UNİVASC 15 mg Film Tablet
Ağızdan alınır.
Etken Madde
:Her bir çentikli film tablet, 15.00 mg moeksipril hidroklorür içerir.Yardımcı maddeler
Laktozmonohidrat, krospovidon, hafif magnezyum oksit, jelatin, magnezyum stearat, metilhidroksipropilselüloz, hidroksipropilselüloz, macrogol 6000(polietilen glikol 6000), titanyumdioksit (El71), ferrik oksit kırmızısı (E 172).Bu Kullanma Talimatında:
1. UNIVASC nedir ve ne için kullanılır?
2. UNIVASC’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. UNIVASC nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. UNIVASC’in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
2.UNIVASC nedir ve ne için kullanılır?
• UNIVASC anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörü olarak bilinen bir ilaç grubuna dahildir.
• UNIVASC yuvarlak, bir yüzü çentikli film tablettir. Bir kutuda 20 film tablet blister içerisinde bulunacak şekilde ambalajlanmıştır.
• UNİVASC yetişkinlerde yüksek tansiyon (esansiyel hipertansiyon) tedavisinde kullanılır. Başlangıç tedavisinde tek başına veya yüksek tansiyon tedavisinde
kullanılan diğer ilaçlar ile birlikte kullanılır.
3.UNIVASC nasıl kullanılır ?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar
Başlangıç dozu günde 1/2 tablet (7.5 mg moeksipril hidroklorür)’dir. Devam dozu günde 1/2 veya 1 tablet UNİVASC’ın (7.5 ile 15 mg moeksipril hidroklorür) tek seferde alınması şeklindedir. UNİVASC ile tek başına tansiyon kontrol edilemezse tedaviye düşük doz idrar söktürücü ilaç eklenebilir. İdrar söktürücü ilaç eklenmesinin ardından, doktorunuz UNİVASC dozunu azaltabilir.
Uygulama yolu ve metodu
Sabahları, bir bardak su ile tek seferde içilir. Her gün aynı zamanda tabletlerin alınması kan basıncı üzerinde en iyi etkiyi oluşturacaktır.
Değişik yaş grupları
Çocuklarda kullanımı
UNİVASC sadece yetişkinlerde kullanılır.
Yaşlılarda kullanımı
Yaşlılarda doz ayarlaması yapılmasına gerek yoktur. UNİVASC ile tedavinizin başlangıcında veya tedaviniz süresince doktorunuz böbrek fonksiyonlarınızı takip edebilir.
Özel kullanım durumları
Karaciğer/Böbrek yetmezliği:
Orta dereceli böbrek işlev bozukluğu olan hastalarda, doz ayarlaması yapılmasına gerek yoktur. Tedaviyi düzenleyen doktor başlangıç dozunu azaltabilir.
Şiddetli böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda, 3.75 mg UNİVASC başlangıç dozu önerilmektedir.
Karaciğer yetmezliği bulunan hastalarda, 3.75 mg UNİVASC (7.5 mg’lık tabletin yarısı) başlangıç dozu önerilmektedir.
Eğer UNİVASC'm etkisinin çok giiçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz varsa doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla UNIVASC kullanırsanız
UNİVASC'tan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
Aşırı doz belirtileri şiddetli tansiyon düşüklüğü, şok, stupor (sersemlik), kalp hızında azalma, elektrolit bozukluğu ve böbrek işlevlerinde bozukluktur.
UNIVASC'i kullanmayı unuttuysanız
Doktorunuz atlanan dozun ne zaman uygulanacağına karar verecektir.
Takip eden dozun yeni uygulama zamanı için doktorunuzun talimatlarına uymanız önemlidir. Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
UNIVASC ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
Doktorunuz tedavi sürenizin ne kadar süreceğini söyleyecektir.
Yüksek kan basıncının tedavisi ömür boyu olduğu için tedaviyi erken kesmeyiniz çünkü bu durum kan basıncında ciddi artışlara yol açabilir. Kan basıncının artışı baş ağrısına, kalp krizine ya da felce yol açabilir.
4.Olası yan etkiler nelerdir ?
Tüm ilaçlar gibi UNIVASC’in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Çok yaygın ( >1/10); yaygın ( > 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan ( > 1/1.000 ila < 1/100); seyrek ( > 1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek ( <1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Yaygın: Başağrısı, sersemlik, öksürük, yorgunluk
Yaygın olmayan: İştah kaybı, beyine giden damarların geçici tıkanması sonucu oluşan geri dönüşümlü bir tür felç, beyin damarlarında tıkanıklık veya beyinde kanama durumu, kalp krizi, kalbi besleyen damarların daralması/tıkanması ile ortaya çıkan göğüs ağrısı, kalbin ritmiyle ilgili bozukluklar kalp atımının hızlanması, çarpıntı, düşük tansiyon, bayılma, al basması, karın ağrısı, sindirim güçlüğü, ishal, kabızlık, kusma, bulantı, alerjik deri reaksiyonları, deride kızarıklık, göğüs ağrısı, hemoglobin konsantrasyonunda azalma, hematokrit sayımında azalma, beyaz veya kırmızı kan hücresi sayımında azalma (özelikle böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda)
Seyrek: Kansızlık, kandaki hücrelerin normalden az olması (özellikle böbrek fonksiyon bozukluğu veya kollojen birikimi olanlarda ya da allopurinol, prokanamid veya bağışılık sistemini baskılayan ilaç kullananlarda), ruhsal çöküntü, zihin karışıklığı, yorgunluk, uyuşma, denge bozukluğu, uyku hali, uyku bozuklukları, karıncalanma hissi veya tat alma duyusunda değişiklik veya geçici tat alma kaybı, bulanık görme, kulak çınlaması, bronşların daralması, bronş iltihabı, nefes darlığı, sinüslerin iltihabı, nezle, ölüme neden olabilen havayolu tıkanmasını içeren alerji sonucu yüz ve boğazda şişme, dil iltihabı, ağız kuruluğu, alerji sonucu şişme(dudak, yüz ve/veya kol ve bacakları içeren), kurdeşen, kaşıntı, akut böbrek yetmezliği, böbrek yetmezliği, iktidarsızlık, halsizlik, serum üre (kan üre nitrojen) ve serum kreatinin artışı, kanda potasyum miktarının normalin üstünde olması, kanda sodyum miktarının normalin altında olması (özelikle böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda).
Çok seyrek: Kandaki tüm hücrelerin sayısında azalma, kandaki beyaz hücrelerin sayısının çok azalması veya sıfır olması, pankreas iltihabı, barsak tıkanması, karaciğer iltihabı, safra kanallarından atılım bozukluğuna bağlı sarılık, karaciğer fonksiyon bozuklukları, karaciğer enzimlerinde ve/veya serum biluribin değerlerinde artış, eritema multiforma (genelde kendiliğinden geçen, el, yüz ve ayakta dantele benzer kızarıklık oluşturan, aşırı duyarlılık durumu), karaciğer enzimleri ve/veya serum bilirübin seviyesinde artış.
Yan etkilerin raporlanması
2.UNIVASC kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
UNIVASC'i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Eğer:
• Etkin madde veya içerikte yer alan yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığınız varsa
• Daha önce herhangi bir ADE inhibitörü ile tedavi sırasında solunum güçlüğü, yüz veya dilde şişme, yoğun kaşıntı veya deride ciddi döküntü gibi semptomlar görüldüyse veya başka nedenlerde ailenizde bu tür semptomlar görüldüyse
(anjiyoödem adı verilir)
• Böbrek damarlarınızda daralma (renal arter stenozu) varsa
• Yakın zamanda böbrek nakli olduysanız
• Kalp kapağında önceden tanısı konmuş daralma ve kalpten çıkan ana atardamarda tıkanıklık/ darlık varsa
• Hipertrofık kalp kası (kardiyomiyopati) hastalığınız varsa
- Gebeliğin ikinci ve üçüncü üç aylık dönemindeyseniz
Hayatı tehdit edici ani aşırı duyarlık riskinden kaçınmak için ADE inhibitörlerinin aşağıdaki
durumlarda kullanılmaması gerekir:
- Diyaliz veya hemofiltrasyon süresince
• Dekstran sülfattı düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) aferezi (bir makine yardımıyla vücudunuzdaki kolesterolün atılması) boyunca
• Böcek zehirlenmeleri (örneğin; arı veya yaban arısı sokması) tedavisi görüyorsanız
UNIVASC'i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
Eğer:
• Böbrek fonksiyon bozukluğunuz varsa (kreatinin klirensi < 40 ml/dak)
• Klinik olarak ciddi serum elektrolit bozukluğunuz varsa
• Düşük bağışıklık sistemi değerlerine sahipseniz
• Kollajen damar hastalığınız varsa (lupus eritamatozus, skleroderma gibi)
Aşağıda yer alan ilaçlan kullanıyorsanız doktorunuza bilgi veriniz;
• Bağışıklık sistemini baskılayan ilaç (steroid, kemoterapi ilaçlan, metabolizma önleyiciler) veya alloprinol, prokainamid, lityum kullanıyorsanız
Aşağıdaki hasta gruplarından birine dahilseniz, ADE inhibitörü tedavisine başlandığında doktorunuz dikkatlice kan basıncı takibinizi ve laboratuvar incelemelerinizi yapacaktır;
- Böbrek fonksiyon bozukluğunuz varsa (kreatinin klirensi 40- 60 ml/ dk )
- Dirençli yüksek tansiyonunuz, böbrek sebepli yüksek tansiyonunuz varsa
- Kalp yetmezliğiniz varsa
- Tuz ve/veya sıvı eksikliğiniz varsa
- 65 yaşından büyükseniz
Özellikle idrar söktürücü tedavisi alıyorsanız, diyetinizde tuz kısıtlaması varsa, dializ oluyorsanız, ishal veya kusmanız olmanız durumunda, yeterince sıvı aldığınızdan emin olun, çünkü bunlar düşük tansiyona sebep olabilir. Tansiyonunuzun düşmesi durumunda, düz yere uzanın ve doktorunuza bilgi verin.
