsuz etkiler yapabilir. Ayrıca prostaglandin inhibitörleri, fetüste ductus arteriosusun erken kapanmasına, pulmoner hipertoni ve oligüriye yol açmaktadır. Bu özellikleri göz önüne alındığında, ibuprofenin gebelerde, özellikle son 3 ayda kullanılması önerilmez. DOLGİT
®, gebeliğin son üç ayında kontrendikedir.
Gebelik Dönemi
Prostaglandin sentezinin engellenmesi, gebelik ve/veya embriyo/fetüs gelişimi esnasında negatif etki yaratabilir. Epidemiyolojik çalışmalardan edinilen veriler, gebeliğin ilk dönemlerinde prostaglandin-sentez inhibitörünün kullanımı sonrasında hem kardiyak malformasyon ve gastroşiziste, hem de düşük yapma riskindeki artış olduğunu göstermektedir. Kanıtlar, riskin doz ve tedavi süresi ile doğru orantılı olarak arttığını göstermektedir.
Hayvanlarda yapılan testler, prostaglandin sentez inhibitörlerinin kullanımının implant öncesi ve sonrası kayıpta artışa ve embriyo/fetüs'ün ölümüne neden olduğunu göstermiştir. Ayrıca, organogenez fazı esnasında prostaglandin sentez inhibitörü alan hayvanlarda kardiyovasküler malformasyonları da içeren çeşitli malformasyonların insidansında artış bildirilmiştir.
İbuprofen, hamileliğin birinci ve ikinci trimesterinde sadece mutlak gerekli olduğu durumlarda verilmelidir. Eğer ibuprofen hamile kalmaya çalışan kadınlara veya hamileliğinin birinci veya ikinci trimesterinde olan kadınlarda kullanılacaksa, doz mümkün olduğunca düşük olmalı ve tedavi olabildiğince kısa tutulmalıdır. Hamileliğin üçüncü trimesterinde bütün prostaglandin inhibitörleri:
-Fetüste aşağıdaki riskleri meydana getirebilir:
•Kardiyopulmoner toksisite (duktus arteriozus Botalli'nin erken kapanması ve pulmoner hipertansiyon);
•Böbrek yetmezliği, oligohidramniyos ile sonlanabilecek bir böbrek bozukluğu
-Hamileliğin sonunda çocukta ve annede aşağıdaki riskleri meydana getirebilir:
•Kanama süresinin olası uzaması, çok küçük dozlarla oluşabilen trombosit aggregasyonunu inhibe edici etki;
•Uzamış veya gecikmiş doğumla sonuçlanan uterus kasılmalarının inhibisyonu.
Bu nedenle ibuprofen hamileliğin üçüncü trimesterinde kontrendikedir.
Laktasyon dönemi
Etken madde ibuprofen ve onun bozunma ürünleri, anne sütüne çok düşük miktarlarda geçmektedir. Şu ana kadar emzirilen çocuklarda bilinen zararlı bir etkisi bulunmamaktadır. Ancak DOLGİT
®, emzirilen bebekte istenmeyen etkilere neden olabileceği için DOLGİT
® kullanımına ya da emzirmeye ara verme kararı, ilacın anneye sağlayacağı yarar değerlendirildikten sonra verilmelidir.
Üreme yeteneği/ Fertilite
Bilindiği üzere siklooksijenaz/prostaglandin sentezini inhibe eden diğer farmasötik ürünlerin kullanımında da olduğu gibi dişi üreme yeteneğini bozduğundan, DOLGİT
®'in kullanımı, hamile kalmak isteyen kadınlar için önerilmez. Hamile kalmakta zorluk yaşayan veya infertilite üzerine araştırma yapılan kadınlarda DOLGİT
®'in kullanımının durdurulması düşünülmelidir.
4.7.Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
DOLGİT®'in yüksek dozda kullanımı, yorgunluk ve vertigo gibi santral sinir sistemi yan etkilerine yol açabileceğinden, izole vakalarda araba sürme ve makine kullanma için gerekli olan mental ve/veya fiziksel yetenekleri bozabilir. Bu etki, eş zamanlı alkol kullanımı ile potansiyelize olabilir.
4.8.İstenmeyen etkiler
Rapor edilen istenmeyen etkiler aşağıdaki sıklık derecesine göre listelenmiştir.
Çok yaygın (>1/10); yaygın >1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan(>1/1000, ila <1/100); seyrek
(>1/10.000, <1/1000); çok seyrek (<1/10.000), izole bildirimler dahil.
Klinik deneylerden ve pazarlama sonrası yapılan araştırmalardan elde edilen advers etkiler:
İlacın aşağıdaki istenmeyen etkileri çoğunlukla doza bağımlıdır ve bireyler arasında
değişkendir.
Çok sık görülen yan etkiler, intestinal sistemi etkiler. Özellikle yaşlı hastalarda, bazen ölümcül dahi olabilecek peptik ülserler, perforasyon veya kanamalar görülebilir (bkz. bölüm 4.4). Kullanımın ardından; bulantı, kusma, diyare, barsak gazı, kabızlık, hazımsızlık, karın ağrısı, katran renkli dışkı, hematemez, ülseratif stomatit, kolit ve Crohn hastalığının kötüleşmesi (bkz. bölüm 4.4) rapor edilmiştir. Az sıklıkta gastrit gözlenmiştir. Özellikle gastrointestinal kanama oluşma riski, tedavi süresine ve doz seviyesine bağlıdır. NSAİ ilaç tedavisiyle bağlantılı olarak ödem, hipertansiyon ve kalp yetmezliği rapor edilmiştir.
Klinik çalışmalar ve epidemiyolojik veriler ibuprofen kullanımının, özellikle yüksek doz durumunda (günlük 2400 mg) ve uzun süreli tedavide, arteriyal trombotik hadise (miyokard infarktusü ve felç) riskinde küçük bir artışla ilişkili olduğunu önermektedir.
