KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
VOGAST® 30 mg Enterik Mikropellet Kapsül
2. KALİTATİF ve KANTİTATİF TERKİBİ Etken Madde:
Yardımcı madde(ler):
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Enterik Mikropellet Kapsül
Beyaz renkli sert kapsüller içinde beyaz-beyazımsı renkte granüller içerir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1 Terapötik Endikasyonlar
• Aktif duodenal ülser,
• Helicobacterpylori
enfeksiyonu ile seyreden duodenal ülser,
• Aktif benin gastrik ülser,
• NSAİ ilaçlarla ilişkili gastrik ülser,
• Gastroözofageal reflü hastalığı ve eroziv özofajit,
• Zollinger-Ellison sendromunun da dahil olduğu patolojik hipersekresyon durumları,
4.2 Pozoloji ve Kullanım Şekli Pozoloji:
Doktor tarafından başka şekilde önerilmediği takdirde lansoprazolün mutad dozları aşağıdadır:
Duodenal ülser:
Önerilen oral doz 2 hafta süreyle günde 1 kez 30 mg'dır. Yeterli tedavi olmaması durumunda bu dozda 2 hafta daha kullanılır. İdame tedavisi ise günde 1 kez 15 mg'dır.
Duodenal ülser rekürrensi riskini azaltmak içinH. Pylorieradikasyonu:
Üçlü tedavi rejiminde; 7 gün süreyle günde 2 kez (12 saat arayla) 30 mg lansoprazol, 1 g amoksisilin ve 500 mg klaritromisin birlikte uygulanır İkili tedavi rejiminde ise; 14 gün süreyle günde 3 kez (8 saat arayla) 30 mg lansoprazol ile 1 g amoksisilin birlikte uygulanır.
Gastrik ülser:
Önerilen oral doz 4 haftaya kadar günde 1 kez 30 mg'dır. Bu süre içinde tedavi olmazsa aynı dozda 4 hafta daha kullanılabilir.
NSAİ ilaçlarla ilişkili gastrik ülser:
Önerilen oral doz 4 hafta günde 1 kez 30 mg'dır. Yeterli tedavi olmaması durumunda 4 hafta daha kullanılır. Risk altındaki hastalarda veya iyileşmeyen ülserlerde daha uzun süre kullanılabilir.
Gasrtoözofageal reflü hastalığı ve eroziv özofajitin kısa süreli tedavileri:
Önerilen oral doz günde 1 kez 15 mg yada 30 mg'dır. Lansoprazol etkisini kısa sürede gösterir. Önerilen günde 1 kez 30 mg oral uygulama 4 hafta içinde etkisini göstermez ise başka tetkikler önerilir.
Erozif özofajitte önerilen oral doz 8 haftaya kadar, günde 1 kez 30 mg'dır. 8 haftalık tedaviye cevap vermeyen hastalarda (% 5-10) 8 haftalık ek bir tedavi daha uygulanabilir. İdame tedavisi ise günde 1 kez 15 mg'dır.
Zollinger-Ellison sendromunun da dahil olduğu patolojik hipersekresyon durumları:
Önerilen oral başlangıç dozu günde 1 kez 60 mg'dır. Doz ve tedavi süresi hastanın ihtiyacına göre belirlenmelidir. Günde 2 kez 90 mg'a kadar uygulama yapılan hastalar vardır. 120 mg'dan daha yüksek olan günlük dozlar bölünerek uygulanmalıdır. Aralık vermeden dört yıl süre ile lansoprazol kullanan hastalar bildirilmiştir.
Uygulanma şekli:
Lansoprazol yemeklerden önce oral olarak alınmalıdır. Kahvaltıdan önce alınması idealdir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlanması gerekmez.
Karaciğer yetmezliği:
Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz düşürülmeli veya doz aralığı açılmalıdır.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılarda klerensin azalması nedeniyle doz ayarlaması gerekebilir. Klinik zorunluluk yoksa günlük 30 mg dozun aşılmaması gerekir.
4.3 Kontrendikasyonları
Vogast Enterik Mikropellet Kapsül, içeriğindeki etkin maddeye (lansoprazol) veya diğer bileşenlerinden herhangi bir maddeye karşı hassasiyeti olanlarda kontrendikedir.
4.4 Özel Uyarılar ve Özel Kullanım Tedbirleri
Lansoprazol tedavisi gastrik malignite belirtileri maskeleyebilir. Bu nedenle hastalar tedaviye başlamadan önce gastrik malignite olasılığı açısından değerlendirilmelidir.
Lansoprazole bağlı azalan gastrik asitliğin gastrointestinal sistemde normalde yer alan bakterilerin gastrik miktarını arttırması beklenir.
Lansoprazol tedavisi,
Salmonellacampylobacter
gibi gastrointestinal ekfeksiyonların riskinin kısmen artmasına neden olabilir.
Uzun dönem omeprazol tedavisi ile atrofik gastrit görülmüştür. Bu lansoprazol ile de görülebilir.
Peptik ülser tedavisinde, mütemadiyen NSAID tedavisi alma ihtiyacı olan yüksek riskli hastalarda kontrollü davranılmalıdır.
Geriyatrik hastalar: Ülser iyileşme hızı, yan etki insidansı ve laboratuar testi anormallikleri bakımından yaşlı ve genç hastalar benzer özellikler sergilemektedirler. Bu nedenle yaşlı hastalarda doz ayarlaması ve uygulamada değişiklik yapmak gerekmez.
Pediyatrik hastalar: Lansoprazolün pediyatrik hastalarda kullanılması önerilmez.
Karaciğer yetmezliği: Orta ve ciddi karaciğer yetmezliğinde dikkatli kullanılmalıdır.
Şiddetli hepatik yetmezliği olan hastalarda ortalama plazma yarılanma ömrü uzar ve eğri altında kalan alan (EAA) değeri artar. Bu nedenle ağır hepatik yetmezliği olan hastalarda 30 mg'lık günlük doz aşılmamalıdır.
Kemik kırığı: Yayınlanmış çeşitli gözlemsel çalışmalar, proton pompası inhibitörü (PPI) tedavisinin, kalça, el bileği ya da omurgada osteoporaza bağlı kırık riskinde bir artışla ilişkili olabileceğini düşündürmektedir. Çoklu günlük dozlar ve uzun süreli PPI tedavisi (bir yıl ya da daha fazla) şeklinde tanımlanan yüksek doz alan hastalarda kırık riski artmıştır. Hastalar, tedavi edildikleri durum için uygun olan en düşük dozda ve en kısa süreli PPI tedavisini almalıdırlar.