Düşük tansiyon:
UNİVASC özellikle tedavinin başlangıcında başdönmesi, halsizlik ve görmede bulanıklık gibi belirtileri olan kan basıncında ciddi düşüşlere neden olabilir. Nadiren bayılma görülebilir.
İdrar söktürücü tedavisi alan hastalar:
İdrar söktürücü kullanan hastalarda başlangıç dozunda UNİVASC kullanımı bazen belirti gösteren düşük tansiyona neden olabilir.
Böbrek damarlarına bağlı gelişen yüksek tansiyon:
Tedaviye başlamadan önce böbrek fonksiyonları kontrol edilmelidir.
Böbrek fonksiyon bozukluğu:
Hassas bireylerde böbrek fonksiyonlarında değişiklikler gelişebilir.
Orta dereceli böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda mevcut UNIVASC doz ayarlamasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Fakat daha ciddi böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda başlangıç dozu 3.75 mg dikkatli olunarak verilmelidir.
İdrarda protein çıkışı:
Yüksek dozda moeksipril hidrokloürür / hidroklorotiyazide bağlı olarak, böbrek yetmezliği olan hastalarda klinik olarak idrarda belirgin protein (proteinüri >1 g/d) görülebilir.
Damarlardan sıvı çıkışına bağlı şişlik:
ADE-inhibitörleri ile tedavi gören hastalarda, özellikle ilk bir hafta, yüz, dudaklar, mukozalar, dil, damak veya gırtlak ve kol ve bacaklarda şişlik geliştiği bildirilmiştir. Böyle bir durumda doktorunuzu bilgilendiriniz.
Barsaklarda damarlardan sıvı çıkışına bağlı şişlik:
ADE inhibitörleri ile tedavi gören hastalarda barsaklarda damarlardan sıvı çıkışına bağlı şişlik rapor edilmiştir. Bu hastalarda bulantı ve kusma ile eşlik eden/etmeyen karın ağrısı görülmüştür. ADE inhibitörleri kesildiğinde belirtiler ortadan kalkmaktadır. Böyle bir durumda doktorunuza bildiriniz.
Hamilelik
Hamilelik
Öksürük:
ADE inhibitörü ile tedavide kuru öksürük görülebilir ve bu durum tedavi kesilince sona erer. Cerrahi ve Anestezi:
Bir operasyon geçirecekseniz doktorunuza UNIVASC kullandığınızı mutlaka bildiriniz.
UNİVASC kullanımı sırasında kan, böbrek, pankreas ve karaciğer rahatsızlıkları laboratuvar testlerinde değişiklikler görülebilir. Bu durumda doktorunuz bazı kan testleri yapılmasını isteyebilir.
Etnik:
Siyah derili hastalarda ADE inhibitörleri antihipertansif olarak daha az etkilidir.
Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
UNIVASC'in yiyecek ve içecek ile kullanılması
UNİVASC kullanırken alkol içmeyiniz, alkol kullanımı UNİVASC’ın tansiyon düşürücü etkisini artırır.
Hamilelik
UNİVASC tedavisi sırasında hamile kalındığı farkedilirse, UNİVASC ile tedavi hemen durdurulmalı ve uygun olması durumunda farklı bir tedaviye başlanmalıdır.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu farkederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
Araç ve makina kullanımı
UNİVASC kullandığınızda kendinizi sersemlemiş hissediyorsanız, bu etki gidene kadar araç ve makine kullanımından kaçınınız.
UNIVASC'in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı dayanıksızlığınızın olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.
Diğer ilaçlarla birlikte kullanımı
Aşağıda yazılı olan ilaçlar UNİVASC’ın etkinliğini değiştirebilir veya yan etkilerinin artmasına neden olabilir. Bu yüzden bu ilaçlar ile birlikte UNİVASC kullanımından kaçınınız.
- Potasyum tutucu idrar söktürücü ler, örneğin sp i rono lakton, am i lor id, triamteren
- İdrar söktürücü ilaçlar (örneğin furosemid)
• Tansiyon düşürücü ilaçlar (beta blokerler, kalsiyum antagonistleri, ADE inhibitörleri, anjiyotensin-Il-reseptör antagonistleri)
- Lityum içeren ilaçlar
- Anestezi için kullanılan ilaçlar
- Uyku ilacı veya uyuşturucu ilaç / psikolojik rahatsızlıklara yönelik ilaçlar
- Hücrelerin çoğalmasını engelleyen veya bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar
(sitostatik, bağışıklığı baskılayıcı ajanlar, sistemik kortizon)
- Allopurinol içeren ilaçlar (gut tedavisi için)
• Prokainamid içeren ilaçlar (düzensiz kalp ritmi için)
- Mide asidini azaltıcı ilaçlar (antiasit)
• Alerji ve kalp rahatsızlıklarında kullanılan sempatomimetik ilaçlar
- Şeker hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlar
• Ağn veya iltihap tedavisi için kullanılan ilaçlar
- Romatizmada kullanılan altın içeren iğneler
Laksatifler (müshil) elektrolit kaybına neden olabileceğinden, laksatif (müshil) almanız durumunda dikkatli olunuz,
5.UNIVASC'in saklanması
UNIVASC ’ı çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
25 °C’nin altındaki oda sıcaklığında, kuru yerde ve ışıktan uzakta saklayınız.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra UNIVASC'i kullanmayınız.
Son kullanma tarihinin ilk iki rakamı ayı, son dört rakamı yılı gösterir.
Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz UNIVASC'i kullanmayınız.
Ruhsat Sahibi: UCB Pharma GmbH
Alfred Nobel Strasse 10 40789 Monheim-Almanya lisansı ile; ADEKA ilaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Necipbey Cad. No.88, 55020 - SAMSUN Tel: (0362)431 60 45 (0362) 431 60 46 Fax: (0362)431 96 72
ADEKA İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. Necipbey Cad. No. 88, 55020 - SAMSUN Tel: (0362)431 60 45 (0362) 431 60 46 Fax: (0362)431 96 72 ’da onaylanmıştır.
Üretim Yeri:
KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI UNfVASC® 15 mg
film Tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Her 1 film tablet;
Etkin madde:
Moeksipril hidrokiorür 15.00 mg
Yardımcı maddeler:
Laktoz monohidrat 143.90 mg
Yardımcı maddeler için 6.Te bakmız.
3. FARMASÖTIK FORMU
Film Tablet
Yuvarlak, bir yüzü çentikli film tablet
4. KLİNİK ÖZELLİKLER4A.Terapötik endikasyonlar
Yetişkinlerde esansiyel hipertansiyon tedavisinde (başlangıç tedavisinde tek başına veya antihipertansif ajan sınıfı diğer ilaçlarla beraber) kullanılır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Diüretik tedavisi almayan ve komplike olmayan esansiyel hipertansiyon hastalarında başlangıç dozu günde bir kez 7.5 mg'dir. Dozaj kan basıncı cevabına göre ayarlanmalıdır. İdame doz olarak günlük 7.5 ile 15 mg moeksipril hidrokiorür, tek doz halinde uygulanır. Bazı hastalarda 30 mg/gün dozu faydalı olabilmektedir.
30 mg üstü dozlar kullanılmış, ancak daha yüksek bir etki görülmemiştir.
Eğer kan basıncı moeksipril hidroklorür ile tek başına kontrol edilemezse, tedaviye düşük doz diüretik eklenebilir. 12.5 mg hidroklorotiyazidin ek fayda sağladığı görülmüştür. Diüretik eklenmesinin ardından, moeksipril hidroklorür dozunun azaltılması mümkün olabilir.
Diüretik ile tedavi edilen hastalar:
Diüretik ile tedavi edilen hipertansif hastalarda, moeksipril hidroklorür başlangıç dozunu takiben bazen semptomatik hipotansiyon oluşabilir. Eğer mümkünse hipotansiyon olasılığını azaltmak için moeksipril hidroklorür ile başlangıç tedavisinden 2 ila 3 gün önce diüretik tedavisi sonland in İmalıdır (bkz. 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Moeksipril hidroklorür dozu kan basıncı yanıtı doğrultusunca ayarlanmalıdır. Eğer hastanın kan basıncı moeksipril hidroklorür ile tek başına kontrol edilemiyorsa, yukarıda anlatıldığı şekilde diüretik tedavisine yeniden başlanır.