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Çok seyrek: Nonsteroid antiinflamatuvarların sistemik kullanımı ve infeksiyonla ilişkili inflamasyonun kötüleşmesi hakkında zamansal bir ilişki tarif edilmiştir.
DOLGİT
® 'in uygulaması sırasında infeksiyon bulguları yeni ortaya çıkar ya da kötüleşirse, hastanın bu nedenle derhal hekime başvurması önerilmektedir. Antiinfektif/antibiyotik bir tedavinin endike olup olmadığı araştırılmalıdır.
Ense sertliği, baş ağrısı, bulantı, kusma, ateş, bilinç bulanıklığı gibi aseptik menenjit semptomları gözlenmiştir. Bazı otoimmün hastalıkları (SLE ve miks bağ doku hastalığı) olan hastalar, predispozeymiş gibi görünmektdir.
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Çok seyrek: Dishematopoyez (anemi, lökopeni, trombositopeni, pansitopeni, agranülositoz). İlk semptomlar ateş, boğaz ağrısı, ağızda yüzeyel yaralar, parainfluenza tipi şikayetler, şiddetli yorgunluk, burun kanaması ve kutanöz kanama olabilir. Uzun süreli tedavilerde, kan sayımı düzenli olarak kontrol edilmelidir.
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Astım ataklarının (kan basıncındaki olası azalma ile) yanı sıra, ekzema ve
pruritusla birlikte giden hipersensitivite reaksiyonları.
®Hastanın derhal hekimi bilgilendirmesi ve DOLGİT
® almaya devam etmemesi tavsiye edilir.
Çok seyrek: Ağır genel hipersensitivite reaksiyonları. Bu reaksiyonlar kendini fasiyal ödem, dilin şişmesi, solunum yolunun daralması ile birlikte iç larinksin şişmesi, dispne, taşikardi, kan basıncının azalması ve hatta hayatı tehdit edici şok şeklinde gösterebilir. Hemen ilk kullanımda bile oluşabilecek, bu semptomların ortaya çıkması halinde acil tıbbi yardım gereklidir.
Psikiyatrik hastalıklar
Çok seyrek: Psikotik reaksiyonlar, depresyon.
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Baş ağrısı, vertigo, insomnia, ajitasyon, irritabilite ve yorgunluk gibi merkezi sinir sistemi bozuklukları.
Göz hastalıkları
Yaygın olmayan: Görsel bozukluk
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Çok seyrek: Çınlama
Kardiyak hastalıklar
Çok seyrek: Palpitasyonlar, ödem, kalp yetmezliği, miyokard infarktüsü.
Vasküler hastalıklar
Çok seyrek: Arteriyal hipertansiyon.
Gastrointestinal hastalıklar
Çok yaygın: Reflü, mide ağrısı, bulantı, kusma, barsak gazı, diyare, kabızlık ve istisnai vakalarda anemiye yol açabilen gastrointestinal kan kayıpları
Yaygın: Muhtemelen hemoraji ile seyreden gastro-intestinal ülserler, ülseratif stomatit, kolit ve Crohn hastalığının ağırlaşması (Bkz.bölüm 4.4)
Yaygın olmayan: Gastrit
Çok seyrek: Ösofajit, pankreatit, intestinal, diyafram benzeri striktür oluşumu
Midenin üst kısmında meydana gelen şiddetli ağrı, melana ya da hematemez durumunda,
hastaya ilacı hemen kesmesi ve derhal bir hekime başvurması talimatı verilmelidir.
Hepato-bilier hastalıklar
Çok seyrek: Hepatik disfonksiyon, karaciğer hasarı, özellikle uzun süreli tedavi olduğu zaman hepatik yetmezlik, akut hepatit.
Uzun süreli kullanımda karaciğer fonksiyonları düzenli olarak kontrol edilmelidir.
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Çok seyrek: Stevens Johnson Sendromu ve toksik epidermal nekroliz (Lyell's-sendromu) gibi büllöz deri reaksiyonları, alopesi.
İstisnai vakalarda su çiçeği enfeksiyonu esnasında şiddetli dermal enfeksiyonlar ve yumuşak doku komplikasyonları oluşabilir (bkz. "Enfeksiyonlar ve parazit hastalıkları").
Böbrek ve idrar hastalıkları
Yaygın olmayan: Özellikle arteriyal hipertansiyonu veya renal yetmezliği olan hastalarda ödem oluşumu; nefrotik sendrom; akut renal yetmezliğe yol açabilen interstisyel nefrit Çok seyrek: Papiller nekroz ve artmış serum ürik asit konsantrasyonu. Renal fonksiyon düzenli olarak kontrol edilmelidir.
Özel popülasyona ilişkin ek bilgiler
Yaşlılar
Özellikle yaşlı hastalarda, bazen ölümcül dahi olabilecek peptik ülserler, perforasyon veya kanamalar görülebilir.
Crohn 's hastalığı
Hastalık kötüleşebilir.
Otoimmun hastalıklar
Ense sertliği, baş ağrısı, bulantı, kusma, ateş, bilinç bulanıklığı gibi aseptik menenjit semptomları gözlenmiştir. Bazı otoimmün hastalıkları (SLE ve miks bağ doku hastalığı) olan hastalar, predispozeymiş gibi görünmektdir.
İnfeksiyon hastalıkları
Nonsteroid antiinflamatuvarların sistemik kullanımı ve infeksiyonla ilişkili inflamasyonun kötüleşmesi hakkında zamansal bir ilişki tarif edilmiştir.