Hipomagnezemi: PPI'larla en az 3 ay süreyle tedavi edilen hastalarda ve çoğu olguda da bir yıl tedaviden sonra nadiren semptomatik ve asemptomatik hipomagnezemi bildirilmiştir. Ciddi advers olaylar tetani, aritmiler ve nöbetleri içermektedir. Çoğu hastada hipomagnezemi tedavisi magnezyum replasmanını ve PPI tedavisinin kesilmesini gerektirmektedir. Uzun süre tedavi alması beklenen ya da PPI'ları digoksin gibi ilaçlar ya da hipomagnezemiye neden olabilecek ilaçlarla (örn. diüretikler) birlikte alan hastalar için, sağlık mesleği mensupları PPI tedavisine başlamadan önce ve daha sonra periyodik olarak magnezyum düzeylerini takip edebilirler.
Nöroendokrin tümörler için yapılan incelemelerle etkileşimler: Gastrik asit düzeyindeki ilaç kaynaklı azalmalara sekonder olarak serum kromogranin A (CgA) düzeyleri artmaktadır. Artmış CgA düzeyi noröendokrin tümörler için yapılan tanı incelemelerinde yanlış pozitif sonuçlara yol açabilir. Uygulayıcılar CgA düzeylerini değerlendirmeden önce geçici olarak PPI tedavisine ara verilmeli ve eğer başlangıçtaki CgA düzeyleri yüksek ise testi tekrar etmelidirler. Eğer seri testler yapılıyorsa (örn. monotorizasyon için), testler arasındaki referans aralıkları değişebileceği için testler aynı laboratuarda yapılmalıdır.
Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
Bu tıbbi ürün her dozunda 0.6396 mg sodyum lauril sulfat ve 1.2536 mg disodyum fosfat ihtiva eder. Bu durum kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.
Nadir kalıtımsal fruktoz intoleransı, glikoz-galaktoz malabsorpsiyon veya sükraz-izomaltaz yetmezliği problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
4.5 Diğer İlaçlarla Etkileşim ve Diğer Etkileşim Türleri
Lansoprazol esas olarak sitokrom P450 CYP3A4 ve CYP2C19 enzim sistemi ile metabolize olur. Klinik çalışmalarda antiprin, indometazin, ibuprofen, fenitoin, propranolol, prednizolon, diazem, klaritromisin, ve terfenadin gibi sitokrom P450 enzimiyle metabolize olan diğer ilaçların sağlıklı gönüllülere uygulanması ile klinik olarak anlamlı ilaç etkileşimleri bildirilmemiştir. Bu bileşikler CYP1A2, CYP2C9, CYP2C19, CYP206 ve CYP3A gibi farklı sitokrom izozimleri ile metabolize edilmektedir.
Lansoprazol ile teofilin (CYP1A, CYP3A) eşzamanlı alındığında, teofilin klerensinde küçük bir artış (% 10) gözlenmektedir. Teofilin klerensindeki bu ufak değişimin klinik anlamı bilinmemektedir. Klinik olarak etkin teofilin kan düzeylerini elde etmek için, lansoprazol tedavisine başlarken veya keserken, bazı hastaların teofilin dozunda ayarlama gerekebilir. Lansoprazolün amoksisilin ile klinik anlamı olan bir etkileşimi bildirilmemiştir.
Takrolimusun plazma konsantrasyonlarında artışa yol açtığından dolayı birlikte kullanımlarında dikkatli olunmalıdır.
Tek doz 30 mg lansoprazol ile 20 mg omeprazolün tek başlarına ve 1 g sukralfat ile uygulandıkları çapraz tasarımlı bir çalışmada; proton pompası inhibitörlerinin emilimi azalmış ve biyoyararlanımları sırasıyla % 17 ve % 16 oranlarında azalmıştır. Bu nedenle, lansoprazol sukralfattan en az 30 dakika önce alınmalıdır. Lansoprazolün antiasitlerle eş zamanlı uygulanması bu tür bir etkiye yol açmaktadır.
Lansoprazol gastrik asit sekresyonunu uzun süreyle ve güçlü bir biçimde engeller. Bu nedenle teorik olarak, biyoyararlanımında mide pH'ının etkili olduğu bilinen ilaçların (ketokonazol, itrakonazol, ampisilin esterleri, demir tuzları ve digoksin) emilimini etkileyebileceğinden, lansoprazol ile bu ilaçların eşzamanlı uygulanmasında dikkatli olmak gerekir.
Gastrik mukozal iritasyona sebep olabileceğinden etanol ile alınmamalıdır.
Flovoksamin, lansoprozolun plazma konsantrasyonlarını yükselteceğinden birlikte kullanım durumlarında doz azaltma durumu söz konusu olabilir.
Lansoprazol ve diğer proton pompası inhibitörleri, emilimi gastrik asit varlığına bağımlı olan HIV proteaz inhibitörü atazanavirin sistemik konsantrasyonlarını büyük ölçüde azaltır ve atazanavirin terapötik etkisinin kaybına ve HIV direnci gelişmesine neden olabilir. Bu nedenle, lansoprazol ve diğer proton pompası inhibitörleri, atazanavir ile birlikte uygulanmamalıdır.
Sağlıklı kişilerde yapılan bir çalışmada, varfarin ve tek veya çoklu doz şeklinde 60 mg lansoprazolün birlikte uygulanması, varfarin farmakokinetiği ve protrombin zamanında herhangi bir değişikliği neden olmamıştır. Ancak proton pompası inhibitörü ve varfarini birlikte kullanan bazı hastalarda, INR ve protrombin zamanındaki artışlar anormal kanamalara hatta ölüme yol açabilir. Proton pompası inhibitörü ve varfarinin beraber kullanıldığı hastaların, INR ve protrombin zamanında olabilecek artışlar yönünden izlenmesi gerekebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Hiç bir etkileşim çalışması yapılmamıştır.
Pediyatrik popülasyon:
Hiç bir etkileşim çalışması yapılmamıştır.
4.6 Gebelik ve laktasyon Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: B
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Lansoprazol için, gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin klinik veri mevcut değildir.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda etkin doğum kontrolü uygulanmasına gerek yoktur.