Eğer diüretik kesilemiyorsa, 3.75 mg başlangıç dozu kullanılmalı ve hastalar birkaç saat izlenmelidir (bkz. 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Uygulama şekli:
Oral yol ile alınır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Orta dereceli böbrek fonksiyon bozukluğu fkreatinin klerensi>40 mVdak't olan hastalarda:
Moeksipril hidroklorür ile mevcut çalışmalara göre, doz ayarlaması yapılması gerekli değildir. Tedaviyi düzenleyen doktor başlangıç dozunu bireysel olarak, örneğin 3.75 mg moeksipril hidroklorür olacak şekilde azaltabilir.
Şiddetli böbrek fonksiyon bozukluğu (kreatinin klerensi< 40ml/dak') olan hastalarda:
Kreatinin klerensi <40 mİ/ dak olan hastalarda 3.75 mg moeksipril başlangıç dozu dikkatlice verilmelidir. Doz günlük maksimuml5 mg'a çıkartılabilir.
Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer yetmezliği bulunan hastalarda, başlangıç dozu olarak moeksipril hidroklorürün 3.75 mg'lık dozu (7.5 mg'lık tabletin yarısı) tavsiye edilir.
Pediyatrik popülasyon:
Sadece yetişkinlerde kullanılır.
Geriyatrik popülasyon:
Moeksipril hidroklorür ile mevcut verilere göre normalde doz ayarlamasma gerek yoktur. Tedavinin başlangıcmda ve tedavi süresince renal fonksiyon değerlendirilmesi önerilmektedir.
4.3. Kontrendikasyonlar
Moeksipril hidroklorür aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:
• Etkin madde veya içerikte yer alan yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık olması durumunda
• Önceki ADE-inhibitörü tedavisine eşlik eden anjiyonörotik ödem geçmişi olanlarda
• Kahtsal/idiyopatik anjiyonörotik ödemi i hastalarda
• Renal arter stenozu (bilateraJ veya anatomik veya fonksiyonel tek böbreğin stenozisi)
• Yakın zamanda böbrek tranplatasyonu yapılmış olanlar
• Önemli hemodinamik aortik veya mitral kapakçık stenozu
• Hipertrofık kardiyomiyopati
• Hamileliğin ikinci ve üçüncü trimesterinde (bkz. bölüm 4.4. ve 4.6)
Hayatı tehdit edici anaflaktik reaksiyon riskinden kaçınmak için ADE inhibitörleri aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:
• Diyaliz veya poli-(akrilonitril, natrium-2-metilaililsülfonat) yüksek-taşma-membranlı hemofiltrasyon boyunca
• Dekstran sülfath düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) aferezİ boyunca
• Böcek zehirlenmelerine (örneğin; arı veya yaban ansı sokması) karşı desensitizasyon tedavileri boyunca
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Moeksipril hidroklorür aşağıda belirtilen hasta gruplarında özellikle dikkatle kullanılmalıdır:
• Böbrek fonksiyon bozukluğu olan (kreatinin klİrensi <40 ml/dak)
• Klinik olarak ciddi serum elektrolit bozukluğu olan
• Düşük immün yanıta sahip
• Kollajen vasküler hastalığı olan (lupus eritamatozus, skleroderma gibi)
• Beraberinde immun sistemi baskılayan ilaç (kortikosteroid, sitostatik ajanlar, antimetabolitler) veya alloprinol, prokainamid, lityum kullanımı olan hastalar.
ADE inhibitörü tedavisine başlandığında aşağıdaki hasta gruplarında dikkatli kan basıncı takibi yapılmalı ve laboratuvar incelemeleri sık bir şekilde takip edilmelidir.
• Renal fonksiyon bozukluğu olan hastalar (kreatinin klirensi 40- 60 mİ/ dk)
• Ciddi hipertansiyon, renal hipertansiyon
• Kardiyak yetmezlik
• Tuz ve/veya sıvı eksikliğinde
• 65 yaşından büyük hastalar
Hipotansiyon:
Moeksipril hidroklorür özellikle tedavinin başlangıcında başdönmesi, zayıflık hissi ve görmede bulanıklık semptomlar ile seyreden kan basıncında ciddi düşüşlere neden olabilir. Nadiren senkop görülebilir. Komplike olmayan hipertansif hastalarda semptomatik hipotansiyon nadirdir ve genellikle uzun süreli diüretik tedavisi, diyette tuz kısıtlaması, diyaliz, diyare veya kusmanın sonucu olarak hacim ve/veya tuz kaybı olan hastalarda oluşabilir. Hacim ve/veya tuz kaybı moeksipril hidroklorür ile tedaviye başlamadan önce düzeltilmelidir.
Böbrek yetmezliğinin eşlik ettiği veya etmediği konjestif kalp rahatsızlığı olan hastalarda, ADE inhibitör tedavisinin sebep olduğu aşırı hipotansiyon oligüri veya azotemi ya da nadiren akut renal bozukluk ve mortalite ile ilişkilendirilebilir. Böyle hastalarda moeksipril hidroklorür tedavisinin başlatılması ve her doz artırılması yakın medikal gözlem altında olmalıdır.
Hipotansiyon meydana geldiğinde, hastaya sırtüstü yatar pozisyonu verilmeli ve gerekiyorsa i.v sodyum klorür solüsyonu infüzyonu uygulanmalıdır. Moeksipril hidroklorür tedavisine genellikle kan basıncı ve sıvı hacmi normale döndüğünde devam edilebilir.
Diüretik tedavisi alan hastalar:
Diüretik tedavisi alan hipertansif hastalarda başlangıç dozunda moeksipril hidroklorür kullanımı bazen semptomatik hipotansiyona neden olabilir. (Diüretik tedavisi alan hastalarda pozoloji için bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli).
Renal vasküler hipertansiyon:
ADE inhibitörü tedavisi başlanmadan önce böbrek fonksiyonları kontrol edilmelidir. Moeksipril hidroklorid ile tedavi olan renal vasküler hipertansiyonlu hastalarda böbrek yetmezliği ve şiddetli iıipertansiyon gelişmesi riski artar. Renal fonksiyon bozukluğu sadece serum kreatininindeki hafif değişikliklerle gözlenir. Renal arter stenozu durumlarında (bilateral veya anatomik veya fonksiyonel tek böbreğin stenozu) ADE inhibitörleri kontrendikedir (bkz Kontrendikasyonlar).
Böbrek fonksiyon bozukluğu:
ADE inhibitörlerinin renin anjiyotensin aldosteron sistemini inhibe etmesinin bir sonucu olarak, hassas bireylerde böbrek fonksiyonlarında değişiklikler gelişebilir. Renin-anjiyotensin-aldosteron sistem aktivitesine bağlı ciddi konjestif kalp yetmezliği olan hastalarda; moeksipril hidrokİorür de dahil ADE inhibitörleri ile tedavi, oligüri ve/veya progresif azotemi ve nadiren akut renal bozukluk ve/veya mortaliteye neden olabilir.
Öncesinde böbrek vasküler rahatsızlığı olmayan bazı hipertansif hastalarda, özellikle moeksipril hidrokİorür ile birlikte diüretik kullanıldığında genellikle minör veya geçici olarak kan üre nitrojeni ve serum kreatininde artış gelişebilmektedir. Bu durum, geçmişinde böbrek bozukluğu olan hastalarda ortaya çıkmaktadır. Moeksipril hidrokİorür dozunun azaltılması ve/veya diüretik kesilmesi gerekebilmektedir.
Hipertansif hastanın teşhisine her zaman böbrek fonksiyonlarının da dahil edilmesi gerekir.
Orta dereceli böbrek fonksiyon bozukluğu (kreatinin klerensi 40 - 60 ml/dak veya serum kreatinin >1.2 mg/dl ve <1.8 mg/dl) olan hastalarda: mevcut moeksipril hidrokİorür doz ayarlamasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Fakat kreatinin klerensi ^0 mi/m in olan hastalarda başlangıç dozu 3.75 mg dikkatle verilmelidir, (bkz. 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli)
Klinik ilişkili proteinüri (protenüri >Ig/d):
Proteinüri özellikle böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda veya moeksipril hidroklorürün yüksek dozlarında ortaya çıkabilmektedir.
Anjiyonörotik Ödem:
ADE-inhibitÖrleri ile tedavi gören hastalarda, özellikle ilk bir hafta, yüz, dudaklar, mukoz membranlar, dil, glottis veya larinks ve ekstrem itelerde anjiyonörotik ödem geliştiği bildirilmiştir. Fakat çok nadir vakalarda şiddetli anjiyoödem ADE inhibitörlerle uzun dönemli tedavide bile gelişebilir. Tedavi derhal kesilmeli ve antihipertansif başka smıf bir ilaç ile tedavi edilmelidir.
AnjiyonÖrotik ödem di], glottis veya larinkste gelişmişse; havayolu kapanması oluşabilir ve bu durum fatal olabilir. Acil tedavi olarak kortikosteroid, Hı-reseptör antagonisti ve H2 reseptör antagonistlerinin intravenöz uygulamasmı içermelidir. Yukarda bahsedilen tedavi ile hastanm durumu düzeltilemezse, EKG izlenmesi ile epinefrin intravenöz olarak yavaşça uygulanır.