DOLGİT®'in uygulaması sırasında infeksiyon bulguları yeni ortaya çıkar ya da kötüleşirse, hastanın bu nedenle derhal hekime başvurması önerilmektedir. Antiinfektif/antibiyotik bir tedavinin endike olup olmadığı araştırılmalıdır.
4.9 Doz Aşımı ve tedavisi
a)Doz aşımının semptomları
Doz aşımının semptomları, abdominal ağrı, bulantı ve kusmanın yanı sıra baş ağrısı, baş dönmesi ve bilinç kaybı (çocuklarda miyoklonik spazmlar da) gibi merkezi sinir sistemi bozuklukları olabilir. Ayrıca, gastrointestinal kanamalar ve karaciğer ve böbreklerin fonsiyonel bozuklukları mümkündür. Bundan başka, hipotansiyon, solunum baskılanması ve siyanoz meydana gelebilir.
b)Doz aşımının tedavisi
Bilinen bir spesifik antidotu yoktur.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER 5.1. Farmakodinamik Özellikler
Farmakoterapötik grup : Antiinflamatuvarlar ve antiromatik ürünler (Antiromatizmal) ATC kodu: M01AE01
İbuprofen, etkisini prostaglandin sentezinin inhibisyonu yoluyla gösterdiği kanıtlanmış olan, non-steroid antiinflamatuvar/antiromatizmal bir ilaçtır.
İnsanlarda, ibuprofen inflamasyonun neden olduğu ağrıyı, şişliği ve ateşi azaltmaktadır. Bundan başka, ibuprofen, ADP ve kollajenin indüklediği trombosit agregasyonunu geri dönüşümlü olarak inhibe etmektedir.
İbuprofenle birlikte kullanımı halinde, düşük dozdaki asetil salisilik asitin trombosit aggregasyonunu inhibe edici etkisi bozulabilir. Bir çalışmada, çabuk salımlı asprin (81 mg) alımından sonraki 30 dakika içinde ya da 8 saat öncesine kadar 400 mg'lık ibuprofen alındığında tromboksan oluşumunda ya da trombosit aggregasyonunda ASA'nın etkisinin azaldığı görülmüştür. Ancak bu verilerin sınırlı olması ve ex-vivo verilerin kliniğe ekstrapolasyonundaki belirsizlik, düzenli ibuprofen kullanımıyla ilgili kesin bir karara varılamayacağını ve düzenli ibuprofen kullanımıyla bağlantılı hiçbir klinik etkinin olmadığını göstermektedir.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Emilim :
Oral olarak uygulandığında, ibuprofen önce kısmen mideden, daha sonra ince bağırsaktan tümüyle absorbe olmaktadır. Bilinen katı farmasötik fomlardan farklı olarak DOLGİT® yarı çözelti, yarı süspansiyon halde ibuprofen içermektedir. Kapsülün midede açılmasıyla birlikte, çözelti bölümünün emilimi hızla başlamakta ve hızlı bir etki başlangıcı sağlanmaktadır. Süspansiyon kısmı ise, daha uzun süren bir emilim profili göstererek etkinin devam etmesini sağlamaktadır.
Dağılım :
Plazma proteinlerine bağlanma %99 civarındadır.
Normal salım gösteren farmasötik formları oral uygulanmasından sonra, maksimum plazma düzeylerine 1 ila 2 saat içinde ulaşmaktadır.
Minimum plazma etkin konsantrasyonu olan 10 ^g/ml seviyesine yaklaşık 20 dakikada ulaşır.
Biyotransformasyon
İbuprofen, hepatik metabolizasyona (hidroksilasyon, karboksilasyon) uğrar.
Eliminasyon :
Hepatik metabolizasyondan sonra (hidroksilasyon, karboksilasyon), farmakolojik olarak inaktif metabolitler tamamen, esas olarak idrarla (%90) ve safra ile elimine edilmektedir. Sağlıklı kişilerde ve karaciğer ve böbrek hastalığı olan kişilerde eliminasyon yarı ömrü 1.8-3.5 saattir.
5.3. Klinik öncesi güvenlik verileri
Hayvan deneylerinde ibuprofenin subkronik ve kronik toksisitesi, gastrointestinal kanalda lezyonlar ve ülserler şeklinde ortaya çıkmıştır.
Mutajeniklik üzerine in vitro ve in vivo araştırmalar, ibuprofenin herhangi bir mutajenik etkisini ortaya çıkarmamıştır.
İbuprofenin sıçanlar ve farelerde tümörojenik potansiyeli hakkındaki araştırmalarda, tümörojenik etkilere ait bir gösterge bulunmamıştır.
İbuprofen tavşanlarda ovülasyon inhibisyonuna neden olduğu gibi çeşitli hayvan türlerinde (tavşan, sıçan, fare) implantasyon bozukluklarına neden olur.
Sıçanlar ve tavşanlarda yapılan deneysel çalışmalardaki rahatsızlıklarda görüldüğü gibi, ibuprofen plasentadan geçer. Maternal toksik dozların uygulanmasına mütakip, sıçan yavrusunda daha fazla malformasyonlar (ventriküler septal defektler) oluşmuştur.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1.Yardımcı maddelerin listesi
Poloxamer 124 Propilen glikol
Makrogol-gliserol hidroksistearat (Cremophor RH 40)
Gliserol % 85
Jelatin
İndigokarmin alüminyum tuzu E 132 Titanyum dioksit E 171 Saf su
Koruyucu gaz olarak azot*
Orta zincirli Ttrigliserit (miglyol 812)
Lubrikan olarak Imwitor emulsifier %1*
*Bitmiş üründe bulunmamaktadır.
6.2.Geçimsizlikler
Şimdiye kadar bilinen hiçbir geçimsizliği yoktur.
6.3.Raf ömrü
3 yıl
6.4.Saklamaya yönelik özel uyarılar
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde, ışıktan uzakta saklanmalıdır.