Gebelik dönemi
Hamile kadınlarda yapılmış yeterli ve iyi kontrollü çalışmalar bulunmamaktadır. Lansoprazolün hayvan çalışmalarında fetusa teratojenik etkisi gösterilmemiştir. Hayvan üreme çalışmaları her zaman insandaki cevabı yansıtmayacağından, lansoprazol gebelikte ancak açıkça gerekirse uygulanmalıdır.
Gebe kadınlara verilirken tedbirli olunmalıdır.
Laktasyon dönemi
Lansoprazol ve metabolitlerinin deney hayvanlarında anne sütüne geçtiği saptanmıştır ancak insan sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Birçok ilacın anne sütüne geçtiği bilindiğinden, anne sütü alan bebeklerde ciddi yan etkiye yol açma potansiyeli ve hayvan çalışmalarında karsinojenite potansiyeline sahip olduğu saptandığından,ilacın anne için önemi de düşünülerek;emziren annelerde emzirmenin mi,yoksa tedavinin mi kesileceğine karar verilmelidir.
Üreme yeteneği /Fertilite
Lansoprazolün, 150 mg/kg/gün oral dozlarda (vücut yüzey alanına göre önerilen insan dozunun 40 katı) uygulandığı dişi ve erkek sıçanlarda fertilite ve üreme performansı üzerine bir etkisi görülmemiştir.
Hamile sıçanlara maksimum 150 mg/kg/gün (vücut yüzey alanına göre önerilen insan dozunun 40 katı) ve hamile tavşanlara 30mg/kg/gün (vücut yüzey alanına göre önerilen insan dozunun 16 katı) oral dozlarda uygulandığı teratojenite çalışmalarında fertilitenin bozulması veya fetus hasarını gösteren herhangi bir veri saptanmamıştır.
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Lansoprazolün araç ve makine kullanımı gibi dikkat isteyen eylemlere bilinen bir etkisi yoktur.
4.8 İstenmeyen etkiler
Klinik çalışmalarda VOGAST ile ilgili en sık bildirilen yan etkiler ve ilaçla ilişkisi daha belirgin olan istenmeyen reaksiyonlar aşağıda vücut sistemlerine göre sıklık derecesine göre listelenmiştir.
[Her bir sistem organ sınıfı içinde advers etkiler, aşağıdaki tanımlamalara uygun olarak sınıflandırılmıştır: Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Trombositopeni, eozinofili, lökopeni Seyrek: Anemi
Çok seyrek: Agranülositoz, pansitopeni
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Alerjik reaksiyon, anafilaktoid reaksiyon
Endokrin hastalıkları
Yaygın olmayan: Glukokortikoid artışı, hiperglisemi
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın olmayan: Depresyon
Seyrek: İnsomni, halüsinasyon, sersemlik
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi
Seyrek: Uykusuzluk, vertigo, parestezi, şuur bulanıklığı, tremor
Göz hastalıkları
Seyrek: Görme bozuklukları
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yaygın olmayan: Kulak çınlaması
Kardiyak hastalıklar
Yaygın olmayan: Anjina, aritmi, göğüs ağrısı
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Bulantı, diyare, karın ağrısı, kabızlık, kusma, şişkinlik, ağız ve boğaz kuruluğu Seyrek: Glosit, yemek borusu kandidiyazı, pankreas iritasyonu, tat alma bozukluğu Çok seyrek: Kolit, stomatit
Hepato-bilier hastalıklar
Yaygın: Karaciğer enzimlerinde artış Seyrek: Hepatotoksisite, sarılık
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın: Üritiker, kaşıntı, döküntü
Seyrek: Peteşi, purpura, fotosensitivite, eritrema multiforme Çok seyrek: Stevens-Johnson Sendromu, toksik epidermal nekroliz
Kas ve iskelet sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Eklem romatizması, miyalji
Üriner sistem hastalıkları
Seyrek: İnterstisyel nefrit
Tüm dünyada yapılan Faz 2 ve 3 çalışmalarda 6100'den fazla hastaya farklı doz ve sürelerde lansoprazol uygulanmıştır. Hem kısa dönemli, hem de uzun dönemli çalışmalarda tedavi genellikle iyi tolere edilmiştir.
Bu çalışmalarda olasılıkla lansoprazol kullanımı ile ilişkili, %1'den daha sık ve plasebo grubundan fazla gözlenen yan etkiler; karın ağrısı (%1.8), bulantı (%1.4) ve diyare (%3.6)dir.
Baş ağrısı %1 'den yüksek oranda görülmekle birlikte, plasebo grubunda daha sıktır. Plasebo grubunda ve lansoprazolün 15 ve 30 mg uygulandığı hastalarda diyare sıklığı benzer olmakla birlikte, lansoprazolün 60 mg uygulandığı grupta daha sıktır (sırasıyla %2.9,%1.4 ,%4.2 ve %7.4).İdame tedavisinde olasılıkla tedaviyle ilişkili olarak en sık gözlenen yan etki diyaredir.
Yerel ve çok uluslu çalışmalarda hasta veya deneklerde (>1/1,000 ila <1/100) aralığında gözlenen diğer yan etkiler aşağıda belirtilmektedir.
Genel:
Anafilaktoid benzeri reaksiyon, asteni, kandidiyazis, göğüs ağrısı (hiçbir şekilde açıklanamayan), malez, karında şişlik, alerjik reaksiyonlar, sırt ağrısı, karsinom, titreme, ödem, ateş, grip benzeri semptomlar, halitozis, enfeksiyon (hiçbir şekilde açıklanamayan), boyun ağrısı, boyunda sertlik, ağrı, pelvik ağrı
Kardiyovasküler sistem:
Anjina, serebrovasküler olaylar/serebral enfarktüs, aritmi, bradikardi, hipertansiyon/hipotansiyon, miyokard enfarktüsü, palpitasyon, şok (dolaşım bozukluğu), senkop, taşikardi, vazodilatasyon, migren
Sindirim sistemi:
Anormal dışkılama, melena, anoreksi, bezoar, konstipasyon, ağız kuruluğu,susama, dispepsi, disfaji, geğirme, özofagus stenozu, özofagus ülseri, özofajit, feçeste renk değişiklikleri, flatulans, gastrik nodüller/fundus salgı bezlerinde polipler, kardiyospazm, kolelitiyazis, enterit, gastrit, gastroenterit, kolit, gastrointestinal anomali, gastrointestinal bozukluk, gastrointestinal kanama, hematemez, iştah artışı, barsak kanaması, rektal bozukluk, rektal kanama, tenesmus, stomatit, ülseratif kolit, kusma ve bulantı ve ishal, bulantı ve kusma, ülseratif stomatit, dilde değişiklikler, ağız ülserasyonu, artmış salivasyon, glossit, dişeti kanaması, oral moniliazis
Endokrin sistem:
Diabetes mellitus, hiperglisemi/hipoglisemi, guatr, hipotiroid
Hematolojik ve lenfatik sistem:
Agranülositoz, anemi, aplastik anemi, hemoliz, hemolitik anemi, lökopeni, nötropeni, pansitopeni, trombositopeni, trombotik trombositopenik purpura, lenfadenopati.