ADE inhibitör tedavisi ile ilgili Cl-inaktivatör eksikliğine bağlı kalıtsal anjiyonörotik ödem durumunda, tedaviye ek olarak C1 -inaktivatör uygulanmalıdır.
Ayrıca, intübasyon veya trakeotomi düşünülmelidir.
(Bkz 4.8 İstenmeyen etkiler)
İntestinal anjiyonörotik ödem:
ADE inhibitörleri ile tedavi gören hastalarda intestinal anjiyonörotik Ödem rapor edilmiştir. Bu hastalarda bulantı ve kusma ile eşlik eden/etmeyen karın ağrısı görülmüştür. Bazı vakalarda yüzde anjiyonörotik ödem geçmişi önceden bildirilmemiştir ve Ci-esteraz seviyesi normaldir. İntestinal anjiyonörotik ödem, abdominal CT-scan, ultrason veya ameliyat ile teşhis edilir. ADE inhibitörleri kesildiğinde semptomlar ortadan kalkmaktadır. Karın ağnsı şikayeti olan ADE-inhibitör tedavisi gören hastaların ayırıcı tanısına intestinal anjiyonörotik ödem de dahil edilmelidir.
Hamilelik:
ADE inhibitörü ile tedaviye gebelik süresince başlanmamalıdır. Devam eden ADE inhibitörü tedavisinin zorunlu olmaması durumunda, gebe kalmayı planlayan hasta için gebelikte kullanımda güvenlik profili belirlenmiş olan alternatif antihipertansiyon tedavisine geçilmelidir. Gebelik teşhis edildiğinde ADE-inhibitörü hemen kesilmeli ve eğer uygunsa alternatif tedaviye başlanmalıdır (bkz. Bölüm 4.3 Kontrendikasyonlar ve Bölüm 4,6 Gebelik).
Öksürük:
ADE inhibitörü ile tedavide kuru öksürük görülebilir ve bu durum tedavi kesilince sona erer. Hiperkalemi:
Klinik çalışmalarda moeksipril hidroklorür kullanan hipertansif hastalarının yaklaşık %2.6'sında kalıcı hiperkalemi (serum potasyumu >5.4 mEq/l) meydana gelebilir. Klinik çalışmalarda yükselmiş serum potasyumuna bağlı olarak hastaların %0.1'inin (2 hastanın) tedavisi sonlandırılmıştır. ADE inhibitörleri ile hiperkalemi gelişmesinin risk faktörleri;
böbrek yetmezliği ve/veya kalp yetmezliği, şeker hastalığı, potasyum tutucu diüretikler, potasyum takviye ediciler ve/veya potasyum tuzu içeren ilaçlar ile birlikte uygulanmasını içerir. Bu durumlarda moeksipril hidroklorürün dikkatli kullanılması gerekmektedir.
Yaşlılarda:
Moeksipril hidroklorür ile mevcut verilere göre normalde doz ayarlamasına gerek yoktur. Tedavinin başlangıcında ve tedavi süresince renal fonksiyon değerlendirilmesi önerilmektedir.
Cerrahi ve Anestezi:
Hipotansiyona neden olan ajanlarla cerrahi veya anestezi gerçekleştirilen hastalarda, moeksipril hidroklorür kompanse edici renin salimim bloke edecektir. Bu mekanizma sonucu gelişen hipotansiyon hacim genişletilmesi ile düzeltilebilmektedir (bkz. 4.8 İstenmeyen etkiler)
Nötropeni/Agranulositoz:
Diğer ADE inhibitörleri, komplike olmayan hastalarda nadiren, fakat daha sık olarak sistemik lupus eritamatozus veya skleroderma gibi kollajen-vasküler hastalığına sahip böbrek rahatsızlığı olan hastalarda agranülositoz ve kemik iliği depresyonuna sebep olmaktadır. Klinik çalışmalardan elde edilen veriler, moeksipril hidroklorürün, benzer oranlarda agranülositoza neden olmadığını göstermek için yetersizdir. Kollajen vasküler rahatsızlığı olan hastalarda. Özellikle hastalığa böbrek fonksiyon bozukluğu eşlik ediyorsa lökosit sayımının izlenmesi gerekmektedir.
Laktoz:
Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği yada glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi oian hastaların bu ilacı kul lanı İmamaları gerekir.
Etnik durum:
Siyah derili hastalarda ADE inhibitörleri antihipertansif olarak daha az etkilidir. Bu hastalar daha yüksek anjiyoödem riski taşırlar.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Tavsiye edilmeyen durumlar:
Potasyum tutucu diüretikler veya potasyum takviye ediciler:
Moeksipril hidroklorür diüretiklerin potasyum kayıplarmı azaltır. Potasyum tutucu diüretikler (örn: spironolakton, triamteren veya amilorid, potasyum takviye ediciler veya potasyum tuzu içerenler) serum potasyum düzeyinde belirgin bir artışa sebep olabilirler. Hipokalemi nedeni ile beraber kullanılmaları durumunda serum potasyumu sıklıkla ve dikkatlice izlenmelidir.
Kullanım için önlemler:
Diüretikler:
Diüretik tedavisi gören ve özellikle hacim ve/veya tuz kaybı olan hastalarda, moeksipril hidroklorür başlangıç tedavisinden sonra kan basıncında oldukça fazla düşüş gözlenir. Hipotansif etkilerin olasılığı, öncellikle tuz alım miktarının artırılması ve düşük dozlarla başlangıç tedavisinin yapılması, diüretik tedavisinin sonlandırılması ile azaltılabilir. Daha sonraki doz artışları dikkatli yapılmalıdır.
Antihipertansif ajanlar:
Moeksipril hidroklorürün hipotansif etkisini artırabilir.
Lityum:
Lityum tedavisi sırasında ADE inhibitörü kullanan hastalarda artmış serum lityum seviyeleri ve lityum toksisite sendromları raporlanmıştır. Bu ilaçlar birlikte alınırken dikkatli olunması ve serum lityum seviyelerinin sıklıkla izlenmesi tavsiye edilir.
Ayrıca bir diüretik kullanılıyorsa, lityum toksisite riski artabilir.
Anestezik ilaçlar:
Moeksipril hidroklorür belirli anestezik ilaçların hipotansif etkisini artırabilir.
Narkotik ilaç 1ar/Antipsikotikler:
Postural hipotansiyon gelişebilir.
Allopurinol, sitostatik veya immunosupresif ajanlar, sistemik kortikosteroidler veya prokainamid:
Moeksipril hidroklorür ile beraber kullanılması, lökopeni riskinin artmasına neden olabilir.
Antiasit:
ADE-inhibitörlerinin biyoyararlanımında azalmaya neden olabilmektedir.
Sempatomimetikler:
Sempatomimetikler, Moeksiprii hidroklorürün antihipertansif etkilerini azaltabilir; istenilen etkinin sağlandığmdan emin olmak için hastalar dikkatle izlenmelidir.
Altın:
Enjektabl altm (sodium aurotiyomalat) ile beraber A DE inhibitörü tedavisi gören hastalarda ender olarak nitritoid reaksiyonlar (semptomlar yüzde flushing, bulantı, kusma ve bayılmaya neden olabilen hipotansiyondur) bildirilmiştir.
Dikkat edilmesi gerekenler:
Non-steroidal anti-enflamatuar ilaçlar:
Non-steroidal anti enflamatuar ilaçların uygulanması moeksiprii hidroklorürün antihipertansif etkilerini azaltabilir. Ayrıca non-steroidal anti enflamatuar 1ar ve ADE-inhibitörleri serum potasyumunda artış üzerinde aditif etki ve böbrek fonksiyonlarında azalmaya neden olabilmektedir. Bu etkiler geçicidir ve böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda ortaya çıkar.
Sodyum klorür moeksiprii hidroklorürün antihipertansif etkisini azaltır.
Alkol hipotansif etkiyi artırır.
Antidiyabetikler (insülin, sulfonilüre türevleri):
Kan şekerini azaltma etkisini artırabilir.
4.6. Gebelik ve laktasyon Gen et tavsiye
Gebelik kategorisi: İlk trimestr C, ikinci trimestr D
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
ADE inhibitörü ile tedaviye gebelik süresince başlanmamalıdır. Devam eden ADE inhibitörü tedavisinin zorunlu olmaması durumunda, gebe kalmayı planlayan hasta için gebelikte kullanımda güvenlik profili belirlenmiş olan alternatif antihipertansiyon tedavisine geçilmelidir.