6.5.Ambalajın niteliği ve içeriği
30 ve 50 kapsüllük PVC/PVDC-Blister / Aluminyum folyo'da karton kutuda.
6.6.Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Özel gereklilik yoktur.
7.RUHSATSAHİBI
ADEKA İLAÇ SANAYİ VE TİCARET A.Ş. Necipbey Cad. No: 88, 55020 - Samsun Tel: (0362) 431 60 45 Tel: (0362) 431 60 46 Fax:(0362) 431 96 72
8.RUHSAT NUMARASI (LARI)
119/36
9.iLK RUHSATTARIHI/RUHSAT YENİLEME TARIHI
İlk ruhsat tarihi: 27.02.2006 Ruhsat yenileme tarihi:
10.KUB'UN YENILENME TARIHI
KULLANMA TALİMATI DOLGİT® Akut 400 mg Kapsül Ağızdan alınır.
• Etkin madde:
400 mg ibuprofen'dir.
• Yardımcı maddeler:
Poloksamer 124, propilen glikol, makrogol-gliserol hidroksistearat (Cremophor RH 40), Kapsül kabuğu
Jelatin, gliserol % 85, titanyum dioksit E 171, indigokarmin aluminyum tuzu E 132, saf su koruyucu gaz olarak Azot *, orta zincirli Trigliserit (miglyol 812), lubrikan olarak Imwitor emülsifiyer %1*
*Bitmiş üründe bulunmamaktadır.
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
• Bu kullanma talimatım saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
• Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı kullandığınızı söyleyiniz.
• Bu talimatta yazanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışındayüksek veya düşükdoz kullanmayınız.
Bu kullanma talimatında:
1. DOLGİT® nedir ve ne için kullanılır ?
2. DOLGİT®'i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. DOLGİT® nasıl kullanılır ?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5.
DOLGİT®'in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1. DOLGİT® nedir ve ne için kullanılır?
• DOLGIT , mikrop, hasarlı doku veya toksinlere karşı vücudun göstermiş olduğu sıcaklık artması, kızarıklık, ağrı, hareket kısıtlılığı ile Kendini gösteren ve inflamasyon diye adlandırılan duruma karşı (antiinflamatuvar) ve ağrı kesici (analjezik) ürünler olarak bilinen nonsteroid antiinflamatuvar ilaç (NSAII) grubuna dahildir.
• Yumuşak j elatin kapsüller içinde ambalaj lanmıştır.
DOLGIT® aşağıdaki durumlarda kullanılmalıdır:
• Hafif ila orta şiddette ağrı
• Ateş
• Şiddetli eklem iltihabı (akut artrit) (gut adlı hastalığın atakları dahil)
• Kronik eklem ağrısı, özellikle romatoid artrit (kronik poliartrit)
• Eklemlerin sertleşerek iltihaplandığı (ankilozan spondilit) ve omurganın diğer iltihaplı (inflamatuvar) romatizmal hastalıkları
• Eklemlerin ve omurların yapısal olarak bozulması ile seyreden (dejeneratif) hastalıklarındaki rahatsızlıklar (artroz, spondiloartroz)
• Yumuşak doku romatizmasında
• Lezyonları veya operasyonları takiben ağrılı şişlikler ve iltihaplarda (inflamasyonlarda) kullanılır.
2. DOLGİT®'i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
DOLGİT®i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
• Ibuprofene veya bileşiminde yer alan diğer maddelere karşı aşırı duyarlılığınız var ise;
• Eğer geçmişte asetil salisilik asit veya diğer non-steroid anti-inflamatuvar
ilaçların(NSAlI) alımından sonra, astım ataklarınız, burun mukozanızda (burun iç
yüzeyindeki nemli doku) şişme veya derinizde reaksiyon görülmüşse;
• Nedeni belirsiz bir şekilde alyuvar, akyuvar veya pıhtılaşma hücreleri gibi kan
hücrelerinizin yeterli miktarda oluşmadığı durumlarda;
• Eğer geçmişte tekrarlayan mide kaynaklı kanamanız olmuş veya midede yara (ülser) veya onikiparmak barsağında yara (peptik ülser) oluşmuşsa (belirlenmiş en az iki farklı ülser veya kanama);
• Geçmişinizde, öncelikle NSAI ilaçlar ile tedaviyle bağlantılı olarak mide-barsak
kanaması veya delinme (perforasyon) olmuş ise;
• Beyin kan damarlarında (serebrovasküler) kanamalar veya diğer kanamalarda;
• Şiddetli karaciğer veya böbrek bozukluklarında
• Şiddetli kardiyak yetmezlik
• Gebeliğin son üç ayında
• 15 yaşından küçük çocuklar
DOLGİT®'i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
Mide-barsak bölgesi
Diğer aynı grup ilaçlarla ( NSAİİ'lar) DOLGİT®'in eş zamanlı kullanımından kaçınılmalıdır.
Belirtilerin kontrol edilebilmesi için, en kısa kullanım süresi içinde en düşük etkin doz alınarak yan etkiler azaltılabilir.
Yaşlı hastalar:
• Eğer yaşınız ilerlemişse; NSAİ ilaçların kullanımından sonra, mide-barsak bölgesinde özellikle kanama veya delinme (perforasyonlar) meydana gelebilir. Bu rahatsızlıklar hayatı tehdit edebilecek boyutta olabilir. Bu nedenle ileri yaş hastalara yönelik dikkatli bir tıbbi gözlem gereklidir.
Mide-barsak kanamaları, ülser ve delinmeler (perforasyon):
Ölümle de sonlanabilen mide-barsak kanamaları, yara (ülser) veya delinme
(perforasyon)'lerin hepsi NSAİ ilaç tedavisi altında gözlenmiştir. Tedavi süreci boyunca bunlar, ilk uyarı belirtileriyle veya ilk uyarı belirtisi olmaksızın ya da şiddetli mide-barsak rahatsızlıklarıyla meydana gelmiştir.