Metabolitik bozukluklar ve beslenme:
Gut, kilo alma/kilo kaybı, dehidratasyon, periferal ödem, hiperglisemi/hipoglisemi
Kas-iskelet sistemi
: Artrit, artralji, muskuloskeletal ağrı, miyalji, kemik bozukluğu, eklem bozukluğu, bacak krampları, miyasteni, sinovit
Sinir sistemi:
Ajitasyon, amnezi, anksiyete, apati, konfüzyon, depresyon, sersemlik, bayılma, halusinasyon, hemipleji, saldırganlıkta artma, libido azalması/artması, sinirlilik, parestezi, düşünce bozuklukları, uyku bozukluğu, uykusuzluk, anormal rüyalar, somnolans, konvülziyon, depresonalizasyon, diplopi, emosyonel labilite, nevroz, tremor, vertigo, hiperkinezi, hipertoni, hipestezi
Solunum sistemi:
Astım, bronşit, öksürükte artma, dispne, epistaksis, hemoptizi, hıçkırık, pnömoni, üst solunum yolu enflamasyonu/enfeksiyonu, larenkste neoplazi, farenjit, plevral bozukluk, solunum bozukluğu, rinit, sinüzit, stridor
Deri ve ekleri:
Akne, alopesi, prutirus, döküntü, ürtiker, kontakt dermatit, kuru cilt, saç bozukluğu, deri bozukluğu, tırnak bozukluğu, makülopapüler döküntü, fiks erüpsiyon, terleme, deri kanseri
Özel duyular:
Bulanık görme, anormal görme, konjonktivit, kuru göz, fotofobi, retinal dejenerasyon, sağırlık, göz ağrısı, görme alanı kusuru, duymada bozukluk, otitis media, konuşmada bozukluk, tat alma duyusunda bozukluk, tat duygusu kaybı, kulak çınlaması, parosmi
Ürogenital sistem:
Adet düzensizlikleri, anormal adet, dismenore, menoraji, lökore, albüminüri, memede büyüme/jinekomasti, meme ağrısı, memede hassasiyet, glukozüri, hematüri, impotans, böbrek taşı, üriner sistem taşları, böbrek ağrısı, dizüri, poliüri, üretal ağrı, üriner sistem enfeksiyonu, sık idrara çıkma, sıkışma, işeme sorunu, peniste sorun, testislerde bozukluk, vajinit
Pazarlama Sonrası İstenmeyen Etkiler
Lansoprazolün pazarlanmasından sonra ek nazı istenmeyen etkiler bildirilmiştir. Bunların büyük bir kısmı yabancı kaynaklıdır ve lansoprazol ile ilişkileri kurulmamıştır. Bu reaksiyonlar, büyüklüğü bilinmeyen bir grup tarafından gönüllü olarak bildirildiğinden, sıklık derecesi tahmini yapılamamıştır. Bu istenmeyen etkiler aşağıda sıralanmıştır.
Genel: Anafilaktik/anafilaktoid reaksiyonlar Sindirim sistemi: Hepatotoksisite, pankreatit, kusma
Hematolojik ve lenfatik sistem: Angraülositoz, aplastik anemi, hemolitik anemi, lökopeni, nötropeni, pansitopeni, trombositopeni, trombotik trombositopenik purpura Kas-iskelet sistemi: Miyozit
Deri ve ekleri: Eritema multiform, Steven-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroz (bazen
hayatı tehdit edici) gibi ciddi dermatolojik reaksiyonlar
Özel duyular: Konuşmada bozukluk
Ürogenital sistem: İntertisyel nefrit, idrar retansiyonu
Laboratuar testlerindeki değişmeler:
Karaciğer fonksiyon testlerindeki bozukluk, SGOT (AST) artışı, SGPT (ALT) artışı, kreatinin artışı, alkalen fosfataz artışı, globulinlerde artış, GGPT artışı, lökosit değerlerinde artma/azalma/değişiklik, eritrositlerde anormallik, bilirubinemi, eozinofili, hiperlipidemi, elektrolitlerde artma/azalma, trombositlerde artma/azalma/değişiklik ve gastrin değerlerinde artma, albumin globulin oranında değişiklik, kan potasyum seviyesinde artış, kan üre düzeyinde artış, hemoglobinde düşüş, kolesterolde artma/azalma, glukokoidlerde artma, LDH artışı, gaitada gizli kan pozitifliği, idrarda kristal varlığı görülebilir. Ek bazı izole laboratuar değişiklikleri bildirilmiştir.
SGOT ve SGPT değerlerinin takip edildiği plasebo kontrollü çalışmalarda, son kontroldeki enzim artışlarının plasebo gurubunda % 0.4 (4/978) ve lansoprazol grubunda % 0.4 (11/2677)
oranında normalin üst sınırının üç katına çıktığı saptanmıştır. Çalışmalar boyunca, lansoprazol grubundaki hiçbir hastada sarılık bildirilmemiştir.
Lansoprazolün amoksisilin veya amoksisilin/klaritromisin ile kombine kullanıldığı araştırmalarda; bu kombinasyonlar ile ilişkili laboratuar bulgusu anormallikleri gözlenmemiştir.
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Lansoprazolün fare (vücut yüzey alanına göre insanlara önerilen maksimum dozun 1300 katı) ve sıçanlara (vücut yüzey alanına göre insanlara önerilen maksimum dozun 675.7 katı) 5000 mg/kg'a kadar uygulanması ile ölüm veya herhangi bir klinik bulguya rastlanmamıştır.