Gebelik dönemi
Gebeliğin birinci trimesterinde ADE inhibitörü kullanımı tavsiye edilmez (Bkz 4.4 Uyanlar ve Önlemler) Gebeliğin ikinci ve üçüncü trimesterinde ADE inhibitörü kullanımı kontrendikedir (Bkz. 4.3. ve 4.4). Gebelik döneminde ADE-inhibitörü kullanılıyorsa hemen kesilmeli ve eğer uygunsa alternatif tedaviye başlanmalıdır
ADE inhibitörleri plasentayı geçer ve hamile kadınlarda fetal ve neonatal morbidite ve mortaliteye sebeb olabilir. Gebeliğin ilk trimesterinde ADE inhibitörü alimim takiben teratojenite riskine dair epidemiyolojik kanıtlar kesin olmamakla birlikte riskte küçük bir artış göz ardı edilemez. İkinci ve üçüncü trimesterde ADE inhibitörü tedavisine maruz kalmanm insan fototoksisitesi (azalmış böbrek fonksiyonu, oligohidromniyos, kafatası kemikleşmesinde gerileşme, ölüm) ve neonatal toksisiteyi (böbrek yetmezliği, hipotansiyon, hiperkalemi) arttırdığı bilinmektedir.
Oligohidramniyoza eşlik eden uzuv kontraktürü, kraniyofasial deformasyonlar, hipoplastik akciğer gelişimi ve intrauterin büyüme geriliği bildirilmiştir. Gebeliğin ikinci trimesterinde ADE inhibitörüne maruz kalınması durumunda, böbrek fonksiyonları ve kafatasının uitrason ile kontrolü önerilmektedir. Rahimde ADE-inhibitÖrüne maruz kalan bebekler hipotansiyon, oligüri ve hiperkalemi açısından yakından izlenmelidir. Oligüri, kan basıncı ve renal perfüzyon desteği ile tedavi edilmelidir.
Moeksipril hidroklorür alan kadınlar, hamile kaldıkları zaman fetusa olası zararlar konusunda bilgilendirilmelidirler.
Laktasyon dönemi
Moeksipril hidroklorür kullanımında emzirme ile ilgili bir bilgi bulunmadığından. Özellikle yenidoğan veya preterm bebeklerde emzirme döneminde moeksipril hidroklorür kullanımı önerilmemekte ve daha güvenli olduğu bilinen alternatif tedaviler tecih edilmelidir.
4.7. Araç ve makine kuHanımı üzerindeki etkiler
Diğer antihipertansif tedavilerde olduğu gibi ADE inhibitörlerin alınımı hipotansiyon ve devamında yeteneklerde bozukluğa neden olabilmektedir. Alkol alımı bu etkiyi artırabilir.
4.8. İstenmeyen etkiler
İstenmeyen etkiler aşağıdaki listede sıralandırılmış olup, sıralamada kullanılan sıklık dereceleri aşağıda belirtildiği şekildedir;
Çok yaygın ( >1/10); yaygm ( >1/100 ila <1/10); yaygın olmayan ( >1/1.000 ila <1/100); seyrek ( >l/i 0.000 ila <1/1.000); çok seyrek ( <1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Kan ve lenf sistemi hastalıkları*
Seyrek: Anemi, nötropeni, eozinofıli, trombositopeni (özellikle böbrek fonksiyon bozukluğu veya kollajenozis olanlarda ya da allopurinol, prokanamid veya immunsupresif ilaç kullananlarda)
Çok seyrek: Pansitopeni, agranülositoz * Ayrıca bakınız d'^
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın olmayan: İştah kaybı
Psikiyatrik hastalıkları
Seyrek: Depresyon, konfüzyon
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygm: Başağrısı, sersemlik
Yaygın olmayan: Geçici iskemik atak, serebrovasküler olay
Seyrek: Yorgunluk, parestezi, denge bozukluğu, uyku hali, uyku bozuklukları, karıncalanma hissi veya tat alma duyusunda değişiklik veya geçici tat alma kaybı
Göz hastalıkları
Seyrek: Bulanık görme
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Seyrek: Kulak çınlaması
Kardiyak hastalıkları
Yaygın olmayan: Miyokardiyal infarktüs, anjina pektoris, ritm bozuklukları, taşikardi, çarpıntı Vasküler hastahkları*
Yaygm olmayan: Hipotansiyon, senkop, flushing ¦Ayrıca bakınız
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları*
Yaygın: Öksürük
Seyrek: Bronkospazm, bronşit, dispne, sinüzit, rinit ve dil, glottis veya larinksi kapsayan fatal havayolu tıkanmasını içeren** anjiyonörotik ödem
* Ayrıca bakmız c^^ d^^
**Tedavi için ayrıca bakınız
Gastrointestinal hastalıkları*
Yaygın olmayan: Karın ağrısı, sindirim güçlüğü, diyare, konstipasyon, kusma, bulantı Seyrek: Glositis, ağız kuruluğu Çok seyrek: Pankreatit, ileus *Aynca bakınız
Hepato-bilier hastalıkları*
Çok seyrek: Hepatit, kolestatik ikter, karaciğer fonksiyon bozuklukları, karaciğer enzimlerinde ve/veya serum biluribin değerlerinde artış
* Ayrıca bakınız c^^
Deri ve derialtı doku hastalıkları*
Yaygın olmayan: Alerjik deri reaksiyonları (örn. ekzantem)
Seyrek: AnjionÖrotik ödem** (dudak, yüz ve/veya ekstrem iteleri içeren), ürtiker, kaşıntı Çok seyrek: Pemfigus, eritema multiforme
* Ayrıca bakınız c'*^ d^^
**Ayrıca bakınız Solunum, göps bozuklukları ve mediastinal hastalıkları: Anjiyonörotik
ödeme sebep olan havayolu tıkanmasının tedavisi için tavsiyeler
Böbrek ve idrar hastalıkları
Seyrek: Akut böbrek yetmezliği, böbrek yetmezliği
Akut böbrek yetmezliği, moeksipril hidroklorür de dahil olmak üzere ADE inhibitörieri ile tedavi edilen hastalarda raporlanmıştır (Bkz 4.4 Öze! kullanım uyarıları ve önlemleri)
Üreme sistemi hastalıkları
Seyrek: İmpotans
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları
Yaygın: Yorgunluk Yaygın olmayan: Göğüs ağrısı Seyrek: Halsizlik
Araştırmalar*
Yaygın olmayan: Hemoglobin konsantrasyonunda azalma, hemotokrit sayımmda azalma, lökosit veya platelet sayımında azalma (özelikle böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda) Seyrek: Serum üre (kan üre nitrojen) ve serum kreatinin artışı, hiperkalemi, hiponatremi (özelikle böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda)
Çok seyrek: Karaciğer enzimleri ve/veya serum bilirubin seviyesinde artış *Ayrıca bakınız c^^
c. Bu bölüm bireysel ciddi ve /veya sıklıkla karşılaşılan yan etkilerin karakterizasyonu veya bazı vakaların raporları olması durumundaki bilgileri içerir.
İlave olarak spesifik yan etkilerin oluşmaması için alınması gereken önlemler veya spesifik yan etkilerin oluşması durumunda yapılması gerekenler aşağıda belirtilmiştir.
Vasküler hastalıkları
Hipotansiyon, senkop, kızarma yaygın olmayan yan etkilerdir.
Bu reaksiyonlar kontrollü klinik çalışmalarda moeksipril hidroklorür monoterapisi alan 2 hastanın ve moeksipril hidroklorür ve hidroklorotiyazid alan 1 hastanın tedaviyi bırakmasına neden olmuştur.
Risk gruplarında moeksipril hidroklorürün hipotansiyona sebep olduğu görülmüştür (Bkz 4,4 Özel kullanım uyarılan ve önlemleri). Moeksipril hidroklorüden kaynaklanan semptomatik hipotansiyon başdönmesi, güçsüzlük hissi, terleme, görmede bulanıklık, nadiren de bilinç kaybına (senkop) sebebiyet verebilir.
İskemik kalp hastalığı, aort stenozu (Bkz. 4.3 Kontrendikasyonlar) ve serebrovasküler hastalığı olan hastalarda aşırı hipotansiyon miyokardiyal enfaktüs veya serebrovasküler kazaya sebep olabileceğinden, bu hastalarda kan basıncının dikkatlice izlenmesi tavsiye edilir. Aşırı hipotansiyon durumunda hasta supin pozisyonuna getirilmeli ve eğer gerekliyse intravenöz olarak sıvı verilmelidir. Uygun kan basıncına ulaşıldıktan ve sıvı hacmi yerine konulduktan sonra genellikle moeksipril hidroklorür tedavisine devam edilebilir.
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Moeksipril hidroklorür de dahil olmak üzere ADE inhibitörleri ile tedavi edilen hastalarda anjiyonörotik ödem raporlanmıştır. Anjiyonörotik ödem dil, glotis veya larenksi içeren havayolu tıkanmasma bağlı olarak ölüme sebebiyet verebilir. Acil tedavi kortikosteroidlerin, Hı-reseptör antagonistlerinin ve H2-reseptör antagonistlerinin intravenöz verilmesini içermelidir. Hastanın durumu yukarıda verilen tedaviler ile normale dönmezse EKG kontrolü yapılarak yavaşça intravenöz olarak epinefrin verilmelidir.
ADE inhibitör tedavisi nedeni ile Cl-inaktivitör yetmezliğine bağlı kalıtımsal anjiyonörotik ödem için ilave C1-inaktivitör verilmelidir.