• Geçmişte yara (ülser) rahatsızlığı yaşamış ve özellikle yarayla birlikte kanama veya delinme oluşmuşsa (bkz. bölüm 2) ve yaşlı iseniz; NSAİİ'ın artan dozlarında mide-barsak kanaması, yara veya delinme riski çoğalır. Böyle durumlarda, tedaviye, mümkün olan en düşük doz ile başlamalıdır. Düşük doz aspirin veya mide-barsak hastalığı riskini artıran ürünler ile tedaviye ihtiyaç duyan hastalarda olduğu gibi, bu tür hastalarda da tedavinin mideyi koruyucu ilaçlar ile birlikte verilmesi düşünülmelidir.
• Eğer daha önce mide-barsak bölgesinde yan etkiyle karşılaşmışsanız, özellikle ilerlemiş yaşlarda. özellikle tedavi başlangıcında mide-barsakla ilgili her anormal belirtiyi bildirmelisiniz.
• Eğer ağızdan alınan kortizon gibi ilaçlar ile aspirin gibi kanı sulandıran, veya depresyon gibi hastalıklarda kullanılan ilaçlar ile eş zamanlı kullanım söz konusu ise, dikkatli olmalısınız. (Bkz. bölüm 2 etkileşimler)
• Eğer, DOLGİT® kullanımı esnasında mide-barsak bölgesinde bir kanama veya yara oluşursa tedavi durdurulmalıdır.
Hastalık geçmişinde mide-barsak rahatsızlığı (ülseratif kolit, Crohn hastalığı) olan hastalara, NSAİİ, hastanın durumunun kötüleşmemesi için uyarıda bulunarak uygulanmalıdır.
Kalp-dolaşım sistemi üzerine etkiler
DOLGİT
® gibi ürünler inme veya kalp krizi ihtimalini hafifçe artırabilir. Yüksek doz ve uzun süreli tedavi bu durumun oluşma ihtimalini daha fazla artırır. Önerilen dozları veya tedavi süresini aşmayınız!
• Eğer kalp rahatsızlıklarınız var ise veya önceden felç geçirmiş iseniz veya bu rahatsızlıklar için risk taşıdığınızı düşünüyorsanız (örneğin; yüksek tansiyon, şeker hastalığı veya yüksek kolesterol varsa veya sigara kullanıyorsanız, tedavinizi doktorunuz veya eczacınızla görüşmelisiniz.
Deri reaksiyonları:
Çok ender durumlarda NSAİ ilaçlarin kullanımıyla ilişkili olarak, pul pul dökülmelerin görüldüğü deri iltihabı (eksfoliyatif dermatit), hayatı tehdit edici cilt ve ağız içindeki gibi parlak dokularda (mukoza) aşırı hassasiyete bağlı yaygın sulu baloncuklar, lekeler gibi cilt oluşumları görülen Stevens Johnson adı verilen hastalığın ağır bir türü olan toksik epidermal nekroliz dahil olmak üzere, bazıları ölümcül olan ağır deri reaksiyonları bildirilmiştir. Hastalarda bu tür reaksiyon riskinin, tedavinin erken dönemlerinde en yüksek olduğu görünmektedir. Olguların büyük bir çoğunluğunda reaksiyonun ortaya çıkışı, tedavinin ilk ayı içinde olmuştur. Deri döküntüleri, parlak doku (mukozal) lezyonları ya da diğer aşırı duyarlılık bulguları belirir belirmez ibuprofen kesilmelidir.
Hastalar ani kilo artışı veya ödem oluşması, hepatotoksik (karaciğerde toksik etki) belirtilerin ortaya çıkması (yorgunluk, letarji, kaşıntı, ateş benzeri belirtiler) ve anaflaktoid (alerjik) reaksiyonların oluşması (nefes almada zorluk, boğazda ve yüzde şişme) halinde derhal doktora başvurmalıdırlar. Bu yan etkiler çoğunlukla tedavinin ilk ayında görüldüğü için, bunlara ilişkin en yüksek risk tedavinin başlangıcındadır. Deride kızarıklığa ait ilk belirtiler
görüldüğünde, ağız içindeki gibi parlak dokularda (mukoza) kızarıklık veya diğer aşırı
®hassasiyet bulguları olduğunda DOLGİT kullanımı durdurulmalı ve doktora acil olarak danışılmalıdır.
Su çiçeği enfeksiyonu sırasında kullanılmamalıdır.
İlave notlar:
DOLGİT
®, ancak aşağıda belirtilen yarar-risk oranları dikkatlice göz önünde bulundurulduktan sonra kullanılmalıdır:
- Doğuştan gelen bazı kan hastalıkları (alyuvarlarda oksijen taşıyan hemoglobinin yapı taşı olan porfirinin metabolizma bozukluğu )
- Bağışıklık sisteminin kendi dokusuna hasar verdiği bazı hastalıklar (Sistemik lupus
eritematozus (SLE) ve diğer karma bağ doku hastalığının birlikte görüldüğü hastalıklar)
Aşağıdaki durumları olan hastalarda özellikle dikkatli bir tıbbi gözlem gereklidir:
- Büyük cerrahi müdahalelerden hemen sonra;
- Alerjinin olduğu durumlarda (örn. diğer ilaçlarla ilgili, astım, saman nezlesi), burun iç dokusunda (mukoza) müzminleşmiş şişme veya solunum yolunda meydana gelen
müzminleşmiş (kronik) alerjik hastalıklar;
- Böbrek veya karaciğer işlevlerinde azalma
Şiddetli ve ani aşırı hassasiyet tepkileri (örn. şok) nadiren gözlenir. DOLGİT
® alımından sonra aşırı hassasiyetin ilk belirtileri görüldüğü takdirde, DOLGİT
® ile tedavi
durdurulmalıdır. Gerekli tıbbi tetkikler, yetkili uzman tarafından yaptırılmalıdır.