Lansoprazol, hemodiyaliz ile dolaşımdan uzaklaştırılamamaktadır. 600 mg lansoprazol kullandığı bildirilen bir vakada semptomatik ve destekleyicidir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grubu: Proton pompası inhibitörleri ATC kodu: A02B C 03
Lansoprazol, bir antisekretuar bileşik grubu olan benzimidazoller arasında yer alır. Antikolinerjik ve histamin H-2 reseptörleri üzerinde antagonistik etkisi yoktur, gastrik pariyetal hücrelerin sekretuar yüzeyindeki (H+, K+) ATPaz enzim sistemini spesifik olarak inhibe ederek gastrik asit sekresyonunu engeller. Pariyetal hücre içerisindeki bu enzim sistemi asit (proton) pompası olarak adlandırıldığından, asit üretiminin son basamağını bloke eden lansoprazol gastrik asit pompası inhibitörü olarak sınıflandırılır. Doza bağımlı olan bu etkisi ile lansoprazol, bazal ve uyarılmış asit salgısını uyarandan bağımsız olarak engeller.
Antsekretuar aktivite:
Lansoprazolün oral uygulanmasının ardından bazal asit çıkışını anlamlı olarak düşürdüğü ve ortalama gastrik pH ile gastrik pH'ın 3 ve 4'ün üzerinde olduğu süreyi de anlamlı olarak arttırdığı gösterilmiştir. Ayrıca hem besinle uyarılmış gastrik asit çıkışını ve sekresyon volümünü, hem de pentagastrinle uyarılmış asit salgısını anlamlı olarak düşürmüştür.
Lansoprazol, asit hipersekresyonu olan hastalarda bazal ve pentagastrinle uyarılmış asit sekresyonunu anlamlı olarak azaltmıştır. Sekresyon volümü, asidite ve asit çıkışında insüline bağlı oluşan normal artışları da düşürmüş.
|
| Lansoprazol | Omeprazol |
15 mg | 30 mg | 20 mg |
Parametre | BazalDeğer | 1. gün | 5. gün | 1. gün | 5. gün | 1. gün | 5. gün |
Ortalama 24 saatlik pH | 2.1.
| 2.7+
| 4.0+
| 3.6*
| 4.9*
| 2.5.
| 4.2+
|
Ortalama gece pH'ı | 1.9.
| 2.4.
| 3.0+
| 2.6.
| 3.8*
| 2.2.
| 3.0+
|
Gastrik pH'ın >3 olduğu süre (%) | 18.
| 33+
| 59+
| 51*
| 72*
| 30+
| 61+
|
Gastrik pH'ın >4 olduğu süre (%) | 12.
| 22+
| 49+
| 41*
| 66*
| 19.
| 51+
|
Not: intragastrik pH'ın >4 olması gastrik asidin %99 azaldığını gösterir.
*(p<0.05) bazal, lansoprazol 15 ve omeprazol
Bu çalışmada ilk dozun ardından gasrtik pH'daki artış 30 mg lansoprazol ile 1-2 saatte, 15 mg lansoprazol ile 2-3 saatte, 20 mg omeprazol ile 3-4 saatte gerçekleşmiştir. Tekrarlayan günlük dozların ardından gastrik pH'daki artış 30 mg lansoprazol ile dozdan sonraki 1 saat içerisinde, 15 mg lansoprazol ve 20 mg omeprazol ile ise 1-2 saat içerisinde gözlenmiştir.
Asit salgısının engellenmesi antimikrobiyallerin
Helicobacter pylori
eradikasyon etkilerini de arttırır. Lansoprazolün günde tek doz, günde iki ve üç kez uygulandığı bir çapraz tasarımlı çalışmanın sonuçları aşağıdaki tabloda özetlenmektedir.
*(p<0.05) lansoprazol 30 mg qd'ye göre
+( p<0.05) lansoprazol 30 mg qd. 15 mg bid. 30 mg bid.
İntragastrik pH ölçümleri ile değerlendirilen gastrik asit sekresyonu inhibisyonu, tekrarlayan dozlardan 2-4 gün sonra yavaşça normal değerlere dönmektedir. Lansoprazol kullanımı ile rebound asidite görülebilmektedir.
Enterokromafin-benzeri hücreler üzerindeki etki:
Sıçanlara yaşam boyu 150 mg/kg/gün dozlarda lansoprazol uygulanması ile, özellikle dişi sıçanlarda, belirgin hipergastrineminin ardından enterokromofin benzeri hücre poliferasyonu ve karsinoid tümör oluşumu gözlenmiştir.
En az bir yıl süreyle aralıksız lansoprazol tedavisi alan yakşalık 150 hastanın mide korpusundan alınan biyopsi örnekleri ise sıçan çalışmalarına benzer sonuçlar göstermemiştir. Uzun süreli lansoprazol tedavisi uygulanan hastalarda gastrik tümör gelişme riskinde artış olup olmadığını değerlendirebilmek için uzun dönem verilerine gereksinim duyulmaktadır.
İnsanlardaki diğer gastrik etkiler:
Lansoprazol mide fundusundaki mukoza/kan akımını anlamlı olarak etkilememiştir. Gastrik asit ,nhibisyonuna bağlı normal fizyolojik etkilerinden dolayı, antrum, pilor ve duodenal bulbus kanlanmasında %17'ye varan azalma gözlenmiştir. Lansoprazol sindirilebilen katı maddelerin mideden boşalmasını geciktirmektedir. Bazal durumdaki ve besin veya insülin ile uyarılmış pepsinojen salgısını arttırmakta, pepsin aktivitesini ise azaltmaktadır. İntragastrik pH'ı arttıran diğer ilaçlarda olduğu gibi, gastrik
pH artışları, mide ülseri olan hastalarda mide sıvılarındaki nitrat-indirgeyen bakteri sayısı ve nitrit konsantrasyonundaki artışla ilişkili bulunmuştur. Nitrosamin konsantrasyonlarında anlamlı bir artış gözlenmemiştir.
Serum Gastrin Düzeylerine Etkisi 2100'den fazla hastaya oral yoldan 15-60 mg doz aralığında lansoprazol uygulanmasının ardından ortalama açık serum gastrin düzeyleri bazal değerlere göre %50-5100 oranında artmış, ancak tedavi sonrasında normal seviyelere dönmüştür. Bu artışlar tedavinin ilk iki ayında plato değerlere ulaşmış, ilacın kesilmesinden sonraki dört hafta içerisinde tedavi öncesi düzeylere düşmüştür.