Bundan başka intubasyon veya trakeotomi düşünülmelidir.
(Bkz 4.4 Özel kullanım uyarılan ve önlemleri).
Hepato-bilier hastalıkları
Karaciğer enzimlerinde belirgin bir artış olması ve sanlık durumunda, ADE inhibitörü tedavisi durdurulmalı ve hasta dikkatlice gözlenmelidir.
Deri ve derialtı doku hastalıkları
ADE inhibitörü nedeni ile deride değişiklik ateş, miyalji, artralji, vaskülit, serozit ve laboratuvar değerlerinde değişikliğe (örneğin eozinofıli, lökositozis ve /veya ESR ve/veya ANA titrelerinde artış) sebep olabilir. Deri reaksiyonları durumunda doktor tarafından incelenmeli ve eğer gerekli ise moeksipril hidroklorür tedavisi kesilmelidir.
Araştırmalar
Manifest diabetes meüituslu hastalarda serum potasyum seviyelerinde artış gözlenmiştir.
ADE inhibitörü alan hastalara potasyum desteği ve potasyum-tutucu diüretik dikkatle verilmelidir ve hastanm serum potasyum değeri sıklıkla izlenmelidir.
Önemli not: Yukarıda bahsedilen laboratuvar değerleri moeksipril hidroklorür tedavisinden önce ve belirli aralıklarla izlenmelidir. Serum elektrolit, serum kreatinin ve kan değerleri kısa aralıklar ile tedavinin başlangıcında ve riskli hastalarda (böbrek yetmezliği, kollajen hastalığı veya allopürinol, prokainamid, dijital glikozidleri, kortikosteroid, laktasif veya bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar alan hastalar) izlenmelidir.
d. Bu bölümde moeksipril hidroklorür ile bağlantısı henüz gözlenmesede, ADE inhibitörleri sınıfına ait yan etkilerden bahsedilmiştir.
d'^Kan ve lenf sistemi hastalıkları
ADE inhibitörleri ile tedavi sırasmda hemolisis/hemolitik anemi seyrek olarak G-6-PDH eksikliği ile ilişkilendirilmiştir, ADE inhibitörü tedavisi ile bağlantı kurulamamıştır.
Vasküler hastalıkları
ADE inhibitörleri ile tedavide Raynaud Hastalıgın'da çok seyrek olarak artmış vasospazm gözlenmiştir.
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinai hastahkları
Diğer ADE inhibitörleri ile tedavide çok seyrek olarak eozinofılik pnömoni raporlanmıştır.
d**^ Gastrointestiuat hastalıkları
ADE inhibitörleri ile tedavi edilen hastalarda intestinal anjiyoödem raporianmıştır. Moeksipril hidroklorür için bugüne kadar intestinal anjiyoödem raporlanmamıştır (Bkz 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
d^^ Deri ve derialtı doku hastalıkları
ADE inhibitörieri ile tedavide çok seyrek psoriasiform deri bozulması, fotosensitivite, alopesi ve onikolizis gözlenmiştir.
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Bugüne kadar doz aşımına ilişkin vaka bildirilmemiştir.
Doz aşımı belirtileri; ciddi hipotansiyon, şok, stupor, bradikardi, elektrolit bozuklukları ve renal fonksiyon bozukluklarıdır. Moeksipril hidrokiorürün aşırı dozda almması durumunda tedavi için spesifik bir bilgi yoktur. Tedavi semptomatik ve destekleyici olmalıdır.
Yüksek doz alımmdan sonra, hastalar yakın gözlem altında tercihen yoğun bakım ünitesinde tutulmalıdırlar. Serum elektrolitleri ve kreatinin düzenli izlenmelidir. Terapötik ölçümler semptomların özellikleri ve ciddiyetine bağlıdır. Yüksek doz alımı yakın zamanda gerçekleşmişse, alımı takiben ilk 1 saat içerisinde, absorban, sodyum sülfat veya gastrik lavaj gibi absorpsiyonu engelleyecek ve eliminasyonu hızlandıracak önlemler uygulanır.
Eğer hipotansiyon gerçekleşirse hastaya sırtüstü yatar pozisyon verilir ve vakit kaybetmeden tuz ve hacim takviyesi uygulanır. Anjiyotensin II ile ve/veya intravenöz katekolamin ile tedavi de göz önünde bulundurulmalıdır. Bradikardi ve yaygın vagal reaksiyonlar atropin uygulanması ile tedavi edilmelidir. Gerekirse pacemaker kullanılabilir. Moeksiprilatın hemodiyaliz ile uzaklaştırılabileceğine dair bİr bilgi henüz mevcut değildir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.L Farmakodinamik Özellikler
Farmakoterapötik Grup: Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim (ADE) İnhİbitörü ATC Kodu: C09AA13
Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi ve kallikrein-kinin sistemi arasındaki etkileşme, hayvanlarda ve insanlarda kan basıncı hemostazı için önemli bir biyokimyasal temel sağlamaktadır. Hipertansiyonda renin-anjiyötensin sistemi (RAS) tarafından oluşturulan normal negatif feedback mekanizması disfonksiyonel hale gelebilir ve sürekli olan hipertansif bir durumla sonuçlanır. Anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri bu sisteme engel olmak, böylece kan basıncını düşürmek amacıyla geliştirilmiştir.
Moeksipril hidroklorür ADE'yİ güçlü şekilde inhibe eder, RAS'ın aktif ajanı olan anjiyotensin II oluşumunu engeller ve onun vazokonstriktör ve sodyum-tutucu etkilerinin blokajı ile kan basıncında azalmaya neden olur.
ADE, güçlü vazodilatör etkili bradikinini parçalayan enzim olan kininaz II ile özdeş olduğundan, ADE'nin inhibisyonu sistemik kan basıncında ek olarak azalmaya yol açar. ADE-inhibitörlerinin antihipertansif etkileri ile periferik vasküler dirençte azalma sonucu kalp yetmezliği olan hastalarda kardiyak iş kapasitesinde ve hastanın yaşam kalitesinde artış gözlenir.
Son veriler, ADE-inhibitörlerinin ciddi hipertansiyon ile oluşan kardiyovasküler dokulardaki anormal hücre profilerasyonunu ve hücre metabolizmasmı iyileştirdiğini göstermiştir.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Emilim:
Bir önilaç olan moeksipril hidroklorür hızlı bir şekilde absorbe olmaktadır. Moeksiprilin tek veya çoklu dozlarından sonra, moeksipril ve moeksiprilat için farmakokinetik parametreler benzerdir ve doz ile orantılıdır.
Dağılım:
Moeksipril hidroklorür ve moeksiprilat, başta albumin olmak üzere plazma proteinlerine kısmen bağlanmaktadır. Bu nedenle, moeksipril ve moeksiprilat ile eş zamanlı uygulanan ilaçların, moeksipril ve moeksiprilat bağlanmasını klinik olarak önemli oranda engellenmesi olasılığı yoktur.
Bi votransformasvon:
Moeksipril aktif metaboliti moeksiprilata deesterize olmaktadır. Moeksipril hidroklorürün metabolitleri moeksipril ve moeksiprilatm diketopiperazin türevleri olarak bulunur.
Eliminasvon:
Moeksipril idrar ile, moeksiprilat ise idrar ve feçesle elimine edilmektedir.
Doğrusallık / Doğrusal olmayan durum:
Moeksipril hidroklorür ve moeksiprilatm farmakokinetik profili; hafif ile orta düzeyde renal bozukluğu bulunan hastalara (kreatinin klerensi >40 ml/dak); normal renal fonksiyona sahip hastalara oranla aynı dozajın tavsiye edilmesine imkan verir. Ciddi boyutta renal fonksiyon bozukluğu olan hastalarda doz azaltılması tavsiye edilir. Karaciğer sirozu olan hastalarda, moeksipril hidroklorür ve moeksiprilatm farmakokinetiği normal deneklere oranla büyük ölçüde değişmiştir, fakat moeksiprilatm biyoyararlanımı ve ilacın birikimi ile ilgili olarak moeksipril hidroklorürün aşağı veya yukarı doz ayarlamasına gerek yoktur. Moeksipril hidroklorürün absorpsiyon derecesi, pik plazma düzeyinin (Cmaks) ve EAA'nin azalması
şeklinde besinlerden etkilenmektedir, ancak bu ADE inhibisyonuna etki etmemektedir, hidroklorotiyazid, digoksin, simetidin, varfarin veya nifedipin ile belirgin farmakokinetik ilaç etkileşmeleri mevcut değildir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Akut Toksisite:
Hayvanlardaki akut toksisite çalışma bulgulan moeksiprii hidroklorür ve onun ana metaboliti moeksiprilatm bildirilen klinik kullanım koşullan altında güvenilirliği ile ilgili sorun yaratmamaktadır.
Subakut/Kronik Toksisite:
Sıçanlarda ve köpeklerdeki subakut ve kronik toksisite çalışmaları 12 aya kadar moeksiprilin tekrarlanan oral uygulamasında kalp ve böbrek gibi hedef organlarda gösterilmektedir. Etkiler diğer ADE-inhibitörleri ile kıyaslanabilir ve farmakolojik etkiyi yüksek oranda arttırması ile sonuçlandırılabilir.