DOLGİT®'in etkin maddesi ibuprofen, kanın pıhtılaşmasını geçici olarak engeller. Bu yüzden pıhtılaşma ile ilgili bozukluğu olan hastalar DOLGİT
® kullanırken dikkatlice
gözlemlenmelidir.
İbuprofen içeren ilaçlarla eş zamanlı kullanım. düşük doz aspirinin kan sulandırıcı etkisini bozar. Bu yüzden, ibuprofen içeren ilaçları doktorunuzun tavsiyesi olmadan
kullanmamalısınız.
DOLGİT® in uzun süreli kullanımı durumunda karaciğer ve böbrek fonksiyonları işlevlerinin ve kan sayımının düzenli olarak kontrol edilmesi gereklidir.
Makrogol gliserol hidroksistearat mide bozuklukları ve diyareye neden olabilir.
Lütfen operasyonlardan önce DOLGİT® alınması ile ilgili, doktorunuza veya diş hekiminize danışınız veya onları bilgilendiriniz.
Ağrı kesicilerin uzun süreli yüksek doz kullanılarak suistimali durumunda baş ağrıları oluşabilir. Bu baş ağrıları, ilacın yüksek dozları ile tedavi edilmemelidir. DOLGİT
® aldığınız halde sıkça baş ağrısı yaşıyorsanız. doktorunuza danışınız!
Genel olarak, ağrı kesici ilaçların alışkanlık halinde alınması, özellikle de birden fazla ağrı kesici ilacın birlikte kullanılması, böbrek yetmezliğine neden olabilecek kalıcı böbrek hasarına neden olabilir.
Yumurtlama ve döllenme üzerine etkileri olan maddelerin (prostaglandin) üretilmesinin baskılanmasına sebep olan diğer tıbbi ürünler gibi, DOLGlT®in kullanılması hamile kalınmasını zorlaştırabilir.
• Eğer hamile kalmakta güçlük çekiyor iseniz veya hamile kalmayı düşünüyor iseniz doktorunuzu bilgilendirmelisiniz.
Çocuklar
15 yaşın altındaki çocuklarda, aktif madde içeriği çok yüksek olduğu için DOLGIT® uygulanmamalıdır. Bu yaşlar için, içinde bu etken maddenin daha düşük miktarlarını içeren ilaçlar mevcuttur (Bkz. bölüm 2, DOLGIT® in kullanılmaması gereken durumlar).
'Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.'
DOLGİT
® yiyecek ve içecek ile kullanılması
DOLGIT® ile tedavi esnasında tercihen alkol kullanmamalısınız.
Hamilelik
hacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
DOLGIT® kullanımı esnasında hamileliğiniz doğrulanırsa, doktorunuzu bilgilendirin. DOLGIT®'İ ancak doktorunuza danıştıktan sonra, hamileliğin birinci ve ikinci üç aylık döneminde kullanabilirsiniz. Anne ve çocuk için istenmeyen bir tıbbi durum oluşması için yüksek risk taşıması sebebiyle DOLGIT® hamileliğin son üç aylık döneminde kullanılmamalıdır.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme :
hacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
DOLGIT® ve onun ürünleri, anne sütüne çok az miktarda geçmektedir. Şu ana kadar anne sütü alan çocuklarla ilgili bilinen bir zararlı sonuç olmadığı için, kısa süreli tedavi sırasında emzirmeye ara vermeye gerek yoktur. Ancak, uzun süreli uygulama veya yüksek dozlar reçete edilmişse, emzirmenin erken bırakılması düşünülmelidir.
Araç ve makine kullanımı
DOLGİT
® 'in yüksek dozda kullanımı, yorgunluk ve baş dönmesi gibi merkezi sinir sistemi yan etkilerine yol açabileceğinden, nadir vakalarda araba sürme ve makine kullanma için gerekli olan zihinsel ve/veya fiziksel yetenekler bozulabilir. Bu etki, eş zamanlı alkol tüketimi ile artış gösterebilir.
“DOLGİT® güvenli araç kullanımını engelleyebileceği için araç kullanmayınız.”
DOLGİT®'in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
DOLGİT
®her dozunda 7,84 mg propilen glikol içerir. Propilen glikole bağlı herhangi bir olumsuz etki beklenmez.
DOLGİT®her dozunda 133,53 mg gliserol içerir. Gliserole bağlı herhangi bir olumsuz etki beklenmez.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Ibuprofen (diğer NSAİİ'ler gibi) aşağıda belirtilen etken maddelerle kullanıldığında dikkatli olunmalıdır:
Diğer NSAİİ'lar:
Ibuprofenin diğer NSAİİ'lerle birlikte kullanılması sonucu sinerjik etki oluşabileceğinden mide-barsak kanaması riski artabilir. Bu sebebten dolayı ibuprofenin diğer NASİİ'la birlikte kullanılmasından kaçınılmalıdır.
Digoksin, Fenitoin, Lityum:
DOLGİT®'in digoksin (kalbin gücünü canlandıran bir ilaç), fenitoin (epilepsi tedavisinde kullanılan bir ilaç) veya lityum (zihinsel-ruhsal hastalıkların tedavisinde kullanılan bir ilaç) ile eş zamanlı kullanımı, ürünün kandaki miktarını arttırır. Lityum kan seviyesinin kontrolü gerekmektedir. Ayrıca digoksin ve fenitoin kan seviyelerinin de kontrolü önerilir.