Endrokrin Etkileri
Bir yıla kadar süren çalışmalarda endokrin sistem üzerinde anlamlı bir etki gözlenmemiştir. Bu araştırmalarda testosteron, luteinizing hormon (LH), foliküluyarıcı hormon (FSH), seks hormonu bağlayıcı globulin (SHBG), dihidroepiandrosteron sülfat (DHEA-S), prolaktin, kortizol, östrodiol, insülin, aldosteron, parathormon, glukagon, tiroid uyarıcı hormon (TSH), triiyodotironin (t 3), troksin (T 4), somatotropik hormon üzerinde çalışılmıştır. Lansoprazolün 15-60 mg doz aralığında bir yıla kadar varan sürelerle uygulanması seksüel fonksiyon üzerinde anlamlı bir etkiye yol açmamıştır. Ayrıca, iki-sekiz hafta boyunca oral yoldan uygulanması ile tiroid fonksiyonu üzerinde anlamlı bir etki saptanmıştır.
Diğer etkiler:
Lansoprazolün merkezi sinir sistemi, lenfoid, hematopoietik, renal, hepatik, kardiyovasküler veya solunum sistemi üzerinde sistemik bir etkisinin oluşmadığı saptanmıştır. Tedavi öncesi geniş çaplı bazal göz muayenelerinin yapıldığı 56 hastaya maksimum 180 mg/gün dozda lansoprazol uygulanmış ve bu hastalar 58 aya kadar varan sürelerle izlenmiştir. Hiçbir hastada vizükel toksisite gözlenmemiştir.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler
Emilim:
Lansoprazol, aside dayanıksız bir kimyasal yapıya sahip olması nedeniyle midede kimyasal değişime uğramasının önlenmesi ve sistemik biyoyararlanımının artırılması amacıyla barsaktan emilimini sağlayan enterik kaplı gormülasyon şekilinde uygulanır.
Enterik-kaplı formülasyon şeklinde oral yoldan uygulanan lansoprazolün absorpsiyonu hızlıdır ve maksimum serum konsantrasyonuna yaklaşık 1.7 saatte ulaşılır. 15-60 mg aralığında oral yoldan tek doz uygulanması ile elde edilen maksimum serum konsantrasyonları (Cmaks) ve eğri altında kalan (EAA) değerleri doz ile doğru orantılıdır.Lansoprazol tekrarlayan dozlarda uygulandığında vücutta birikmez ve farmakokinetik özellikleri değişmez. Lansoprazol hızlıca emilir, oral uygulamadan 1.7 saat sonra Cmaks değerlerine ulaşılır ve biyoyararlanımı %80'dir. Midede besin maddelerinin bulunması halinde lansoprazolün absorpsiyonu azalır. İlacın aç karnına değil de yemekten sonraki 30 dakika içinde verilmesi, Cmaks ve EAA değerlerinde yaklaşık %50 oranında azalmaya yol açmıştır. Sağlıklı kişilerde ortalama plazma yarı ömrü 1.5 (±1.0) saattir.
Dağılım:
Lansoprazol %97 oranında proteine bağlanır. 0.05-5;0 mcg/ml konsantrasyon aralığında plazma proteinlerine bağlanma oranı değişmez.
Biyotransformasyon:
Lansoprazol yüksek oranda karaciğerde metabolize olur; plazmada ölçülebilir miktarlarda iki metaboliti (hidroksillenmiş sülfinil ve sulfon) saptanmıştır. Bu metabolitlerin hiç veya çok düşük antisekretuar aktiviteleri vardır. Lansoprazolün pariyetal hücre kanalcıklarında (H+,K+) ATPaz yolu ile asit üretimini engelleyen iki aktif metabolite dönüştüğü düşünülmekle birlikte, bu metabolitler kanda gösterilememiştir.
Eliminasyon:
Lansoprazolün eliminasyon yarı-ömrü onun gastrik asit sekresyonunu ne kadar süre inhibe ettiğini yansıtmamaktadır. Plazma eliminasyon yarı-ömrü 2 saatten kısa iken,asit inhibitör etkisi 24 saatten uzun sürer. Yaşlılarda eliminasyon yarı-ömrü 2-3 saattir.
Lansoprazolün oral yoldan tek doz uygulanmasının ardından, idrarda değişmemiş ilaç saptanmamıştır. Bir çalışmada; C
14'ün oral yoldan tek doz uygulanmasının ardından, uygulanan radyasyonun yaklaşık 1/3'ü idrarda, 2/3'ü feçeste saptanmıştır. Bu durum lansoprazolün metabolitlerinin anlamlı olarak safra ile atıldığını göstermektedir.
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
Bu konu hakkında herhangi bir veri bulunmamaktadır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Cinsiyet
12 erkek ve 6 kadın sağlıklı deneği içeren bir çalışmada; farmakokinetik özellikler ve intragastrik pH sonuçları bakımından cinsiyetler arasında bir farklılık saptanmamıştır.
Irk
A.B.D.'de yapılan 12 araştırmadan (n=513) elde edilen ortalama farmakokinetik verilerle Asya'da yapılan iki çalışmadan (n=20) elde edilen veriler karşılaştırıldığında Asya'lı deneklerdeki ortalama EAA değerlerinin Amerika'daki
KULLANMA TALİMATI VOGAST 30 mg Enterik Mikropellet Kapsül Ağızdan alınır.
Etkin madde:
Lansoprazol 30 mg
Yardımcı Maddeler:
Sodyum lauril sülfat, disodyum fosfat, hidroksipropil selüloz, kristalize laktoz, hidroksipropil metil selüloz, talk, titanyum dioksit, polietilen glikol 6000, polisorbat 80, poliakrilat, koloidal silikon dioksit, sukroz, mısır nişastası
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
• Bu kullanma talimatım saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
• Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı kullandığınızı söyleyiniz.
• Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışında yüksek veya düşük doz kullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında
:
1. VOGAST nedir ve ne için kullanılır?
2. VOGAST kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. VOGAST nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. VOGAST'ın saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1. VOGAST nedir ve ne için kullanılır?
VOGAST,30 mg Enterik Mikropellet Kapsül,beyaz renkli sert kapsüller içinde beyaz-beyazımsı renkte granüller içerir.