Uzun dönemli uygulamanm ardmdan ilk spesifik olmayan-ilaç yan etki ilişkisi; vücut ağırlığı temel alındığmda insanlarda önerilen maksimum günlük toplam dozun 150 katı ile ilişkili doz 75 mg/kg dozunda gözlenmiştir.
Üreme Toksisitesi:
Sıçanlarda ve tavşanlardaki üremenin tüm kısımlannı içeren çalışmalar moeksiprii hidrokiorürün döllenme, üreme, Fİ- veya F2 puplarda anormallikler üzerine hiçbir direkt etkisini göstermemiştir.
Mutajenite:
'in vitro' ve 'İn vivo' mutajenite çalışmasının sonuçlan, insanlar için moeksiprii hidrokiorürün mutajenite potansiyelinin çok düşük olduğunu göstermiştir.
Kanserojenite:
Sırasıyla 78 ve 104 haftaya kadar olan sıçanlar ve köpeklerdeki uzun-dönem toksisite çahşmalan ve fareler ve sıçanlardaki özel karsinojenite çalışmaları moeksiprii hidrokiorürün herhangi
UNtVASC* 15 mg Film Tablet Ağızdan alınır.
• Etkin Madde:
Her bir çentikli film tablet, 15.00 mg moeksipril hidroklorür içerir.
• Yardımcı Maddeler:
Laktozmonohidrat, krospovidon, hafif magnezyum oksit, jelatin, magnezyum stearat, metilhidroksipropilselüloz, hidroksipropil selüloz, macrogol 6000(polietilen glikol 6000), titanyumdioksit (El71), ferrik oksit kırmızısı (E 172).
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATE^^I dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için Önemli bilgiler içermektedir.
• Bu kullanma talimatım saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
• Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kisisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu
ilacı kullandığınızı söyleyiniz.
• Bu talimatta yazanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışındayüksek veya düşükdoz kullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında;
1. UNİVASC nedir ve ne için kullanılır?
2. UNİVASCh kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. UNİVASC nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. UNİVASChn saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1. UNİVASC nedir ve ne için kullanılır?
• UNİVASC anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörü olarak bilinen bir ilaç grubuna dahildir.
• UNİVASC yuvarlak, bir yüzü çentikli film tablettir. Bir kutuda 20 film tablet b!ister içerisinde bulunacak şekilde ambalajlanmıştır.
• UNİVASC yetişkinlerde yüksek tansiyon (esansiyel hipertansiyon) tedavisinde kullanılır. Başlangıç tedavisinde tek başına veya yüksek tansiyon tedavisinde
kullanılan diğer ilaçlar ile birlikte kullanılır.
2. UNİVASC'ı kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
UNİVASC'ı aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ:
Eğer:
• Etkin madde veya içerikte yer alan yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşın duyarlılığınız varsa
• Daha önce herhangi bir ADE inhibitörü ile tedavi sırasında solunum güçlüğü, yüz veya dilde şişme, yoğun kaşıntı veya deride ciddi döküntü gibi semptomlar görüldüyse veya başka nedenlerde ailenizde bu tür semptomlar görüldüyse
(anjiyoödem adı verilir)
• Böbrek damarlarınızda daralma (renal arter stenozu) varsa
• Yakın zamanda böbrek nakli olduysanız
• Kalp kapağında önceden tanısı konmuş daralma ve kalpten çıkan ana atardamarda tıkanıklık/ darlık varsa
• Hipertrofık kalp kası (kardiyomiyopati) hastalığınız varsa
• Gebeliğin ikinci ve üçüncü üç aylık dönemindeyseniz
Hayatı tehdit edici ani aşırı duyarlık riskinden kaçınmak için ADE inhibitörlerinin aşağıdaki
durumlarda kullanılmaması gerekir:
• Diyaliz veya hemofıltrasyon süresince
• Dekstran sülfatlı düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) aferezi (bir makine yardımıyla vücudunuzdaki kolesterolün atılması) boyunca
• Böcek zehirlenmeleri (örneğin; arı veya yaban arısı sokması) tedavisi görüyorsanız
UNİVASC'ı aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ;
Eğer:
• Böbrek fonksiyon bozukluğunuz varsa (kreatinin klirensi <40 ml/dak)
• Klinik olarak ciddi serunn elektrolit bozukluğunuz varsa
• Düşük bağışıklık sistemi değerlerine sahipseniz
• Kollajen damar hastalığınız varsa (lupus eritamatozus, skleroderma gibi)
Aşağıda yer alan ilaçlan kullanıyorsanız doktorunuza bilgi veriniz;
• Bağışıklık sistemini baskılayan ilaç (steroid, kemoterapi ilaçlan, metabolizma önleyiciler) veya alloprinol, prokainamid, lityum kullanıyorsanız
Aşağıdaki hasta gruplarından birine dahilseniz, ADE inhibitörü tedavisine başlandığında doktorunuz dikkatlice kan basıncı takibinizi ve laboratuvar incelemelerinizi yapacaktır;
• Böbrek fonksiyon bozukluğunuz varsa (kreatinin klirensi 40- 60 mİ/ dk )
• Dirençli yüksek tansiyonunuz, böbrek sebepli yüksek tansiyonunuz varsa
• Kalp yetmezliğiniz varsa
• Tuz ve/veya sıvı eksikliğiniz varsa
• 65 yaşından büyükseniz
Özellikle idrar söktürücü tedavisi alıyorsanız, diyetinizde tuz kısıtlaması varsa, dializ oluyorsanız, ishal veya kusmanız olmanız durumunda, yeterince sıvı aldığınızdan emin olun, çünkü bunlar düşük tansiyona sebep olabilir. Tansiyonunuzun düşmesi durumunda, düz yere uzanın ve doktorunuza bilgi verin.
Düşük tansiyon:
UNİVASC özellikle tedavinin başlangıcında başdönmesi, halsizlik ve görmede bulanıklık gibi belirtileri olan kan basıncında ciddi düşüşlere neden olabilir. Nadiren bayılma görülebilir.
İdrar söktürücü tedavisi alan hastalar:
İdrar söktürücü kullanan hastalarda başlangıç dozunda UNİVASC kullanımı bazen belirti gösteren düşük tansiyona neden olabilir.
Böbrek damarlarına bağlı gelişen yüksek tansiyon:
Tedaviye başlamadan önce böbrek fonksiyonları kontrol edilmelidir.
Böbrek fonksiyon bozukluğu:
Hassas bireylerde böbrek fonksiyonlarında değişiklikler gelişebilir.
Orta dereceli böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda mevcut UNİVASC doz ayarlamasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Fakat daha ciddi böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda başlangıç dozu 3.75 mg dikkatli olunarak verilmelidir.
İdrarda protein çıkışı:
Yüksek dozda moeksipril hidrokloürür / hidroklorotiyazide bağlı olarak, böbrek yetmezliği olan hastalarda klinik olarak idrarda belirgin protein (proteinüri >1 g/d) görülebilir.
Damarlardan sıvı çıkışına bağlı şişlik:
ADE-inhibitörleri ile tedavi gören hastalarda, özellikle ilk bir hafta, yüz, dudaklar, mukozalar, dil, damak veya gırtlak ve kol ve bacaklarda şişlik geliştiği bildirilmiştir. Böyle bir durumda doktorunuzu bilgilendiriniz.
Sarsaklarda damarlardan sıvı çıkışına bağlı şişlik:
ADE inhibitörleri ile tedavi gören hastalarda barsaklarda damarlardan sıvı çıkışına bağlı şişlik rapor edilmiştir. Bu hastalarda bulantı ve kusma ile eşlik eden/etmeyen karın ağrısı görülmüştür. ADE inhibitörleri kesildiğinde belirtiler ortadan kalkmaktadır. Böyle bir durumda doktorunuza bildiriniz.
Hamilelik:
Hamilelik planlayan hastalarda ve gebelik esnasında başka bir tedaviye geçilmelidir.
Öksürük:
ADE inhibitörü ile tedavide kuru öksürük görülebilir ve bu durum tedavi kesilince sona erer. Cerrahi ve Anestezi:
Bir operasyon geçirecekseniz doktorunuza UNİVASC kullandığınızı mutlaka bildiriniz.
UNIVASC kullanımı sırasında kan, böbrek, pankreas ve karaciğer rahatsızlıkları laboratuvar testlerinde değişiklikler görülebilir. Bu durumda doktorunuz bazı kan testleri yapılmasını isteyebilir.
Etnik:
Siyah derili hastalarda ADE inhibitörleri antihipertansif olarak daha az etkilidir.
Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
UNİVASC'ın yiyecek ve içecek ile kullanılması:
UNİVASC kullanırken alkol içmeyiniz, alkol kullanımı UNİVASC'ın tansiyon düşürücü etkisini artırır.
Tuzun UNlVASC'ın tansiyon düşürücü etkisini azalttığmı unutmayınız.
Hamilelik
ilacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Hamileliğin birinci üç aylık döneminde UNİVASC kullanılması tavsiye edilmez. Hamileliğin ikinci ve üçüncü üç aylık döneminde UNİVASC kullanılmamalıdır.