Diüretikler, ACE-inhibitörleri, Betareseptör Blokerleri, Anjiotensin II antagonistleri:
DOLGİT®, idrar söktürücü ilaç (diüretik) ve tansiyon düşürücü (antihipertansif) ilaçların etkinliğini azaltır. Bozulmuş böbrek fonksiyonu olan bazı hastalarda (dehidrate hastalar, bozulmuş böbrek fonksiyonu olan yaşlı hastalar vb.) diüretikler, ACE-inhibitörleri, betareseptör blokerleri ve anjiotensin II antagonistleri ile ibuprofen gibi siklooksijenazı inhibe eden ilaçların birlikte kullanımı böbrek fonksiyonlarında kötüleşmeye yol açabilir. Bu durum sonucu, hastada geri dönüşümü mümkün olan ani böbrek yetmezliği gelişebilir. Bu sebepten dolayı özellikle yaşlı hastlarda bu ilaçlar birlikte kullanılırken çok dikkatli olunmalıdır.
Hastaların hidrasyonuna özen gösterilmeli ve bunun yanında ilaçları kullanmadan önce ve kullandıktan sonra böbrek fonksiyonları kontrol edilmelidir.
DOLGİT®in potasyum tutucu idrar söktürücü ilaçlarla (diüretiklerle) birlikte kullanımı. kanda potasyum seviyesini arttırır.
Glukokortikoidler, Asetilsalisilikasit, Selektif Serotonin Geri Alım İnhibitörleri :
DOLGİT® in glukokortikoidler ile aynı zamanda kullanımı mide-barsak ülserlerinin kanama riskini arttırabilir. Aspirin gibi kan sulandıran ve çöküntü (depresyon) tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar (selektif serotonin geri alım inhibitörleri) mide-barsak kanama riskini artırabilir. DOLGİT® 'in etkin maddesi ibuprofen ile birlikte kullanım halinde, düşük dozdaki aspirinin kan sulandıran etkisi bozulabilir.
Metotreksat:
DOLGİT® in metotreksat adlı ilacın içilmesinden önce veya sonraki 24 saat içinde alınması, kanda bu ilacın düzeyini ve istenmeyen etkilerini artırabilir.
Siklosporin:
NSAİİ ile eş zamanlı kullanımda, siklosporinin (organ nakli reddinin önlenmesinde veya romatizmal hastalıkların tedavisinde kullanılan bir ilaç) böbreğe hasar verici etki riski çoğalmaktadır. Bu etki siklosporinin ibuprofen ile birlikte kullanımı için de geçerlidir.
Antikoagulanlar:
Non-steroid antiromatizal ilaçlar birlikte kullanıldığında warfarin gibi bazı antikoagulanların etkisini arttırabilir.
Sülfonilüre:
Klinik testler, non-steroid antiromatizmal ilaçlar ile ağızdan alınan şeker ilaçları (sülfonilüre) arasında etkileşim olduğunu göstermiştir. Şimdiye kadar ibuprofen ile sülfonilüre arasında etkileşim bildirilmemiş olmakla birlikte, eş zamanlı tedavi söz konusu olduğunda, önlem olarak kan şekeri değerlerinin kontrolü önerilmektedir.
Takrolimus:
Bu iki ilacın eş zamanlı kullanımı halinde, böbrekte hasar oluşma riski artar.
Zidovudin:
Bulgular; zidovudin ve ibuprofen'in birlikte alan HIV (AIDS'e neden olan virüs) taşıyan hemofili (kalıtsal bir pıhtılaşma bozukluğu hastalığı) hastalarında eklem içi kanama ve dokularda kan birikmesi (hematom) riskinde artış olduğunu düşündürmektedir.
Probenesid veya Sülfinpirazon:
Probenesid veya sülfinpirazon (gut tedavisinde kullanılan bir ilaç) içeren preparatlar, ibuprofenin vücuttan uzaklaştırılmasında bir gecikmeye neden olabilir. Bu durum vücutta DOLGIT® birikmesi nedeniyle ilacın istenmeyen etkilerinin artması şeklinde sonuçlanabilir.
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. DOLGİT® nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
Ağrı ve ateşin tedavisi için:
DOLGIT® dozu, hastanın yaşı ve vücut ağırlığına bağlıdır.
15 yaşından büyük çocuklarda ve erişkinlerde;
Önerilen tek doz DOLGIT® , 400 mg
Toplam günlük doz, 2 ila 3 tek doza bölünmüş halde, 1200 mg DOLGIT®'İ geçmemelidir.
Yaş
| Bir defalık doz
| Toplam günlük doz
|
15 yaşından büyük çocuklar ve erişkinler
| 1 kapsül (400 mg Dolgit® Akut Kapsül )
| 2-3 kapsül (800-1200 mg Dolgit® Akut Kapsül )
|
Romatizmal hastalıkların tedavisi için:
DOLGIT® dozu, hastanın yaşı ve vücut ağırlığına bağlıdır.
15 yaşından büyük çocuklarda ve erişkinlerde günlük toplam doz 1200 - 2400 mg DOLGIT®'dir. Maksimum tek doz, 800 mg DOLGIT®'İ geçmemelidir.
Yaş
| Bir defalık doz
| Toplam günlük doz
|
15 yaşından büyük çocuklar ve erişkinler
| 1-2 kapsül (400-800 mg Dolgit® Akut Kapsül )
| 3-6 kapsül (1200-2400 mg Dolgit® Akut Kapsül )
|
Uygulama yolu ve metodu:
DOLGIT®İ daima doktorunuzun talimatları doğrultusunda kullanınız. Tamamen emin olmadığınız bir durumda lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız!
DOLGIT® yeterli miktarda sıvıyla birlikte çiğnemeden öğün sırasında veya sonrasında alınmalıdır. Hassas midesi olan hastalar için, DOLGIT® in yemekler sırasında alınması önerilmektedir.