VOGAST lansoprazol etkin maddesini içerir.1 kapsül içinde 30 mg etkin madde bulunur.14 veya 28 kapsül içeren kutularda kullanıma sunulmuştur.
VOGAST,midedeki asit salgılayan hücrelerden asit salgılanmasını engelleyerek etki gösterir.
• Asit salgılanmasını önleyerek mide ve oniki parmak bağırsağı ülserlerinin kısa süreli tedavisinde,
• Mide asidinin yemek borusuna kaçışından kaynaklanan (gastroözefageal reflü) reflü hastalığının kısa süreli tedavisinde, ve mide asidinin yemek borusunu tahrip etmesinden kaynaklanan yemek borusu iltihabı (erozif özofajit) tedavisinde
• Midedeki aşırı asit salgılanmasının engellenmesinde (Zollinger-Ellison Sendromu dahil patolojik hipersekresyon durumları),
• Steroid olmayan antiinflamatuvar ilaçların (aspirin, ibuprofen, ketoprofen ve piroksikam gibi) neden olduğu ülserlerin engellenmesi ve tedavisinde,
• Midede ve on iki parmak bağırsağında ülser oluşumundan sorumlu tutulan Helicobacter pylori
enfeksiyonundan kaynaklanan ülser tedavisinde kullanılmaktadır.
2.VOGAST'ı kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
VOGAST'ı aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Eğer;
• VOGAST içeriğindeki etkin ya da yardımcı maddelerden birine karşı duyarlılığınız varsa,
VOGAST'ı aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
Eğer;
Tedaviniz sırasında herhangi bir alerji gelişirse (deri döküntüsünden ciddi solunum yetmezliğine kadar değişebilir)
• Tedavi sırasında herhangi bir ciddi enfeksiyon gelişirse,
• Tedavi sırasında veya tedavi bittikten sonra uzun süreli kanlı veya kansız ishaliniz olursa,
• Bağırsak enfeksiyonu geçiriyorsanız,
• Tedavi sırasında deri döküntüleri ile birlikte ateşiniz yükseliyorsa,
• İdrar yaparken yanma, ağrı meydana geliyorsa(kum döküyor olabilirsiniz)
• Karaciğer bozukluğunuz varsa
• 65 yaşın üzerinde iseniz ve özellikle karaciğer, böbrek işlevlerinizde azalma olduğu söylenmişse
Ayrıca;
Kemik kırığı: Yayınlanmış bazı çalışmalar, lansoprazol tedavisinin, kalça, el bileği ya da omurgada kemik erimesine bağlı kırık riskinde bir artışla ilişkili olabileceğini düşündürmektedir. Bu nedenle hastalar, tedavi edildikleri durum için uygun olan en düşük dozda ve en kısa süreli lansoprazol tedavisini almalıdırlar.
Magnezyum eksikliği: Kas seyirmesi, kalp ritim bozukluğu gibi istenmeyen yan etkiler ve nöbetlere yol açabileceğinden, çoğu hastada magnezyum takviyesi yapılması ve lansoprazol tedavisinin kesilmesini gerektirmektedir. Eğer bu ilacı uzun bir süre kullanacaksanız veya idrar söktürücü gibi diğer bazı ilaçlarla birlikte kullanacaksanız, doktorunuz kanınızdaki magnezyum miktarını düzenli olarak ölçecektir.
Nöroendokrin tümörler için yapılan incelemelerle etkileşimler: Eğer size nöroendokrin tümörler için seri testler yapılacaksa, bu testlerin aynı laboratuarda yapılması gerekmektedir. Ayrıca bu
ilaç söz konusu testlerde yanlış pozitif sonuçlara neden olabilir.
Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
VOGAST'ın yiyecek ve içecek ile kullanılması
VOGAST aç karnına alınmalıdır.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Hamilelik sırasında yalnızca doktorunuzun mutlaka gerekli gördüğü durumlarda VOGAST'ı kullanınız.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Doktorunuz tarafından mutlaka gerekli görülmedikçe emzirme döneminde VOGAST'ı kullanmayınız.
Araç ve makine kullanımı
VOGAST'ın araç ve makine kullanımı gibi dikkat isteyen eylemler üzerine bilinen bir etkisi bulunmamaktadır.
VOGAST'ın içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
VOGAST'ın içeriğinde laktoz ve sukroz bulunmaktadır. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı hassasiyetiniz olduğu söylenmişse, bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.
VOGAST, sodyum içermektedir. Bu durum kontrollü sodyum diyetinde olan hastalarda göz önünde tutulmalıdır.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
• Mide koruyucusu olan sukralfat ile birlikte alınırsa etkisi azalabileceğinden aralarında en az 30 dakika zaman bırakarak kullanınız.
• Mantar hastalıklarında kullanılan ketokonazol, antibiyotik olan ampisilin esterleri,
kansızlık tedavisinde kullanılan demir tuzları ve kalp yetmezliğinde kullanılan digoksinin emiliminde azalma meydana getirebilir.
Ketokonazol ve itrakonazol gastrointestinal sistemde gastrik asit artmasına sebep olacağından lansoprazol ile birlikte kullanımından kaçınılmalıdır.
• Yapılan çalışmalarda, aids tedavisi için kullanılan atazanavir ile birlikte kullanıldığından ciddi bir indirgenme söz konusu olduğundan atazanavir ile birlikte kullanılmaz.
• Lansoprazol, akciğer rahatsızlıklarında kullanılan teofilinin plazma konsantrasyonlarında azalmalara yol açtığından dolayı birlikte kullanımlarında dikkatli olunmalıdır.
• Lansoprazol, cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılan takrolimusun plazma konsantrasyonlarında artışa yol açtığından dolayı birlikte kullanımlarında dikkatli olunmalıdır.
• Depresyon tedavisinde kullanılan flovoksamin, lansoprozolun plazma konsantrasyonlarını yükselteceğinden birlikte kullanım durumlarında doz azaltma durumu söz konusu olabilir.
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. VOGAST nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar
• Eğer VOGAST'i günde bir defa kullanıyorsanız, her sabah aynı saatte kahvaltıdan önce alınız.
• Eğer VOGAST'i günde iki defa kullanıyorsanız, ilk dozu sabah kahvaltıdan önce, ikinci dozu akşam alınız.