UNİVASC tedavisi sırasında hamile kalmdığı farkedilirse, UNİVASC ile tedavi hemen durdurulmalı ve uygun olması durumunda farklı bir tedaviye başlanmalıdır.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu farkederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme sırasında UNİVASC kullanımı ile ilgili bir bilgi bulunmadığından, özellikle yenidoğan ve erken doğan bebeklerin emzirilme döneminde kullanılmamalıdır.
Araç ve makine kullanımı
UNİVASC kullandığınızda kendinizi sersemlemiş hissediyorsanız, bu etki gidene kadar araç ve makine kullanımından kaçmmız.
UNİVASC'ın içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı dayanıksızlığınızın olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.
Diğer ilaçlarla birlikte kullanımı
Aşağıda yazılı olan ilaçlar UNİVASC'ın etkinliğini değiştirebilir veya yan etkilerinin artmasma neden olabilir. Bu yüzden bu ilaçlar ile birlikte UNİVASC kullanımından kaçınınız.
• Potasyum tutucu idrar söktürücüler, örneğin spironolakton, am i lor id, triamteren
• İdrar söktürücü ilaçlar (örneğin furosemid)
• Tansiyon düşürücü ilaçlar (beta blokerler, kalsiyum antagonistleri, ADE inhibitörleri, anjiyotensin-Il-reseptör antagonistleri)
• Lityum içeren ilaçlar
• Anestezi için kullanılan ilaçlar
• Uyku ilacı veya uyuşturucu ilaç / psikolojik rahatsızlıklara yönelik ilaçlar
• Hücrelerin çoğalmasını engelleyen veya bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar
(sitostatik, bağışıklığı baskılayıcı ajanlar, sistemik kortizon)
• Allopurinol içeren ilaçlar (gut tedavisi için)
• Prokainamid içeren ilaçlar (düzensiz kalp ritmi için)
• Mide asidini azaltıcı ilaçlar (antiasit)
• Alerji ve kalp rahatsızlıklarında kullanılan sempatomimetik ilaçlar
• Şeker hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlar
• Ağrı veya iltihap tedavisi için kullanılan ilaçlar
• Romatizmada kullanılan altın içeren iğneler
Laksatifler (müshil) elektrolit kaybına neden olabileceğinden, laksatif (müshil) almanız durumunda dikkatli olunuz,
Eğer reçeteii ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda ahyorsanız veya son zamanlarda kullandınızsa lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. UNİVASC nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar
Başlangıç dozu günde 1/2 tablet (7.5 mg moeksipril hidroklorür)'dir. Devam dozu günde 1/2 veya 1 tablet UNİVASC'm (7.5 ile 15 mg moeksipril hidroklorür) tek seferde almması şeklindedir. UNİVASC ile tek başma tansiyon kontrol edilemezse tedaviye düşük doz idrar söktürücü ilaç eklenebilir, idrar söktürücü ilaç eklenmesinin ardmdan, doktorunuz UNİVASC dozunu azaltabilir.
Uygulama yolu ve metodu:
Sabahları, bir bardak su ile tek seferde içilir. Her gün aynı zamanda tabletlerin almması kan basıncı üzerinde en iyi etkiyi oluşturacaktır.
Değişik yaş grupları:
Çocuklarda kullanımı:
UNİVASC sadece yetişkinlerde kullanılır.
Yaşlılarda kullanımı:
Yaşlılarda doz ayarlaması yapılmasına gerek yoktur. UNİVASC ile tedavinizin başlangıcında veya tedaviniz süresince doktorunuz böbrek fonksiyonlarınızı takip edebilir.
Özel kullanım durumları:
Karaciğer/Böbrek yetmezliği:
Orta dereceli böbrek işlev bozukluğu olan hastalarda, doz ayarlaması yapılmasına gerek yoktur. Tedaviyi düzenleyen doktor başlangıç dozunu azaltabilir.
Şiddetli böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalardei, 3.75 mg UNİVASC başlangıç dozu önerilmektedir.
Karaciğer yetmezliği bulunan hastalarda, 3.75 mg UNİVASC (7.5 mg'lık tabletin yarısı) başlangıç dozu önerilmektedir.
Eğer UNİVASC'm etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz varsa doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla UNİVASC kullandıysanız
UNİVASC'tan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
Aşırı doz belirtileri şiddetli tansiyon düşüklüğü, şok, stupor (sersemlik), kalp hızında azalma, elektrolit bozukluğu ve böbrek işlevlerinde bozukluktur.
UNİVASC'ı kullanmayı unutursanız
Doktorunuz atlanan dozun ne zaman uygulanacağına karar verecektir.
Takip eden dozun yeni uygulama zamanı için doktorunuzun talimatlarına uymanız önemlidir. Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
UNİVASC ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
Doktorunuz tedavi sürenizin ne kadar süreceğini söyleyecektir.
Yüksek kan basıncının tedavisi ömür boyu olduğu için tedaviyi erken kesmeyiniz çünkü bu durum kan basıncında ciddi artışlara yol açabilir. Kan basıncının artışı baş ağrısına, kalp krizine ya da felce yol açabilir.
4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi, UNİVASC'ın içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Çok yaygın ( >1/10); yaygın ( >l/l00 ila 1/1.000 ila <1/100); seyrek ( >1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek ( <1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Yaygın; Başağrısı, sersemlik, öksürük, yorgunluk
Yaygın olmayan: İştah kaybı, beyine giden damarların geçici tıkanması sonucu oluşan geri dönüşümlü bir tür felç, beyin damarlarında tıkanıklık veya beyinde kanama durumu, kalp krizi, kaibi besleyen damarların daralması/tıkanması ile ortaya çıkan göğüs ağrısı, kalbin ritmiyle ilgili bozukluklar kalp atımının hızlanması, çarpıntı, düşük tansiyon, bayılma, al basması, karın ağrısı, sindirim güçlüğü, ishal, kabızlık, kusma, bulantı, alerjik deri reaksiyonları, deride kızarıklık, göğüs ağrısı, hemoglobin konsantrasyonunda azalma, hematokrit sayımında azalma, beyaz veya kırmızı kan hücresi sayımında azalma (özelikle böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda)
Seyrek: Kansızlık, kandaki hücrelerin normalden az olması (özellikle böbrek fonksiyon bozukluğu veya kollojen birikimi olanlarda ya da allopurinol, prokanamid veya bağışılık sistemini baskılayan ilaç kullananlarda), ruhsal çöküntü, zihin karışıklığı, yorgunluk, uyuşma, denge bozukluğu, uyku hali, uyku bozuklukları, karıncalanma hissi veya tat alma duyusunda değişiklik veya geçici tat alma kaybı, bulanık görme, kulak çınlaması, bronşların daralması, bronş iltihabı, nefes darlığı, sinüslerin iltihabı, nezle, ölüme neden olabilen havayolu tıkanmasını içeren alerji sonucu yüz ve boğazda şişme, dil iltihabı, ağız kuruluğu, alerji sonucu şişme(dudak, yüz ve/veya kol ve bacakları içeren), kurdeşen, kaşıntı, akut böbrek yetmezliği, böbrek yetmezliği, iktidarsızlık, halsizlik, serum üre (kan üre nitrojen) ve serum kreatinin artışı, kanda potasyum miktarının normalin üstünde olması, kanda sodyum miktarının normalin altında olması (özelikle böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda).
Çok seyrek: Kandaki tüm hücrelerin sayısında azalma, kandaki beyaz hücrelerin sayısının çok azalması veya sıfır olması, pankreas iltihabı, barsak tıkanması, karaciğer iltihabı, safra kanallarından atılım bozukluğuna bağlı sarılık, karaciğer fonksiyon bozuklukları, karaciğer enzimlerinde ve/veya serum biluribin değerlerinde artış, eritema multiforma (genelde kendiliğinden geçen, el, yüz ve ayakta dantele benzer kızarıklık oluşturan, aşırı duyarlılık durumu), karaciğer enzimleri ve/veya serum bilirubin seviyesinde artış.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
5. UNİVASC'm saklanması
UNİVASC 'ı çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
25 °C'nin altındaki oda sıcaklığında, kuru yerde ve ışıktan uzakta saklayınız.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki/kartondaki/şişedeki son kullanma tarihinden sonra UNİVASC'ı kullanmayınız /son kullanma tarihinden önce kullanınız.
Son kullanma tarihinin ilk iki rakamı ayı, son dört rakamı yılı gösterir.
Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz UNİVASC'ı kullanmayınız.
Ruhsat Sahibi:
UCB Pharma GmbH
Alfred Nobel Strasse 10 40789 Monheim-Almanya lisansı ile; ADEKA ilaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.
NecipbeyCad.No.88, 55020-SAMSUN Tel: (0362)431 60 45 (0362) 431 60 46 Fax: (0362)431 96 72
Üretim Yeri:
ADEKA İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Necipbey Cad. No. 88, 55020 - SAMSUN Tel; (0362)431 60 45 (0362) 431 60 46 Fax: (0362)431 96 72 Bu kullanma talimatı'da onaylanmıştır.