Romatizmal hastalıklar söz konusu olduğunda, uzamış bir süre boyunca DOLGİT
® ile tedavi gerekli olabilir. Tedavinin süresi doktor tarafından belirlenir.
Ateş ve ağrı söz konusu olduğunda, tedavi süresi belirtilere bağlıdır. Ancak, DOLGİT
® ile tedavi birkaç günü geçmemelidir. Bu süre içinde rahatsızlıklarınız devam ederse, doktorunuza danışınız.
DOLGİT® i hekiminizin tavsiyesine göre alınız. Eğer yeterli ağrı kesici etki hissetmezseniz, ilacınızın dozunu kendiniz artırmayınız, doktorunuza danışınız.
Eğer DOLGİT®' in etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz varsa doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Değişik yaş grupları:
Çocuklarda kullanım:
DOLGİT
® 'in 15 yaşından küçük çocuklarda kullanılması önerilmemektedir.
Yaşlılarda kullanım:
Özel doz ayarlaması gerekli değildir. Yaşlı hastalar, olası yan etkiler yüzünden, özellikle dikkatli bir gözetim altında bulundurulmalıdırlar.
Özel kullanım durumları :
Böbrek / Karaciğer yetmezliği :
Hafif ya da orta şiddette böbrek ve karaciğer yetmezliği olan kişilerde doz azaltılması gerekli değildir.
Kullanmanız gerekenden daha fazla DOLGİT
® kullandıysanız:
DOLGİT® 'den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
Doz aşımının belirtileri, karın ağrısı, bulantı ve kusmanın yanı sıra baş ağrısı, baş dönmesi ve bilinç kaybı (çocuklarda ayrıca kas kasılmaları) gibi merkezi sinir sistemi bozuklukları olabilir. Ayrıca, mide-barsak sisteminde kanama ve karaciğer veya böbreklerin işlevsel bozuklukları mümkündür. Bundan başka, düşük tansiyon (hipotansiyon), solunum baskılanması ve cildin mor renk alması (oksijen azlığı veya karbondioksit fazlalığı nedeniyle siyanoz ) meydana gelebilir.
Bilinen özel bir panzehiri yoktur.
Aşırı dozdan şüphelenirseniz doktorunuzu bilgilendirin. Doktorunuz zehirlenmenin derecesine göre muhtemel gerekli önlemeler için karar verecektir.
DOLGİT®'i kullanmayı unutursanız:
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
DOLGİT
® ile tedavi sonlandırıldığında olusabilecek etkiler:
Bulunmamaktadır.
4. Olası yan etkileriler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi, DOLGİT
®'in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Aşağıdakilerden biri olursa, DOLGİT®'i kullanmayı durdurun ve DERHAL doktorunuza bildirin veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
• Sindirim sistemi ülserinin kanaması veya delinmesi, dışkının siyah veya kanlı olması, kan kusma
• Ayaklarda şişlik, kan basıncının artması (hipertansiyon), kalbin yetersiz çalışması, çarpıntı, kalp krizine bağlı göğüs ağrısı
• Kandaki hücrelerinin sayısının azalmasına bağlı ateş, boğaz ağrısı, ağızda yaralar oluşması, grip benzeri şikayetler, ciddi yorgunluk, burun ve deride kanamalar
• Baş ağrısı, baş dönmesi, uykusuzluk, huzursuzluk, asabiyet, yorgunluk
• Görmede bozukluk
• Yemek borusu, mide veya pankreas iltihabı
• Barsaklarda sıkışma
• Böbrek iltihabı ve böbrek yetmezliği gelişmesi
• Kanda ürik asit miktarının artması
• İnfeksiyona bağlı iltihaplarda artış (kızarıklık, ağrı, sıcaklık artışı, ağrı, ateş)
• Menenjit (beyin zarı iltihabı) belirtileri (şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma, ateş, ense sertliği veya bilinç bulanıklığı)
• Dil, yüz ve solunum yollarında şişme, zor nefes alıp verme, çarpıntı, kan basıncında ani düşüş
• Karaciğer bozukluğu, karaciğer yetmezliği, ani gelişen karaciğer iltihabı
• Psikiyatrik tepkiler, depresyon
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin DOLGİT®'e karşı ciddi alerjiniz var demektir. Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir'.
Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
• Mide bulantısı, kusma, ishal, karın ağrısı, ağızda yaralar oluşması, varolan kolit veya Crohn hastalığının kötüleşmesi
• Kulak çınlaması, duymada azalma
• Deride kurdeşen, kızarıklık ve kabarcıklar oluşması, saç dökülmesi
• Egzema
• Astım atakları
Bunların hepsi ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir.
Ciddi yan etkiler çok seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:
• Gaz çıkarma, kabızlık, hazımsızlık, mide yanması
• Deride kaşıntı
Bunlar DOLGIT®'in hafif yan etkileridir.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
5. DOLGİT®' in saklanması
DOLGİT®'i çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
DOLGIT®'İ 25 °C'nin altındaki oda sıcaklığında, ışıktan uzakta saklayınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra DOLGIT®'İ kullanmayınız.
Ruhsat Sahibi:
ADEKA Ilaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Necipbey Cad. No: 88, 55020 - SAMSUN
Üretici:
Dolorgiet GmbH &Co.KG - Almanya için Üretici : Dozaj formunun üretim yeri:
SWISS CAPS AG Hausenstrasse 35, CH-9533 Kirchberg, Isviçre
Üretici : Ambalajlama ve Final Salım Yeri :
Dolorgiet GmbH &Co.KG
Otto-von-Guericke-Str.1, 53754 Sankt Augustin, Almanya
Bu kullanma talimatı en son 29/04/2011'de onaylanmıştır.