Yetişkinler için önerilen dozlar şöyledir:
Mide ülseri:
• 4 hafta boyunca, günde bir defa 30 mg
On iki parmak bağırsağı ülseri:
• 2 hafta boyunca, günde bir defa 30 mg,idame tedavisi günde 1 defa 15 mg'dır.
Steroid olmayan antiinflamatuvar ilaçların neden olduğu mide ve oniki parmak bağırsağı ülserlerinin tedavisinde:
• 4 haftaya kadar günde bir defa 30 mg
Gastroözefageal reflü hastalığında:
• 4 ya da 8 hafta boyunca günde bir defa 30 mg Zollinger-Ellison sendromu:
• Başlangıç dozu günde bir defa 60 mg, doz hastanın ihtiyacına göre belirlenmekle birlikte günde 2 defa 90 mg uygulanabilmektedir.
On iki parmak bağırsağı ülseri tekrarı riskini azaltmak için Helicobacter pylori
tedavisinde:
•
Üçlü tedavi rejiminde; 10-14 gün süreyle günde 2 kez (12 saat arayla) 30 mg VOGAST,1 g amoksisilin ve 500 mg klaritromisin birlikte uygulanır. İkili tedavi rejiminde ise;14 gün süreyle günde 3 kez (8 saat arayla) 30 mg VOGAST ile 1 g amoksisilin birlikte uygulanır.
Uygulama yolu ve metodu:
Kapsülleri bir bardak su ile yutunuz, ezmeyiniz ya da çiğnemeyiniz.
Değişik yaş grupları: Çocuklarda kullanımı:
Lanzoprazolun çocuklarda kullanımı önerilmez.
12-17 yaş arası hastalar:
Gastroözofageal reflü hastalığında tavsiye edilen doz 8 haftaya kadar günde 1 kez 15 mg'dır.
Erozif özofajitte tavsiye edilen doz 8 haftaya kadar günde bir kez 30 mg'dır.
Yaşlılarda kullanım:
65 yaş üzerinde iseniz, doktorunuz sizi yakından izleyerek tedavinize devam edecektir.
Özel kullanım durumları
Böbrek yetmezliği: Böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlanması gerekmez.
Karaciğer yetmezliği: Ağır karaciğer yetmezliğinde doz ayarlaması gerekmektedir.
Kemik kırığı: Yayınlanmış çeşitli gözlemsel çalışmalar, lansoprazol tedavisinin, kalça, el bileği ya da omurgada kemik erimesine bağlı kırık riskinde bir artışla ilişkili olabileceğini
düşündürmektedir. Hastalar, tedavi edildikleri durum için uygun olan en düşük dozda ve en kısa süreli lansoprazol tedavisini almalıdırlar.
Magnezyum eksikliği: Kas seyirmesi, ritim bozukluğu gibi istenmeyen yan etkiler ve nöbetlere yol açabileceğinden, çoğu hastada magnezyum takviyesinin ve lansoprazol tedavisinin kesilmesini gerektirmektedir.
Nöroendokrin tümörler için yapılan incelemelerle etkileşimler: Doktorunuz sizi yakından izleyerek tedavinize devam edecektir.
Eğer VOGAST'ın etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla VOGAST kullandıysanız
Bu durumda doktorunuz, sizi izleyecek ve şikayetlerinize yönelik tedavi yöntemleri uygulayacaktır.
VOGAST'tan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız, bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
VOGAST 'ı kullanmayı unutursanız
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
VOGAST ile tedavi sonlandırıldığındaki oluşabilecek etkiler
VOGAST kullanımının sonlandırılması ile ilgili bir olumsuzluk beklenmez.Ancak hastalığınızın tam olarak iyileşebilmesi için doktorunuzun önerdiği süre boyunca tedavinize devam etmeniz önemlidir.
4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi VOGAST'ın içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Aşağıdakilerden biri olursa, VOGAST'ı kullanmayı durdurun ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
Kalın bağırsak iltihabı Ağız iltihabı
Stevens-Johnson sendormu lyell sendromu Anafilaktik şok
Kolesterol artışı ve trigiliserit düzeylerinde artış Kanda sodyum düzeyinde artış
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin VOGAST'a karşı ciddi alerjiniz var demektir.
Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir.
Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
Kansızlık
Uykusuzluk, halisülasyon görme, sersemlik Uyuşma, karıncalanma veya yanma hissi Şuur bulanıklığı Titreme
Görme bozuklukları Dil iltihabı
Yemek borusunda pamukçuk oluşması Pankreas yangısı Tat alma bozukluğu Karaciğer iltihabı Sarılık
Deri kanaması
Deri altında kan lekeleri oluşması Ağızda ve vücudun diğer alanlarında su toplaması Güneş ışığına duyarlılık
Erkeklerde memelerin normalden daha büyük ölçülerde büyümesi Yüksek ateş Aşırı terleme
Deri altı alerjik rahatsızlıklar Cinsel güçsüzlük
Bunların hepsi ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir.
Ciddi yan etkiler çok seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:
• Depresyon
• Vücutta sıvı toplanması
• Huzursuzluk
• Baş dönmesi
• Tat alma bozukluğu
• Saç dökülmesi
• İştahsızlık
• Baş ağrısı
• Mide bulantısı
• Karın ağrısı
• Kabızlık
• Kusma
• Şişkinlik
• Ağız veya boğaz kuruluğu
• Deri döküntüleri
• Kaşıntı
• Güçsüzlük, kırgınlık
VOGAST kullanımı ile laboratuar testlerinde değişiklikler olabilir. Testleri yapan kişiyi ve doktorunuzu aldığınız ilaçlar hakkında bilgilendiriniz.
Bunlar VOGAST'ın hafif yan etkileridir.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
5.VOGAST'ın saklanması
VOGAST'ı çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
25°C'nin altındaki oda sıcaklıklarında kuru bir yerde ve ışıktan koruyarak saklayınız.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra VOGAST'ı kullanmayınız.
Ruhsat Sahibi:
Farmalas İlaç San. ve Tic. Ltd. Şti.
Yukarı Dudullu Mah. Çetin Cad. Mehtap Sk. No:1 Ümraniye / İSTANBUL Tel : 0216 540 85 93
Faks : 0216 540 85 94
Üretim yeri :
FAKO İLAÇLARI A Ş.
Büyükdere Cad.No.205,34394 Levent-İstanbul
Bu kullanma talimatıtarihinde onaylanmıştır.